Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, İstanbul'da düzenlenen "Google Cloud Day Türkiye" programında yaptığı konuşmada, Google Cloud ile Turkcell işbirliğinde hayata geçirilecek hiper ölçekli bulut bölgesinin, Türkiye'nin veri, bulut altyapısı ve yapay zeka alanlarında bölgesel konumunu daha da güçlendirecek önemli, stratejik bir adım olduğunu söyledi.
Yapay zekanın, özellikle son yıllarda yatırım hacmi ve altyapı ölçeği açısından kayda değer bir ivme kazandığına işaret eden Yılmaz, 2024 yılında yapay zeka girişimlerine yönelen küresel girişim sermayesi yatırımlarının, bir önceki yıla kıyasla yaklaşık yüzde 52 arttığını ve 131,5 milyar dolara ulaştığını dile getirdi.
Cevdet Yılmaz, yapay zeka alanında güncel küresel gelişmelere uygun şekilde, politikalarını şekillendirdiklerini ve güncellediklerini bildirerek, şöyle konuştu:
"Başkanlığını yürütmekte olduğum Ulusal Yapay Zeka Stratejisi Yönlendirme Kurulu'nda 2021-2025 dönemini içeren Ulusal Yapay Zeka Stratejisi ve eylem planlarında yer alan politika ve tedbirleri takip ediyor; kamu kurumları, özel sektör ve akademik dünya arasında eş güdümü güçlendiriyoruz. Son dönemlerde yapay zeka teknolojilerinin özellikle üretken yapay zeka, büyük dil modelleri, veri egemenliği ve düzenleyici çerçeve alanlarında çok hızlı bir gelişim göstermesi ve mevcut Ulusal Yapay Zeka Stratejisi döneminin tamamlanacak olması sebebiyle Türkiye'nin yeni eylem planı üzerinde çalışmalarımızı da sürdürüyoruz.
Devreye alınacak eylem planımızda insan kaynağının geliştirilmesi, üretken yapay zeka ve Türkçe büyük dil modellerinin desteklenmesi, yüksek performanslı hesaplama ve veri altyapılarının güçlendirilmesi, Ar-Ge ve girişimcilik ekosisteminin derinleştirilmesi, uluslararası işbirliklerinin artırılması ve yapay zeka alanında uluslararası normlara uyumlu ulusal mevzuatın şekillendirilmesi temel başlıklarımızı oluşturacaktır."
"Siber güvenlik mimarisini inşa ediyoruz"
Bulut bilişim, veri ve yapay zekanın artık ayrı ayrı teknolojiler değil, bütünleşik bir teknolojinin parçaları haline geldiğini dile getiren Yılmaz, ekonomik değer üretiminden ulusal güvenliğe, sanayiden savunmaya, finanstan sağlığa kadar hemen her alandaki karar süreçlerinin, büyük ölçüde veriye dayalı hale geldiğini ifade etti.
Yılmaz, bu çerçevede, veri merkezlerinin verilerin güvenli bir şekilde işlenmesini ve saklanmasını sağladığını, veriye hızlı ve kesintisiz erişimi mümkün kılan kritik altyapılar haline geldiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Bir ülkenin kendi veri merkezleri ve bulut altyapısı üzerinden verisini işleyebilmesi, veri egemenliğini güçlendirirken, aynı zamanda uluslararası yatırım çekme kapasitesini, bölgesel dijital üs olma potansiyelini ve yerli yapay zeka ekosisteminin geliştirilmesi imkanını da doğrudan etkilemektedir. Bu noktada veri merkezlerinin ülkemize çekilmesi ve yatırımlarını desteklemekteyiz."
Dijital dünyanın sınırları büyürken tehditlerin akıllandığına, daha karmaşık ve hedef odaklı hale geldiğine dikkati çeken Yılmaz, siber uzaydaki bu yeni tehdit dalgasının, sadece veri güvenliğini değil, ekonomik istikrarı, rekabet gücünü ve ulusal egemenliği de doğrudan etkilediğini hatırlattı.
Cevdet Yılmaz, bu kapsamda kurulan Siber Güvenlik Başkanlığının gelecek dönemde çok daha güçlü bir şekilde teşkilatlanmasını beklediklerini kaydederek, "Bu yüzden kararlı, proaktif ve yenilikçi adımlarla, akıllı savunma sistemleri üreten, nitelikli insan kaynağı geliştiren ve dijital altyapılarımızı yıkıcı etkilere karşı dayanıklı hale getiren bir siber güvenlik mimarisini inşa ediyoruz." diye konuştu.
"Bu hamle ülkemizin bölgenin veri üssü konumuna yükselmesine katkı sağlayacaktır"
Bulut teknolojilerinin sunduğu esneklik ve ölçeklenebilirliğin, kimlik doğrulamadan tehdit yönetimine kadar geniş bir alanda güvenlik yaklaşımlarını standardize etme ve yaygınlaştırma potansiyeline sahip olduğuna işaret eden Yılmaz, bu doğrultuda, dijitalleşmeyle birlikte siber dayanıklılığın artırılması ve dijital güvenin kurumsallaşması için güvenli bir bulut ekosisteminin kararlılıkla inşasının büyük bir önem taşıdığını ifade etti.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, şöyle devam etti:
"Böyle bir ortamda Turkcell ile Google Cloud arasında kurulan stratejik ortaklık, Türkiye'nin dijital egemenliğini ve bölgesel konumunu güçlendiren, son derece önemli, kritik bir adım olmuştur. Bu yatırım aynı zamanda, uluslararası yatırımcılar tarafından ekonomimizin gücüne, dayanıklılığına ve yenilikçilik kapasitesine duyulan güveni yansıtmaktadır. Doğrudan uluslararası yatırımlar anlamında da bir stratejimiz var. Bunun da odağında aslında nitelikli yatırımları ülkemize cezbetmek var. Sadece miktarı artırmak değil gelen yatırımların niteliğini artırmak var. İşte ona çok güzel bir örnek bugün konuştuğumuz yatırım.
Ülkemizde 2028-2029 yıllarında hayata geçirilecek ve Türkiye'nin regülasyonlarına tam uyumlu olacak hiper ölçekli bulut bölgesi, yüksek erişilebilirlik, düşük gecikme ve güçlü siber dayanıklılık sunacaktır. Bu hamle ile Türkiye ve Turkcell, Avrupa, Asya ve Orta Doğu arasında dijital köprü rolünü güçlendirecek; ülkemizin bölgenin veri üssü konumuna yükselmesine katkı sağlayacaktır. Turkcell proje kapsamında 1 milyar dolar yatırım yapmayı planlarken, Google Cloud tarafından 2 milyar dolar yatırım yapılacak olması da ülkemiz açısından memnuniyet vericidir. Böylece toplamda 3 milyar dolarlık bir yatırımdan bahsediyoruz. Önemli bir rakam gerçekten, bu diğer yatırımları da tetikleyecek. Bu altyapının oluşmasıyla birlikte, birçok start-up'lar, girişimler buralardan filizlenecek. Dolayısıyla çarpan etkisiyle birlikte çok daha büyük bir yatırımı harekete geçireceğini ifade etmek isterim."
"Google Cloud, Egemen Bulut altyapısını da Turkcell ile birlikte Türkiye'ye getirmektedir"
Bulut altyapısının sağladığı hız ve ölçeklenebilirliğin, girişimcilik ekosistemine de önemli bir avantaj sunduğunu; yazılım geliştiren, yapay zeka tabanlı çözümler üreten, finans, oyun ve siber güvenlik alanlarında faaliyet gösteren girişimlerin hızla büyümesi için güçlü bir zemin oluşturduğunu bildiren Yılmaz, kamu kurumları, bankalar, e-ticaret şirketleri ve üniversitelerin de en güncel teknolojilere mevzuata uygun bir çerçevede erişebileceğini aktardı.
Yılmaz, bu ortaklığın temel sütunlarından birinin de veri güvenliği ve dijital egemenlik olduğunu vurgulayarak, "Google Cloud, veri güvenliğini en üst seviyede tutmak ve Türkiye'deki regülasyonlara uyum sağlamak amacıyla, Egemen Bulut altyapısını da Turkcell ile birlikte Türkiye'ye getirmektedir. Egemen Bulut altyapısının ülkemize taşınmasıyla kurumlar verilerini kendi anahtarlarıyla şifreleyebilecek, regülasyonlara tam uyumlu bir şekilde çalıştırabilecektir. Çok bölgeli mimarinin sağladığı yüksek dayanıklılık, kritik altyapıların siber tehditlere karşı daha dirençli hale gelmesine katkı verecektir." ifadesini kullandı.
Google Cloud Türkiye ve Turkcell'in ortaya koyduğu güçlü ortaklık için teşekkür eden Yılmaz, atılan bu adımın Türkiye'nin teknoloji ekosistemine değerli katkılar sunmasını diledi.