Franchise sektörü içinde bulunduğumuz dönemde ciddi bir değişim ve dönüşüm süreci yaşıyor. Sektöre danışmanlık hizmeti sunan Dealer'in kurucusu Yahya Pulat, pandeminin markalara daha cesaretli olma şansı tanıdığını vurgulayarak, "Normalleşme sürecinin tamamlanmasıyla birlikte talep fazlası oluşacak ve yeni iş yatırımları eskisinden de hızlı olacak" diyor.
Levent Gökmen Demirciler
[email protected]
Dünya hızlı bir değişim süreci içinde. Bu süreçten franchise sektörü de payını alıyor. Yahya Pulat, franchise ve perakende sektöründe uzun yıllar profesyonel olarak çalıştıktan sonra Dealer Danışmanlık şirketini kurarak markalara danışmanlık hizmeti veren bir girişimci.
Yahya Pulat, bugüne kadar aralarında Alaçatı Muhallebicisi, Bisquitte, Komşu Kahve, Jumbokunefe, Just Chicken, Pizza Rucola, Ottoman’ın da bulunduğu birçok markayla proje bazlı işbirliği yaptı. Dealer Kurucusu Yahya Pulat ile pandemi sürecinde perakende ve franchise sektörünü konuştuk.
Dealer’den bahseder misiniz? Ne gibi hizmetler veriyorsunuz?
Biz Dealer olarak, 1997’den beri yurtiçi ve yurtdışında onlarca markanın sahada konumlanması ve birçok başarılı organizasyonu markalar bünyesinde yürüttük. 23 yıldır perakende sektörünün Türkiye’de gelişimine şahit olduk. İki hedef gruba hizmet ediyoruz; franchise verenler ve franchise yatırımcısı olmak isteyenler.
Franchise verenler için franchise modelinin kurgulanması, pazar doğrulama işi ve doğru kiralama işlerini yapıyoruz. Yani pazarda çalışmayacak bir iş modeli varsa bunu tespit edip çalışabilir hale getiriyoruz. Ayrıca franchise yatırımı yapacak girişimciler için çalışıyoruz; bu kitlenin de doğru yatırımı yapmasını sağlıyoruz. Öncelikle onlara pazarı doğrulanmış bir marka sunuyoruz. Bu da büyük oranda yatırım riskini izole ediyor.
Pandemide firmalara ayakta kalabilmeleri için neler önerirsiniz?
Pandemi sürecinde oldukça zor zamanlardan sonra perakende sektöründe yeniden toparlanma başlıyor. Bu toparlanma sonucu sektör eskisinden daha güçlü ve nitelikli olacak. Pandemide tüketicilerin farkındalığının artması ve markaların bu farkındalığı dikkate alarak gerekli iyileştirmeleri yapmalarının etkisi çok büyük.
Tüm sahayı, tüketiciyi, personeli ve verimliliği analiz edip kendini ifade edebilen öz güvenli ve kimlikli olan, vizyon transferi yapan ağırlıklardan kurtulup hızlı bir hareket kabiliyeti edinenler bu süreci iyi atlatacaktır.
Bu dönemde tüketici eğilimleri nasıl değişti?
Tüketici eski günlere özlem duyuyor ve her güven ortamında mağazaları dolduruyor. Temeli olmayan ve işini yatırım yapmamış firmaların sahadan silinmesiyle ayakta kalanlar doyurucu cirolara erken ulaşabilecek. Normalleşme sürecinin tamamlanmasıyla birlikte talep fazlası oluşacak ve yeni iş yatırımları eskisinden de hızlı olacak.
Sektör pandemi sürecinde dibi yaşadı ve şimdi dipten ne kadar güç aldıysa o kadar hızlı bir şekilde yükselmeye başladı. Yatırımcı sayısının artması, sektörün kurumsallaşması ve tüketicilerin özlemlerini yaşama arzusu bir noktada buluştu. Daha temkinli ziyaretler yaşansa da marka tercihi daha ön planda olan bir döneme girdik.
İnternet üzerinden satıştaki artış sektöre nasıl yansıyor?
Pandemi’nin en önemli etkisi 8-35 yaş olan teknoloji kullanım kabiliyetini 55-60’lı yaşlara kadar taşımak oldu. Franchise sektörü bu ihtiyaca hazırlıksız yakalansa da yeni dönemde gerek kira gerekse personel gideri baskısı da bu alana büyük yatırımlar yapılmasını sağladı. Bu sebeple markalar, sanal marketler, hayalet mutfaklar, yemek vb. her ürünün taşındığı firmalarla önemli iş birlikleri yaptılar.
Pandemi birçok markaya daha cesaretli oma şansı tanıdı. Büyük metrekare ve gereğinden fazla ekip yerine tüketicinin asıl taleplerinin giderilmesine odaklanıldı. Gerekli yatırımlarla kendini ifade edebilen franchise markaları, özellikle sosyal iletişimi kuvvetli olanlar eski cirolarına erken ulaşsa da sektör artık ticaretin ofisten veya dükkanlardan yapılmadığını, çok yönlü bir oyun olduğunu anladı.
Sahanın tamamına basmayan formasını terletmeyen ve takım olamayan işlerin neredeyse tamamı sahadan silindi, silinmeye devam ediyor.
Pandemi sonrası yeni dönemde neler değişecek?
Tüketicinin farkındalığı yükseldi. İyi işletmeler örnek teşkil etti ve yıllardır çözülemeyen nitelikli personel sorununa yatırım başladı. Şirketler verimliliklerini gözden geçirip ağırlıklarından kurtuldular. Yeniden yapılandılar. Eski büyük restoranlara hayalet mutfaklar ve şeflerin branş işleri katılacak.
Yeteneklerin savaşını izleyeceğiz açıkçası. Markaların durumu okuyup pozisyon almalarına gerek olan bir dönem. Bir çok marka için çok iyi bir hazırlanma süreci yaşandı. Personel arz fazlası nitelikli personel bulmayı mümkün kıldı. Artık kendisini bu sektöre adamış ve geliştirmiş çalışanların dönemi olacak.
Franchise sektöründe konsolidasyon bekliyor musunuz?
Evet pazar konsolide olacak. Zor zamanlarda maalesef finansal kaynak üretemeyen ve müşterilerine alternatif çözümler sunamayan işletmeler kepenk kapatmak zorunda kaldı. Bugün Türkiye’nin en büyük caddelerinde dahi boş mağaza sayısı her zamankinden daha fazla.
Ama ayakta kalan işletmeleri analiz edince üç temel grup karşımıza çıkıyor;
1. Kurumsal, çok mağazalı işletmeler.
2. Alternatif satış kanalları üretip ayakta kalmayı başaranlar.
3. Branş işlerle dikkat çekip dijital alanda birçok baskıdan kurtularak ayakta kalan işletmeler. İkinci grup nispeten çok az sayıda ve pazarın büyümesinde önemli rol oynamayacak. Büyük zincirlerin boşlukları kısa sürede doldurup hızlı bir büyüme sürecine girecek. Artık sahada daha az ama nitelikli markaları görmeye başlayacağız. Sektöre giriş bariyerinin yükselmesi yeni marka yatırımlarını zorlayacak. Sistemi olan, markasına geçmişte yatırımı yapmış markalar için iş çok daha kolay.
Levent Gökmen Demirciler
[email protected]
Dünya hızlı bir değişim süreci içinde. Bu süreçten franchise sektörü de payını alıyor. Yahya Pulat, franchise ve perakende sektöründe uzun yıllar profesyonel olarak çalıştıktan sonra Dealer Danışmanlık şirketini kurarak markalara danışmanlık hizmeti veren bir girişimci.
Yahya Pulat, bugüne kadar aralarında Alaçatı Muhallebicisi, Bisquitte, Komşu Kahve, Jumbokunefe, Just Chicken, Pizza Rucola, Ottoman’ın da bulunduğu birçok markayla proje bazlı işbirliği yaptı. Dealer Kurucusu Yahya Pulat ile pandemi sürecinde perakende ve franchise sektörünü konuştuk.
Dealer’den bahseder misiniz? Ne gibi hizmetler veriyorsunuz?
Biz Dealer olarak, 1997’den beri yurtiçi ve yurtdışında onlarca markanın sahada konumlanması ve birçok başarılı organizasyonu markalar bünyesinde yürüttük. 23 yıldır perakende sektörünün Türkiye’de gelişimine şahit olduk. İki hedef gruba hizmet ediyoruz; franchise verenler ve franchise yatırımcısı olmak isteyenler.
Franchise verenler için franchise modelinin kurgulanması, pazar doğrulama işi ve doğru kiralama işlerini yapıyoruz. Yani pazarda çalışmayacak bir iş modeli varsa bunu tespit edip çalışabilir hale getiriyoruz. Ayrıca franchise yatırımı yapacak girişimciler için çalışıyoruz; bu kitlenin de doğru yatırımı yapmasını sağlıyoruz. Öncelikle onlara pazarı doğrulanmış bir marka sunuyoruz. Bu da büyük oranda yatırım riskini izole ediyor.
Pandemide firmalara ayakta kalabilmeleri için neler önerirsiniz?
Pandemi sürecinde oldukça zor zamanlardan sonra perakende sektöründe yeniden toparlanma başlıyor. Bu toparlanma sonucu sektör eskisinden daha güçlü ve nitelikli olacak. Pandemide tüketicilerin farkındalığının artması ve markaların bu farkındalığı dikkate alarak gerekli iyileştirmeleri yapmalarının etkisi çok büyük.
Tüm sahayı, tüketiciyi, personeli ve verimliliği analiz edip kendini ifade edebilen öz güvenli ve kimlikli olan, vizyon transferi yapan ağırlıklardan kurtulup hızlı bir hareket kabiliyeti edinenler bu süreci iyi atlatacaktır.
Bu dönemde tüketici eğilimleri nasıl değişti?
Tüketici eski günlere özlem duyuyor ve her güven ortamında mağazaları dolduruyor. Temeli olmayan ve işini yatırım yapmamış firmaların sahadan silinmesiyle ayakta kalanlar doyurucu cirolara erken ulaşabilecek. Normalleşme sürecinin tamamlanmasıyla birlikte talep fazlası oluşacak ve yeni iş yatırımları eskisinden de hızlı olacak.
Sektör pandemi sürecinde dibi yaşadı ve şimdi dipten ne kadar güç aldıysa o kadar hızlı bir şekilde yükselmeye başladı. Yatırımcı sayısının artması, sektörün kurumsallaşması ve tüketicilerin özlemlerini yaşama arzusu bir noktada buluştu. Daha temkinli ziyaretler yaşansa da marka tercihi daha ön planda olan bir döneme girdik.
İnternet üzerinden satıştaki artış sektöre nasıl yansıyor?
Pandemi’nin en önemli etkisi 8-35 yaş olan teknoloji kullanım kabiliyetini 55-60’lı yaşlara kadar taşımak oldu. Franchise sektörü bu ihtiyaca hazırlıksız yakalansa da yeni dönemde gerek kira gerekse personel gideri baskısı da bu alana büyük yatırımlar yapılmasını sağladı. Bu sebeple markalar, sanal marketler, hayalet mutfaklar, yemek vb. her ürünün taşındığı firmalarla önemli iş birlikleri yaptılar.
Pandemi birçok markaya daha cesaretli oma şansı tanıdı. Büyük metrekare ve gereğinden fazla ekip yerine tüketicinin asıl taleplerinin giderilmesine odaklanıldı. Gerekli yatırımlarla kendini ifade edebilen franchise markaları, özellikle sosyal iletişimi kuvvetli olanlar eski cirolarına erken ulaşsa da sektör artık ticaretin ofisten veya dükkanlardan yapılmadığını, çok yönlü bir oyun olduğunu anladı.
Sahanın tamamına basmayan formasını terletmeyen ve takım olamayan işlerin neredeyse tamamı sahadan silindi, silinmeye devam ediyor.
Pandemi sonrası yeni dönemde neler değişecek?
Tüketicinin farkındalığı yükseldi. İyi işletmeler örnek teşkil etti ve yıllardır çözülemeyen nitelikli personel sorununa yatırım başladı. Şirketler verimliliklerini gözden geçirip ağırlıklarından kurtuldular. Yeniden yapılandılar. Eski büyük restoranlara hayalet mutfaklar ve şeflerin branş işleri katılacak.
Yeteneklerin savaşını izleyeceğiz açıkçası. Markaların durumu okuyup pozisyon almalarına gerek olan bir dönem. Bir çok marka için çok iyi bir hazırlanma süreci yaşandı. Personel arz fazlası nitelikli personel bulmayı mümkün kıldı. Artık kendisini bu sektöre adamış ve geliştirmiş çalışanların dönemi olacak.
Franchise sektöründe konsolidasyon bekliyor musunuz?
Evet pazar konsolide olacak. Zor zamanlarda maalesef finansal kaynak üretemeyen ve müşterilerine alternatif çözümler sunamayan işletmeler kepenk kapatmak zorunda kaldı. Bugün Türkiye’nin en büyük caddelerinde dahi boş mağaza sayısı her zamankinden daha fazla.
Ama ayakta kalan işletmeleri analiz edince üç temel grup karşımıza çıkıyor;
1. Kurumsal, çok mağazalı işletmeler.
2. Alternatif satış kanalları üretip ayakta kalmayı başaranlar.
3. Branş işlerle dikkat çekip dijital alanda birçok baskıdan kurtularak ayakta kalan işletmeler. İkinci grup nispeten çok az sayıda ve pazarın büyümesinde önemli rol oynamayacak. Büyük zincirlerin boşlukları kısa sürede doldurup hızlı bir büyüme sürecine girecek. Artık sahada daha az ama nitelikli markaları görmeye başlayacağız. Sektöre giriş bariyerinin yükselmesi yeni marka yatırımlarını zorlayacak. Sistemi olan, markasına geçmişte yatırımı yapmış markalar için iş çok daha kolay.