Bu yılın ilk çeyreğinde toplam 328,2 milyon dolar gelir elde ederek, önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 169 büyüme yaşayan Zoom, Türkiye'deki ücretsiz kullanıcı kayıt sayısını da nisanda ocak ayına göre 139 kat artırdı.
Burcu Tuvay
[email protected]
Zoom Video Communications Gelişen Pazarlar Pazarlama Müdürü Emrah Aydın, "Çalışmanın geleceğinde video konferansın önemli bir yerinin olacağına inanıyoruz" diyor Koronavirüs salgını nedeniyle tüm dünya toplantılarını sanal ortamlara taşıdı.
Sanal ortamda toplantı olanağı sunan uygulama Zoom, bu süreçten en olumlu etkilenen şirketlerden biri oldu. Bu yılın ilk çeyreğinde toplam 328,2 milyon dolar gelir elde ederek, önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 169 büyüme yaşayan Zoom, Türkiye'deki ücretsiz kullanıcı kayıt sayısını da Nisan 2020'de ocak ayına göre 139 kat artırdı.
Zoom Video Communications Gelişen Pazarlar Pazarlama Müdürü Emrah Aydın, "Zoom olarak, çalışmanın geleceğinde video konferansın önemli bir yerinin olacağına inanıyoruz.
Aslında pandemi ile bunun bir demosunu gördük, tüm dünya adeta bir video konferans deneyi gerçekleştirdi. Bu da, iş dünyasında çalışanların da liderlerin de nelerin mümkün olduğunu görmelerine yardımcı oldu. Artık hibrit çalışma dönemine giriyoruz" diyor.
Aydın, sorularımızı şöyle yanıtladı:
Zoom'un pandemi sürecinde sadece etkili bir iletişim aracı olmasında kesintisiz ve hızlı bağlantı kurabilmesi oldu. Milyonlarca kişinin kullandığı bir platformun başarısının ardında ne yatıyor?
Biliyorsunuz, koronavirüs salgınına tüm dünya hazırlıksız yakalandı. Bunun işimiz için anlamı, bir anda onlarca kat artan kullanıcı sayısı demek oldu. Aralık ayında günlük 10 milyon olan toplantı katılımcı sayımız, mart ayında 200 milyon, nisan ayında ise 300 milyonu aştı.
Ancak en yoğun zamanımızda bile kurulan platformun yapısı, kaynaklarımızın yüzde 50'sinden fazlasını kullanmamızı gerektirmiyordu. Tüm veri merkezimiz stres altına girse bile, Amazon Web Services ve sonradan eklediğimiz Oracle gibi 'bir hizmet olarak altyapı' (laaS) ortaklarımızın altyapıları üzerinden kesintisiz çalışmaya devam edebiliyor.
Güvenlik ile ilgili de çok kez gündeme geldiniz. Hatta bunun için 90 günlük bir çalışma planı açıkladınız. Bu süreci değerlendirir misiniz?
Zoom, 1 Nisan'da tüm mühendislik kaynaklarını güvenlik ve gizlilik problemlerine aktardı. Üç aylık süreçte kullanıcılarımıza 100'den fazla özellik sunduk. Zoom 5.0 sürümü ile toplantı yöneticilerinin çoklu cihaz girişini engelleyebilmesi, kullanıcıların mikrofonu açılırken kullanıcının rızasının alınması, bulut kayıtlarının saklanma süresinin belirlenebilmesi ve daha sıkı Zoom Chat kontrolleri gibi diğer özellikler platformumuza eklendi.
Keybase satın alması ile ücretli ve ücretsiz tüm kullanıcılar için uçtan uca şifreleme çalışmaları başladı. Coğrafi konuma göre veri yönlendirme seçimi getirdik. Zoom'dan talep edilen veri, kayıt ve içeriklerle ilgili bilgileri detaylandıran saydamlık raporu için yaklaşım ve çerçeveyi belirledik. İlerleyen dönemde, ilk raporumuzu 2020 mali yılı ikinci çeyrek bilgileriyle paylaşacağız.
Birçok ülkede normalleşme uygulamalarına başladı. Artık bu kadar kişinin evden çalışmadığı bir ortamda Zoom'u neler bekliyor?
Zoom olarak kurulduğumuz günden beri, çalışmanın geleceğinde video konferansın önemli bir yerinin olacağına inanıyoruz. Aslında pandemi ile bunun bir demo'sunu gördük, tüm dünya adeta bir video konferans deneyi gerçekleştirdi. Bu da, iş dünyasında çalışanların da liderlerin de nelerin mümkün olduğunu görmelerine yardımcı oldu.
Artık hibrit çalışma dönemine giriyoruz. İş dünyası, çalışan deneyimi aynı olduğu sürece teknolojiden faydalanmak istiyor. Dolayısıyla ne zaman nerede olduğunuzdan çok, nasıl çalıştığınız ve ne kadar fayda sağladığınız önem kazanıyor. Bu sebeple çalışan deneyimini artırmak için çalışıyoruz.
Ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?
Kısa süre önce duyurusunu yaptığımız Bir Hizmet Olarak Donanım (Hardware as a Service) programı ile iş dünyasına donanımları kiralayarak platformumuz üzerinde kullanma olanağı sağlıyoruz. Böylece satın alma maliyeti olmadan en yüksek kalitede görüşme ve çalışma olanağı veriyoruz. Bu program ile KOBİ'leri ve küçük işletmeleri destekliyoruz.
Bu program sadece konferans sistemleriyle sınırlı değil. Programdaki iş ortaklarımızla çalışma kapsamımızı genişleterek, ABD, Avrupa, Avustralya ve Yeni Zelanda'da devreye aldığımız Zoom for Home ile alanımızda yeni bir kategori açmanın mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz.
Hepsi bir arada ortak çalışma aracı diyebileceğimiz Zoom for Home, 27 inçlik ekranında tek dokunmayla toplantı yapabilme, yüksek ses kalitesinde çağrılar yapabilme, içerik paylaşımı, interaktif beyaz tahta ve ortak çalışma özelliklerini bir araya getiriyor.
Tüm bu süreçlerin Türkiye'de yansıması nasıl oldu, özellikle kurumsal tarafta yaklaşımı nasıl buluyorsunuz?
Zoom'un özellikle uzak bağlantılarda yaşanabilen kesinti ve donma gibi problemler olmaması sebebiyle beğeniyle karşılandığı yönünde geri bildirim alıyoruz. Bireysel ve iş dünyasındaki kullanımın yanı sıra, birçok eğitim kurumunda da tercih ediliyor.
İş dünyasında, koronavirüs öncesinde de çözüm olarak tercih ediliyorduk. Ancak pandemi sürecine bakarsak, Ocak-Nisan 2020 arasında ücretsiz kullanıcı kayıt sayısı Nisan 2020'de Ocak ayına göre 139 kat artış gösterdi. İş dünyası için de şöyle bir veri paylaşabilirim; 10 ve daha fazla çalışana sahip kurumlarda, ücretli Zoom kullanıcı sayısı yine aynı süre zarfında 10 kat büyüdü.
Zoom'un hızlı büyümesinin gelirlere ve genel olarak Zoom'a nasıl etkisi oldu?
2020 mali yılı 1'inci çeyrek rakamlarımıza göre, toplam 328,2 milyon dolar gelir elde ederek, önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 169 büyüme yaşadık. Çalışan sayısı 10'dan fazla olan müşteri sayımız 265 bin 400 olurken, yine önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 354 büyüdük.
Son bir yıl içinde gelirlere 100 bin doların üzerinde katkıda bulunan 769 müşteriden elde edilen gelir, geçen yılın aynı çeyreğine göre yaklaşık yüzde 90 artış gösterdi. Geçen mali yılın aynı çeyreğini izleyen 12 aylık dönemde, 10'dan fazla çalışanı olan müşterilerde dolar bazında büyüme oranı, arka arkaya 8 çeyrek boyunca yüzde 130'u aştı.
Nisan 2020 kullanım oranları baz alındığında toplam toplantı süresi 2 trilyon dakikayı geçti. Dünyanın dört bir yanında 100 binden fazla K-12 seviyesinde okul, en iyi online eğitim deneyimi için Zoom'u seçti. Ayrıca, dünya genelinde Zoom çalışanlarının sayısı 2 bin 800'ü aştı
Burcu Tuvay
[email protected]
Zoom Video Communications Gelişen Pazarlar Pazarlama Müdürü Emrah Aydın, "Çalışmanın geleceğinde video konferansın önemli bir yerinin olacağına inanıyoruz" diyor Koronavirüs salgını nedeniyle tüm dünya toplantılarını sanal ortamlara taşıdı.
Sanal ortamda toplantı olanağı sunan uygulama Zoom, bu süreçten en olumlu etkilenen şirketlerden biri oldu. Bu yılın ilk çeyreğinde toplam 328,2 milyon dolar gelir elde ederek, önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 169 büyüme yaşayan Zoom, Türkiye'deki ücretsiz kullanıcı kayıt sayısını da Nisan 2020'de ocak ayına göre 139 kat artırdı.
Aslında pandemi ile bunun bir demosunu gördük, tüm dünya adeta bir video konferans deneyi gerçekleştirdi. Bu da, iş dünyasında çalışanların da liderlerin de nelerin mümkün olduğunu görmelerine yardımcı oldu. Artık hibrit çalışma dönemine giriyoruz" diyor.
Aydın, sorularımızı şöyle yanıtladı:
Zoom'un pandemi sürecinde sadece etkili bir iletişim aracı olmasında kesintisiz ve hızlı bağlantı kurabilmesi oldu. Milyonlarca kişinin kullandığı bir platformun başarısının ardında ne yatıyor?
Biliyorsunuz, koronavirüs salgınına tüm dünya hazırlıksız yakalandı. Bunun işimiz için anlamı, bir anda onlarca kat artan kullanıcı sayısı demek oldu. Aralık ayında günlük 10 milyon olan toplantı katılımcı sayımız, mart ayında 200 milyon, nisan ayında ise 300 milyonu aştı.
Ancak en yoğun zamanımızda bile kurulan platformun yapısı, kaynaklarımızın yüzde 50'sinden fazlasını kullanmamızı gerektirmiyordu. Tüm veri merkezimiz stres altına girse bile, Amazon Web Services ve sonradan eklediğimiz Oracle gibi 'bir hizmet olarak altyapı' (laaS) ortaklarımızın altyapıları üzerinden kesintisiz çalışmaya devam edebiliyor.
Güvenlik ile ilgili de çok kez gündeme geldiniz. Hatta bunun için 90 günlük bir çalışma planı açıkladınız. Bu süreci değerlendirir misiniz?
Zoom, 1 Nisan'da tüm mühendislik kaynaklarını güvenlik ve gizlilik problemlerine aktardı. Üç aylık süreçte kullanıcılarımıza 100'den fazla özellik sunduk. Zoom 5.0 sürümü ile toplantı yöneticilerinin çoklu cihaz girişini engelleyebilmesi, kullanıcıların mikrofonu açılırken kullanıcının rızasının alınması, bulut kayıtlarının saklanma süresinin belirlenebilmesi ve daha sıkı Zoom Chat kontrolleri gibi diğer özellikler platformumuza eklendi.
Keybase satın alması ile ücretli ve ücretsiz tüm kullanıcılar için uçtan uca şifreleme çalışmaları başladı. Coğrafi konuma göre veri yönlendirme seçimi getirdik. Zoom'dan talep edilen veri, kayıt ve içeriklerle ilgili bilgileri detaylandıran saydamlık raporu için yaklaşım ve çerçeveyi belirledik. İlerleyen dönemde, ilk raporumuzu 2020 mali yılı ikinci çeyrek bilgileriyle paylaşacağız.
Birçok ülkede normalleşme uygulamalarına başladı. Artık bu kadar kişinin evden çalışmadığı bir ortamda Zoom'u neler bekliyor?
Zoom olarak kurulduğumuz günden beri, çalışmanın geleceğinde video konferansın önemli bir yerinin olacağına inanıyoruz. Aslında pandemi ile bunun bir demo'sunu gördük, tüm dünya adeta bir video konferans deneyi gerçekleştirdi. Bu da, iş dünyasında çalışanların da liderlerin de nelerin mümkün olduğunu görmelerine yardımcı oldu.
Artık hibrit çalışma dönemine giriyoruz. İş dünyası, çalışan deneyimi aynı olduğu sürece teknolojiden faydalanmak istiyor. Dolayısıyla ne zaman nerede olduğunuzdan çok, nasıl çalıştığınız ve ne kadar fayda sağladığınız önem kazanıyor. Bu sebeple çalışan deneyimini artırmak için çalışıyoruz.
Ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?
Kısa süre önce duyurusunu yaptığımız Bir Hizmet Olarak Donanım (Hardware as a Service) programı ile iş dünyasına donanımları kiralayarak platformumuz üzerinde kullanma olanağı sağlıyoruz. Böylece satın alma maliyeti olmadan en yüksek kalitede görüşme ve çalışma olanağı veriyoruz. Bu program ile KOBİ'leri ve küçük işletmeleri destekliyoruz.
Bu program sadece konferans sistemleriyle sınırlı değil. Programdaki iş ortaklarımızla çalışma kapsamımızı genişleterek, ABD, Avrupa, Avustralya ve Yeni Zelanda'da devreye aldığımız Zoom for Home ile alanımızda yeni bir kategori açmanın mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz.
Hepsi bir arada ortak çalışma aracı diyebileceğimiz Zoom for Home, 27 inçlik ekranında tek dokunmayla toplantı yapabilme, yüksek ses kalitesinde çağrılar yapabilme, içerik paylaşımı, interaktif beyaz tahta ve ortak çalışma özelliklerini bir araya getiriyor.
Tüm bu süreçlerin Türkiye'de yansıması nasıl oldu, özellikle kurumsal tarafta yaklaşımı nasıl buluyorsunuz?
Zoom'un özellikle uzak bağlantılarda yaşanabilen kesinti ve donma gibi problemler olmaması sebebiyle beğeniyle karşılandığı yönünde geri bildirim alıyoruz. Bireysel ve iş dünyasındaki kullanımın yanı sıra, birçok eğitim kurumunda da tercih ediliyor.
İş dünyasında, koronavirüs öncesinde de çözüm olarak tercih ediliyorduk. Ancak pandemi sürecine bakarsak, Ocak-Nisan 2020 arasında ücretsiz kullanıcı kayıt sayısı Nisan 2020'de Ocak ayına göre 139 kat artış gösterdi. İş dünyası için de şöyle bir veri paylaşabilirim; 10 ve daha fazla çalışana sahip kurumlarda, ücretli Zoom kullanıcı sayısı yine aynı süre zarfında 10 kat büyüdü.
Zoom'un hızlı büyümesinin gelirlere ve genel olarak Zoom'a nasıl etkisi oldu?
2020 mali yılı 1'inci çeyrek rakamlarımıza göre, toplam 328,2 milyon dolar gelir elde ederek, önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 169 büyüme yaşadık. Çalışan sayısı 10'dan fazla olan müşteri sayımız 265 bin 400 olurken, yine önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 354 büyüdük.
Son bir yıl içinde gelirlere 100 bin doların üzerinde katkıda bulunan 769 müşteriden elde edilen gelir, geçen yılın aynı çeyreğine göre yaklaşık yüzde 90 artış gösterdi. Geçen mali yılın aynı çeyreğini izleyen 12 aylık dönemde, 10'dan fazla çalışanı olan müşterilerde dolar bazında büyüme oranı, arka arkaya 8 çeyrek boyunca yüzde 130'u aştı.
Nisan 2020 kullanım oranları baz alındığında toplam toplantı süresi 2 trilyon dakikayı geçti. Dünyanın dört bir yanında 100 binden fazla K-12 seviyesinde okul, en iyi online eğitim deneyimi için Zoom'u seçti. Ayrıca, dünya genelinde Zoom çalışanlarının sayısı 2 bin 800'ü aştı
"2022'DE TOPLANTILARIN YÜZDE 40'I SANAL SİSTEMLERLE YAPILACAK"
“İşletmeler çalışanların aynı fiziksel konumda olmamaları sebebiyle yüz yüze iletişim olamayacağını düşündüklerinden, bunun iç iletişimlerini etkileyeceğini düşünüyorlardı. Ancak, çalışanlar artık dünyanın neresinde olursa olsun, iç iletişimi başarıyla yönetmek mümkün.
İşletmelerin video webinar’lar gibi uygulamalarla, her ne kadar bugünkünden daha farklı olsalar da online görüşmeleri yaptıklarını koronavirüs öncesinde de görüyorduk. Gartner, 2022’de tüm iş toplantılarının yüzde 40’ının sanal sistemler ve gelişmiş analitik sayesinde gerçekleşeceğini söylüyor.
Her seviyedeki çalışan için şirketinin iyi durumda olması, stratejik açıdan ilerlediği yol önemlidir. Videolu görüşmeler bunlara yardımcı oluyorlar ve dünyayı nasıl değiştirebildiğini hepimiz gördük. Gelecekte de herkesin uzaktan ortak çalışma araçlarını kullanacağına yürekten inanıyoruz.”
