Sanko Holding YKB Adil Sani Konukoğlu, şirketlerin kırılgan piyasa koşullarından güçlü çıkması için 'yedek akçe'ye sahip olması gerektiğini söylüyor. Konukoğlu, "Pandemide hiç istihdam kaybı yaşamadık, bu yıl da 250 milyon dolarlık yatırım planımız var" diyor.
SİBEL ATİK
satik@ekonomist.com.tr
16 Mayıs 2021 tarihli sayıdan
Anadolu deyince ilk akla gelen gruplardan biri olan ve 10 milyar TL'nin üzerindeki cirosuyla Türkiye sanayisinin önde gelen isimlerinden Sanko Holding, hatırlanacağı gibi pandemi sürecine tepe yönetimdeki bayrak değişimiyle girdi.
Holdingde geçen yıl başkanlık görevini ağabeyi Zeki Konukoğlu'ndan devralan Adil Sani Konukoğlu, pandeminin damgasını vurduğu bu bir yıllık süreci Ekonomist'e değerlendirdi. 14 bin çalışanlı grupta bir tek kişinin bile işten çıkarılmadığını ve aralıksız üretime devam ettiklerini belirten Adil Sani Konukoğlu, bunu güçlü nakit akışıyla sağladıklarını söylüyor.
Pandemi sürecinin zorlu koşullarında edindiği deneyimle önemli notlar aldığını da aktaran Adil Sani Konukoğlu, her bir şirketin böylesi kriz ortamında mevcut kırılgan piyasada koşullarından başarıyla çıkması için güçlü yedek akçesi olması gerektiğini söylüyor.
Konukoğlu'na sorularımız ve aldığımız yanıtlar şöyle:
Holdingde kaptanlık görevinde bir yılınız doluyor. Pandeminin gölgesinde geçen bu süreci değerlendirir misiniz?
Yıla başladığımızda iddialı bir bütçe hedefiyle yola çıkmıştık. Fakat 2020 yılı tüm dünyada hızla yayılan salgın dolayısıyla zorlu koşulların hüküm sürdüğü bir yıl olarak tarihte yerini aldı.
Bu süreçte çalışanlarımızın ve tüm paydaşlarımızın sağlığını her şeyin üstünde tutmaya gayret gösterdik. 14 bin kişilik istihdamımızı koruduk. Tüm zorluklara karşın üretime devam ettik ve bir işçi dahi çıkarmadık. Müşterilerimize destek olarak, ödeme kolaylıkları sağlayarak bu dönemi el ele atlatmayı istedik.
Yılı nasıl bir ciroyla kapattınız?
2020 yılı ciromuz 10,5 milyar TL olarak gerçekleşti. Pandemide büyük bir sorun yaşamadık çünkü biz bir yıl boyunca fabrikalarımızı kapatsak bile yükümlülüklerimizi ödeyebileceğimiz kaynağımız her zaman kenarda mevcuttur. Biz babamızdan, dedemizden böyle gördük.
Grubun ihracat gelirlerinde nasıl bir durum var?
Grup olarak geçen yıl 390 milyon dolar ihracat yaptık. Gelirlerimizin yüzde 27'lik bölümünü ihracat oluşturuyor. Bu yıl da ihracatta 450 milyon dolara ulaşmayı öngörüyoruz.
2021 için nasıl bir hedefle yola çıktınız? İlk çeyrek sonuçları, yılsonu hedeflerine ulaşmada nasıl bir öngörü çiziyor?
Türkiye ekonomisinin bu yıl büyümesi değil, büyümemesi sürpriz olur. Türkiye açısından yılın son çeyreğinde düzelmenin başlayacağını düşünüyorum ama asıl pozitif gelişmenin 2022'nin ikinci ve üçüncü çeyreğinde yaşanacağını öngörüyorum. Bugün sanayideki bu tempomuz büyümeyi getirecektir.
Gaziantep'te baktığınızda herkes yeni yatırım yapma peşinde ve son rakamlara göre 2019 ile 2020 yılsonu arasında sigortalı çalışan sayısı 60 bin kişi artmış. Gaziantep'te enerji kullanım oranı ise sanayi kaynaklı yüzde 12,7 artmış durumda.
Mesela Gaziantep OSB'de yer kalmadı, herkeste bir yatırım hevesi var ve yapılan yatırımların karşılığı var. Gıda, sağlık, tekstil ve yer döşemeleri gibi birçok alanda yatırım var. Grup olarak ise ilk üç ayda bütün hedeflerimizi tutturduk. Bu yıl ortalama tahmin ettiğimiz büyüme ise yüzde 7 olur.
Geçen bir yıllık performansınızı ve zorlu süreçte edindiğiniz deneyimlerini aktarır mısınız?
Pandemi süreciyle artık A ve B planının yanında bir de Z planı olması gerektiğini gördük. Bir Z planı olmamasına rağmen atamızdan gördüklerimizle nakit akışında kontrollü ilerledik. Her bir şirketin de yedek akçesi olması gerektiğini gördük.
Hangi konumda olursak olalım yedek akçeler bir kenarda tutulmalı. Kriz dönemlerinde kırılgan piyasa koşullarında bunun önemi ortaya çıkıyor. Biz güçlü yedek akçemiz sayesinde mesai arkadaşları ve müşterilerimize rahat nefes aldırabildik. Genç yöneticilere tavsiyem her ne plan olursa olsun kendilerini koruyacak bir yedek akçeyi kenarda bulundurmalarıdır.
Grubun bu süreçte yatırım gündeminden söz eder misiniz?
2021 yılı içinde teknoloji, AR-GE ve inovasyon yatırımlarına odaklanacağız. 2021 yılı için 250 milyon dolar civarında yatırım planladık. Yatırıma ara vermeyiz. Babamın bir lafı vardır; "Sen tesisini yenilemezsen o seni yeniler."
Tekstil ve ambalajda nasıl bir yatırım süreci planlanıyor?
Tekstilde yeni bir alanda çalışmalarımız sürüyor. Tekstil ve pamuk sektöründeki sürdürülebilirlik uygulamalarında öncü olabilecek projelerimizi hayata geçiriyoruz. Organik tarım, izlenebilirlik projeleri çalışılıyor. Denimde yeniden kullanılan ve geri dönüştürülmüş kumaşlardan özel koleksiyonlar hazırlanıyor. Ambalaj şirketimiz Süper Film'in ise Lüleburgaz'da büyük bir yatırımı olacak.
Beş kıtaya ihracat yapan esnek ambalaj film üreticisi Süper Film, yeni makine yatırımlarıyla film üretimini yıllık 184 bin tona, metalize kaplama kapasitesini ise yıllık 35 bin ton düzeyine çıkaracak. Söz konusu yatırımla Uzakdoğu ve Amerika kıtası hariç, dünyadaki en büyük dokuzuncu kapasiteye sahip ambalaj filmi üreticisi konumuna ulaşacak.
Enerji de grubun önemli bir iş alanı. Orada nasıl bir yatırım gündemi var?
Sanko Enerji portföyünde halihazırda toplam kurulu güçleri 927 megavat olan altı hidroelektrik, altı rüzgâr enerjisi ve üç jeotermal enerji santrali bulunuyor. Bugüne kadar toplam 1,5 milyar dolar yatırım yapıldı.
Tamamı yenilenebilir enerji kaynaklarından oluşan toplam bin megavat kurulu gücü ve bu kurulu güçle yılda 3,4 milyar kWh enerji üretme kapasitesi bulunan Sanko Enerji, Türkiye'nin yeşil enerji dönüşümüne katkı sağlıyor. Bu alan temmuz ayında yatırımlar tamamlanmış olacak. Çimento ve yapı grubunda Endüstri 4.0, inovasyon ve AR-GE öncelikli konularımız olacak.
HER AYIN SON CUMA GÜNÜ ÇALIŞANLARLA BULUŞUYOR
Pandemi sürecinde sosyalleşmenin pek mümkün olmadığı bu günlerde çalışanlarla her ayın son cuma günü çalışanlarla buluştuklarını belirten Adil Sani Konukoğlu, şöyle anlatıyor: "Her şirketten kura ile belirlenen 10 çalışan ile her ayın son cuması öğleden sonra beş çayı yapıyoruz.
Bir saat sohbet ediyoruz. Çalışanlar istedikleri konulara değiniyorlar. Pandemi sürecindeki deneyimlerini, aile yaşantılarını anlatanlar oluyor, soru soranlar oluyor. Bu buluşmalar benim için de güzel bir enerji oluyor. Çalışma arkadaşlarıyla daha yakın bir iletişim kurma imkânı sağlıyor.
Mesela şirketimizde 10 yıllık-20 yıllık çalışanlara plaketler veriyor yanına da çalışma yılına göre çeyrek veya tam altın hediye ediyorduk. Pandemi sürecinde bu organizasyonu yapamadık. Bu sohbet sırasında çalışanlar hatırlatma yaptı ve biz de organizasyon olmasa bile hediyeleriyle plaketlerini yollayacağız" diyor.
SİBEL ATİK
satik@ekonomist.com.tr
16 Mayıs 2021 tarihli sayıdan
Anadolu deyince ilk akla gelen gruplardan biri olan ve 10 milyar TL'nin üzerindeki cirosuyla Türkiye sanayisinin önde gelen isimlerinden Sanko Holding, hatırlanacağı gibi pandemi sürecine tepe yönetimdeki bayrak değişimiyle girdi.
Holdingde geçen yıl başkanlık görevini ağabeyi Zeki Konukoğlu'ndan devralan Adil Sani Konukoğlu, pandeminin damgasını vurduğu bu bir yıllık süreci Ekonomist'e değerlendirdi. 14 bin çalışanlı grupta bir tek kişinin bile işten çıkarılmadığını ve aralıksız üretime devam ettiklerini belirten Adil Sani Konukoğlu, bunu güçlü nakit akışıyla sağladıklarını söylüyor.
Pandemi sürecinin zorlu koşullarında edindiği deneyimle önemli notlar aldığını da aktaran Adil Sani Konukoğlu, her bir şirketin böylesi kriz ortamında mevcut kırılgan piyasada koşullarından başarıyla çıkması için güçlü yedek akçesi olması gerektiğini söylüyor.
Konukoğlu'na sorularımız ve aldığımız yanıtlar şöyle:
Holdingde kaptanlık görevinde bir yılınız doluyor. Pandeminin gölgesinde geçen bu süreci değerlendirir misiniz?
Yıla başladığımızda iddialı bir bütçe hedefiyle yola çıkmıştık. Fakat 2020 yılı tüm dünyada hızla yayılan salgın dolayısıyla zorlu koşulların hüküm sürdüğü bir yıl olarak tarihte yerini aldı.
Bu süreçte çalışanlarımızın ve tüm paydaşlarımızın sağlığını her şeyin üstünde tutmaya gayret gösterdik. 14 bin kişilik istihdamımızı koruduk. Tüm zorluklara karşın üretime devam ettik ve bir işçi dahi çıkarmadık. Müşterilerimize destek olarak, ödeme kolaylıkları sağlayarak bu dönemi el ele atlatmayı istedik.
Yılı nasıl bir ciroyla kapattınız?
2020 yılı ciromuz 10,5 milyar TL olarak gerçekleşti. Pandemide büyük bir sorun yaşamadık çünkü biz bir yıl boyunca fabrikalarımızı kapatsak bile yükümlülüklerimizi ödeyebileceğimiz kaynağımız her zaman kenarda mevcuttur. Biz babamızdan, dedemizden böyle gördük.
Grubun ihracat gelirlerinde nasıl bir durum var?
Grup olarak geçen yıl 390 milyon dolar ihracat yaptık. Gelirlerimizin yüzde 27'lik bölümünü ihracat oluşturuyor. Bu yıl da ihracatta 450 milyon dolara ulaşmayı öngörüyoruz.
2021 için nasıl bir hedefle yola çıktınız? İlk çeyrek sonuçları, yılsonu hedeflerine ulaşmada nasıl bir öngörü çiziyor?
Türkiye ekonomisinin bu yıl büyümesi değil, büyümemesi sürpriz olur. Türkiye açısından yılın son çeyreğinde düzelmenin başlayacağını düşünüyorum ama asıl pozitif gelişmenin 2022'nin ikinci ve üçüncü çeyreğinde yaşanacağını öngörüyorum. Bugün sanayideki bu tempomuz büyümeyi getirecektir.
Gaziantep'te baktığınızda herkes yeni yatırım yapma peşinde ve son rakamlara göre 2019 ile 2020 yılsonu arasında sigortalı çalışan sayısı 60 bin kişi artmış. Gaziantep'te enerji kullanım oranı ise sanayi kaynaklı yüzde 12,7 artmış durumda.
Mesela Gaziantep OSB'de yer kalmadı, herkeste bir yatırım hevesi var ve yapılan yatırımların karşılığı var. Gıda, sağlık, tekstil ve yer döşemeleri gibi birçok alanda yatırım var. Grup olarak ise ilk üç ayda bütün hedeflerimizi tutturduk. Bu yıl ortalama tahmin ettiğimiz büyüme ise yüzde 7 olur.
Geçen bir yıllık performansınızı ve zorlu süreçte edindiğiniz deneyimlerini aktarır mısınız?
Pandemi süreciyle artık A ve B planının yanında bir de Z planı olması gerektiğini gördük. Bir Z planı olmamasına rağmen atamızdan gördüklerimizle nakit akışında kontrollü ilerledik. Her bir şirketin de yedek akçesi olması gerektiğini gördük.
Hangi konumda olursak olalım yedek akçeler bir kenarda tutulmalı. Kriz dönemlerinde kırılgan piyasa koşullarında bunun önemi ortaya çıkıyor. Biz güçlü yedek akçemiz sayesinde mesai arkadaşları ve müşterilerimize rahat nefes aldırabildik. Genç yöneticilere tavsiyem her ne plan olursa olsun kendilerini koruyacak bir yedek akçeyi kenarda bulundurmalarıdır.
Grubun bu süreçte yatırım gündeminden söz eder misiniz?
2021 yılı içinde teknoloji, AR-GE ve inovasyon yatırımlarına odaklanacağız. 2021 yılı için 250 milyon dolar civarında yatırım planladık. Yatırıma ara vermeyiz. Babamın bir lafı vardır; "Sen tesisini yenilemezsen o seni yeniler."
Tekstil ve ambalajda nasıl bir yatırım süreci planlanıyor?
Tekstilde yeni bir alanda çalışmalarımız sürüyor. Tekstil ve pamuk sektöründeki sürdürülebilirlik uygulamalarında öncü olabilecek projelerimizi hayata geçiriyoruz. Organik tarım, izlenebilirlik projeleri çalışılıyor. Denimde yeniden kullanılan ve geri dönüştürülmüş kumaşlardan özel koleksiyonlar hazırlanıyor. Ambalaj şirketimiz Süper Film'in ise Lüleburgaz'da büyük bir yatırımı olacak.
Beş kıtaya ihracat yapan esnek ambalaj film üreticisi Süper Film, yeni makine yatırımlarıyla film üretimini yıllık 184 bin tona, metalize kaplama kapasitesini ise yıllık 35 bin ton düzeyine çıkaracak. Söz konusu yatırımla Uzakdoğu ve Amerika kıtası hariç, dünyadaki en büyük dokuzuncu kapasiteye sahip ambalaj filmi üreticisi konumuna ulaşacak.
Enerji de grubun önemli bir iş alanı. Orada nasıl bir yatırım gündemi var?
Sanko Enerji portföyünde halihazırda toplam kurulu güçleri 927 megavat olan altı hidroelektrik, altı rüzgâr enerjisi ve üç jeotermal enerji santrali bulunuyor. Bugüne kadar toplam 1,5 milyar dolar yatırım yapıldı.
Tamamı yenilenebilir enerji kaynaklarından oluşan toplam bin megavat kurulu gücü ve bu kurulu güçle yılda 3,4 milyar kWh enerji üretme kapasitesi bulunan Sanko Enerji, Türkiye'nin yeşil enerji dönüşümüne katkı sağlıyor. Bu alan temmuz ayında yatırımlar tamamlanmış olacak. Çimento ve yapı grubunda Endüstri 4.0, inovasyon ve AR-GE öncelikli konularımız olacak.
HER AYIN SON CUMA GÜNÜ ÇALIŞANLARLA BULUŞUYOR
Pandemi sürecinde sosyalleşmenin pek mümkün olmadığı bu günlerde çalışanlarla her ayın son cuma günü çalışanlarla buluştuklarını belirten Adil Sani Konukoğlu, şöyle anlatıyor: "Her şirketten kura ile belirlenen 10 çalışan ile her ayın son cuması öğleden sonra beş çayı yapıyoruz.
Bir saat sohbet ediyoruz. Çalışanlar istedikleri konulara değiniyorlar. Pandemi sürecindeki deneyimlerini, aile yaşantılarını anlatanlar oluyor, soru soranlar oluyor. Bu buluşmalar benim için de güzel bir enerji oluyor. Çalışma arkadaşlarıyla daha yakın bir iletişim kurma imkânı sağlıyor.
Mesela şirketimizde 10 yıllık-20 yıllık çalışanlara plaketler veriyor yanına da çalışma yılına göre çeyrek veya tam altın hediye ediyorduk. Pandemi sürecinde bu organizasyonu yapamadık. Bu sohbet sırasında çalışanlar hatırlatma yaptı ve biz de organizasyon olmasa bile hediyeleriyle plaketlerini yollayacağız" diyor.
