HSBC, zorlu bir sürecin ardından Türkiye’de yoluna devam etme kararı aldıktan sonra, önemli bir yeniden yapılanma sürecinden geçti. Bu sürecin yönetimini de 2016 yılında Selim Kervancı’ya teslim etti. Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde bir araya geldiğimiz HSBC Genel Müdürü Selim Kervancı, 2017 yılına ilişkin ajandasını paylaştı.
HSBC’nin odağında üç ana alan olduğunu söyleyen Kervancı, “Kurumsal ve yatırım bankacılığı önemli bir işimiz. Bireysel bankacılık tarafında orta ve üst gelir grubuna hitap edeceğiz. Üçüncü olarak da dijital altyapımızın geliştirilmesine yönelik çalışmalar yapacağız” diyor.
Kervancı, bu iş alanıyla ilgili şu bilgileri paylaşıyor:
■ Kurumsal ve yatırım bankacılığı derken, büyük şirketlere, çok uluslu şirketlere, finans şirketlerine, kamu kurum ve kuruluşlarına odaklanacağız. Özellikle de HSBC’nin uluslararası ağını kullandırabileceğimiz, bu alanda fark yaratabileceğimiz müşterilere odaklanacağız.
■ Bireysel bankacılık tarafında, orta-üst gelir grubuna odaklanarak, uluslararası ağımızdan faydalanarak,
bu müşteri segmentinde fark yaratmayı istiyoruz. Bireysel tarafta şubeler tarafında yeniden yapılanmayı büyük ölçüde tamamladık. Biz buna rasyonelleşme diyoruz. 2017 yılına emin adımlarla girdik.
■ Dijital, teknolojik dönüşüm bizim için bu yıl önemli bir başlık olacak. 120 milyon dolarlık yatırımla ana bankacılık sistemimizi değiştiriyoruz. İnternet bankacılığı, mobil bankacılık konularında önemli çalışmalarımız olacak.
2016 yılında yeniden yapılanma süreciyle birlikte kredi büyümelerinde kontrollü gittiklerini söyleyen Selim Kervancı, 2017 yılında ise hedef müşteri kitlesinde kredi büyüklüğünü yüzde 30 artırmayı hedeflediklerini anlatıyor. Uluslararası iş yapan şirketler tarafında çok aktif olduklarını anlatan Kervancı, önümüzdeki süreçte Türkiye’ye sermayenin daha çok Ortadoğu ve Asya’dan geleceği vurgusunu yapıyor.
Bu bölgenin de en güçlü bankasının HSBC olduğunun altını çizen Kervancı, sözlerine şöyle devam ediyor: “Biz Hong Kong’un merkez bankası durumundayız. Parasını biz basıyoruz. Çinliler dünya nüfusunun yüzde 60’ına, dünya ticaretinin yüzde 30’una ve dünya GSYH’sinin yüzde 30’una ulaşmak istiyor.
Türkiye de bu ticari hamlede önemli ayaklardan biri ve HSBC bu alanda tecrübesiyle en önemli aracı olacak potansiyele sahip.”
Türkiye’deki şirketlerle Ortadoğu ve Asya bölgesinden şirketleri bir araya getirdiklerini vurgulayan Selim Kervancı, işini iyi yapan şirketlere ilginin sürdüğünü sözlerine ekliyor.
HSBC’nin odağında üç ana alan olduğunu söyleyen Kervancı, “Kurumsal ve yatırım bankacılığı önemli bir işimiz. Bireysel bankacılık tarafında orta ve üst gelir grubuna hitap edeceğiz. Üçüncü olarak da dijital altyapımızın geliştirilmesine yönelik çalışmalar yapacağız” diyor.
Kervancı, bu iş alanıyla ilgili şu bilgileri paylaşıyor:
■ Kurumsal ve yatırım bankacılığı derken, büyük şirketlere, çok uluslu şirketlere, finans şirketlerine, kamu kurum ve kuruluşlarına odaklanacağız. Özellikle de HSBC’nin uluslararası ağını kullandırabileceğimiz, bu alanda fark yaratabileceğimiz müşterilere odaklanacağız.
■ Bireysel bankacılık tarafında, orta-üst gelir grubuna odaklanarak, uluslararası ağımızdan faydalanarak,
bu müşteri segmentinde fark yaratmayı istiyoruz. Bireysel tarafta şubeler tarafında yeniden yapılanmayı büyük ölçüde tamamladık. Biz buna rasyonelleşme diyoruz. 2017 yılına emin adımlarla girdik.
■ Dijital, teknolojik dönüşüm bizim için bu yıl önemli bir başlık olacak. 120 milyon dolarlık yatırımla ana bankacılık sistemimizi değiştiriyoruz. İnternet bankacılığı, mobil bankacılık konularında önemli çalışmalarımız olacak.
2016 yılında yeniden yapılanma süreciyle birlikte kredi büyümelerinde kontrollü gittiklerini söyleyen Selim Kervancı, 2017 yılında ise hedef müşteri kitlesinde kredi büyüklüğünü yüzde 30 artırmayı hedeflediklerini anlatıyor. Uluslararası iş yapan şirketler tarafında çok aktif olduklarını anlatan Kervancı, önümüzdeki süreçte Türkiye’ye sermayenin daha çok Ortadoğu ve Asya’dan geleceği vurgusunu yapıyor.
Bu bölgenin de en güçlü bankasının HSBC olduğunun altını çizen Kervancı, sözlerine şöyle devam ediyor: “Biz Hong Kong’un merkez bankası durumundayız. Parasını biz basıyoruz. Çinliler dünya nüfusunun yüzde 60’ına, dünya ticaretinin yüzde 30’una ve dünya GSYH’sinin yüzde 30’una ulaşmak istiyor.
Türkiye de bu ticari hamlede önemli ayaklardan biri ve HSBC bu alanda tecrübesiyle en önemli aracı olacak potansiyele sahip.”
Türkiye’deki şirketlerle Ortadoğu ve Asya bölgesinden şirketleri bir araya getirdiklerini vurgulayan Selim Kervancı, işini iyi yapan şirketlere ilginin sürdüğünü sözlerine ekliyor.