Rusya, doğal gaz ihracatında en büyük müşterisi Avrupa'yı önemli oranda kaybederken, söz konusu sevkiyatları Asya pazarlarına yönlendirilebilmek için milyarlarca dolar yatırıma ve uluslararası ortaklara ihtiyaç duyuyor.
AA muhabirinin, Rusya, Avrupa ve ABD'deki çeşitli kurumlardan derlediği bilgilere göre, dünyanın en büyük doğal gaz ihracatçılarından Rusya, boru hatlarıyla geçen yıl toplam 202 milyar metreküp doğal gaz ihraç etti.
Bunun yüzde 83'ü Avrupa ve Türkiye'ye sevk edilirken, yüzde 13'ü Bağımsız Devletler Topluluğu ülkelerine, yüzde 4'ü ise Çin'e gönderildi. Avrupa'nın geçen yıl ithal ettiği toplam doğal gaz miktarında ise Rusya'nın payı yüzde 40 düzeyindeydi.
Ukrayna'daki savaşın başlamasının ardından ise Rusya'nın boru hatları üzerinden Avrupa'ya doğal gaz sevkiyatları hızla azalmaya başladı.
Avrupa'ya Rus gazı sevkiyatlarında kullanılan ana hatlardan Kuzey Akım boru hattında faaliyetler gerekli bakımların yapılamadığı gerekçesiyle ağustos sonunda dururken, inşaatı tamamlanan Kuzey Akım 2 hattı ise Ukrayna'daki savaş nedeniyle faaliyete alınmamıştı.
Her iki hatta da 26 Eylül'de patlamalar yaşanmış, doğal gaz sızıntıları meydana gelmişti.
Gazprom'un Avrupa'ya doğal gaz sevkiyatında kritik role sahip bir başka boru hattı olan Yamal-Avrupa da artık yaptırımlar nedeniyle atıl duruma düşerken, şirketin, Ukrayna'nın, Sohranovka adlı doğal gaz dağıtım noktasından sevkiyatları da 10 Mayıs'ta durmuştu.
Söz konusu giriş noktasının kapanmasıyla şirketin Ukrayna üzerinden Avrupa'ya gönderdiği doğal gaz miktarı 10 Mayıs'a kıyasla yaklaşık yüzde 50 azaldı.
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, 9 Eylül'de yaptığı açıklamada, Rusya'nın Avrupa doğal gaz ithalatındaki payının yüzde 40'tan yüzde 9'a düştüğünü bildirmişti.
Öte yandan Gazprom'un doğal gaz ihracatı da yılın 9 ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 40 gerileyerek 86,9 milyar metreküpe düştü.
Rusya, pazar payının önemli oranda düştüğü Avrupa'yı başta Çin olmak üzere Asya piyasasına gerçekleştireceği doğal gaz sevkiyatlarıyla telafi etmeyi planlıyor.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 14 Nisan'da gerçekleştirdiği konuşmada, "Enerji kaynaklarının batıya tedariki azalacak. Bu nedenle adım adım ihracatımızı hızla büyüyen güney ve doğu piyasalarına yönlendirmemiz önemli." ifadelerini kullanmıştı.
Doğal gaz ihracatında Avrupa'ya önemli oranda bağımlı durumdaki Rusya'nın Asya'ya yönelik tek ihracat boru hattı Sibirya'nın Gücü ise tam kapasiteye henüz ulaşmadı.
Tam kapasiteye ulaştığında Rusya'dan Çin'e bu hat üzerinden yılda 38 milyar metreküp doğal gaz sevk edilmesi planlanırken, söz konusu hacim savaş öncesinde Avrupa'ya gönderilen yılda ortalama 150 milyar metreküp gazın ancak yüzde 25'ine tekabül edebiliyor.
Gazprom'un Çin'e yönelik planladığı ve Sibirya'nın batısında kalan gaz sahalarından faydalanmak istediği Sibirya'nın Gücü 2 boru hattının ise ancak 2030 faaliyete geçmesi bekleniyor.
Rusya'nın Avrupa'ya yönelik sevkiyatlarını doğudaki ülkelere yönlendirebilmesi için ülkesinin Batı bölgelerindeki doğal gaz altyapısıyla gerekli bağlantıların bulunmaması da bir başka sorun olarak ön plana çıkıyor.
Uzmanlar, Rusya'nın batısında kullanılan sahaların doğu istikametlerine yönlendirilebilmesi için önemli boru hatları yatırımlarının yapılması gerektiğini, bunun için de yine başta Çin olmak üzere uluslararası ortaklara ihtiyaç duyulduğuna işaret ediyor.
Avrupa'daki boru hatlarıyla gaz ihracat piyasasını önemli oranda kaybeden Rusya için sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ihracatı stratejik öneme sahip.
Rusya Federal İstatistik Kurumunun (Rosstat) açıkladığı verilere göre, ülkenin LNG üretimi bu yılın 8 ayında geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 13,5 artarak 21,6 milyon tona çıkarken, ağustostaki üretimi ise bir önceki yıla göre yüzde 59 artarak 2,4 milyon tona yükseldi.
Ülkenin doğusundaki Sahalin-2 ve Sibirya'nın kuzeydoğusundaki Yamal LNG tesisleri Rusya'nın en önemli LNG üretim merkezleri olarak ön plana çıkıyor.
Sahalin-2'de geçen yıl 10,4 milyon ton LNG üretilirken, Yamal LNG'de geçen yıl 20 milyon ton LNG üretildi.
Rus hükümetinin Mart 2021'de onayladığı plana göre, ülkede LNG üretiminin 2035'e kadar yılda 120 ila 140 milyon tona ve küresel pazar payının da yüzde 15 ila 20'ye yükseltilmesi planlanıyor.
Ukrayna savaşından önce Sahalin-2'nin ana ortakları arasında yüzde 50 ile Gazprom, yüzde 27,5 ile Shell, yüzde 12,5 ile Mitsui ve yüzde 10 ile Mitsubishi bulunurken, Shell eylül ayında yaptığı açıklamada projeden çekileceğini duyurmuştu.
Yamal LNG’deki ortaklık yapısı ise yüzde 50,1 ile Novatek, yüzde 20 ile TotalEnergies, yüzde 20 ile CNPC ve yüzde 9,9 Silk Road Fund şeklindeyken, TotalEnergies şirketi de Rusya ile artık ortak projelerde yer almayacaklarını bildirmişti.
Öte yandan, Rusya'da LNG projelerinin geliştirilmesinde önemli rol oynayan ABD enerji saha hizmetİ şirketi Baker Hughes da Rusya'ya yönelik ekipman sevkiyatını durdurma kararı almıştı.
Rusya'daki ekonomistler, Rus LNG sanayisinin yaptırımlar öncesinde önemli oranda Batılı şirketlerin ekipmanlara bağımlı olduğu ve devletin yüksek kaynak ayırmadan bu alanda hızlı bir gelişim göstermesinin düşük ihtimal olduğu görüşünde birleşiyor.
Rusya'nın doğal gazını dış piyasalara ihraç edebilmek için ortaya koyduğu son alternatif ise Türkiye'de bir doğal gaz merkezi kurulmasına yönelikti.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 12 Ekim'de, "Yakıt ve doğal gaz kaynaklarımız için ana rotayı Türkiye üzerinden sağlayarak, Avrupa için Türkiye'de doğal gaz merkezi kurulabilir." ifadesini kullanmıştı.
Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak da AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, yerini TürkAkım'ın aldığı Güney Akım projesinin 4 hat üzerinden yılda 63 milyar metreküp kapasiteyle tasarlandığını ve bu potansiyelin Türkiye üzerinden Avrupa'ya Rus gazı gönderilmesinde kullanılabileceğini söyledi.
AA muhabirinin, Rusya, Avrupa ve ABD'deki çeşitli kurumlardan derlediği bilgilere göre, dünyanın en büyük doğal gaz ihracatçılarından Rusya, boru hatlarıyla geçen yıl toplam 202 milyar metreküp doğal gaz ihraç etti.
Bunun yüzde 83'ü Avrupa ve Türkiye'ye sevk edilirken, yüzde 13'ü Bağımsız Devletler Topluluğu ülkelerine, yüzde 4'ü ise Çin'e gönderildi. Avrupa'nın geçen yıl ithal ettiği toplam doğal gaz miktarında ise Rusya'nın payı yüzde 40 düzeyindeydi.
Ukrayna'daki savaşın başlamasının ardından ise Rusya'nın boru hatları üzerinden Avrupa'ya doğal gaz sevkiyatları hızla azalmaya başladı.
Avrupa'ya Rus gazı sevkiyatlarında kullanılan ana hatlardan Kuzey Akım boru hattında faaliyetler gerekli bakımların yapılamadığı gerekçesiyle ağustos sonunda dururken, inşaatı tamamlanan Kuzey Akım 2 hattı ise Ukrayna'daki savaş nedeniyle faaliyete alınmamıştı.
Her iki hatta da 26 Eylül'de patlamalar yaşanmış, doğal gaz sızıntıları meydana gelmişti.
Gazprom'un Avrupa'ya doğal gaz sevkiyatında kritik role sahip bir başka boru hattı olan Yamal-Avrupa da artık yaptırımlar nedeniyle atıl duruma düşerken, şirketin, Ukrayna'nın, Sohranovka adlı doğal gaz dağıtım noktasından sevkiyatları da 10 Mayıs'ta durmuştu.
Söz konusu giriş noktasının kapanmasıyla şirketin Ukrayna üzerinden Avrupa'ya gönderdiği doğal gaz miktarı 10 Mayıs'a kıyasla yaklaşık yüzde 50 azaldı.
YÜZDE 40'TAN YÜZDE 9'A DÜŞTÜ
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, 9 Eylül'de yaptığı açıklamada, Rusya'nın Avrupa doğal gaz ithalatındaki payının yüzde 40'tan yüzde 9'a düştüğünü bildirmişti.
Öte yandan Gazprom'un doğal gaz ihracatı da yılın 9 ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 40 gerileyerek 86,9 milyar metreküpe düştü.
Rusya'nın ana hedef pazarı Çin
Rusya, pazar payının önemli oranda düştüğü Avrupa'yı başta Çin olmak üzere Asya piyasasına gerçekleştireceği doğal gaz sevkiyatlarıyla telafi etmeyi planlıyor.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 14 Nisan'da gerçekleştirdiği konuşmada, "Enerji kaynaklarının batıya tedariki azalacak. Bu nedenle adım adım ihracatımızı hızla büyüyen güney ve doğu piyasalarına yönlendirmemiz önemli." ifadelerini kullanmıştı.
Doğal gaz ihracatında Avrupa'ya önemli oranda bağımlı durumdaki Rusya'nın Asya'ya yönelik tek ihracat boru hattı Sibirya'nın Gücü ise tam kapasiteye henüz ulaşmadı.
Tam kapasiteye ulaştığında Rusya'dan Çin'e bu hat üzerinden yılda 38 milyar metreküp doğal gaz sevk edilmesi planlanırken, söz konusu hacim savaş öncesinde Avrupa'ya gönderilen yılda ortalama 150 milyar metreküp gazın ancak yüzde 25'ine tekabül edebiliyor.
Gazprom'un Çin'e yönelik planladığı ve Sibirya'nın batısında kalan gaz sahalarından faydalanmak istediği Sibirya'nın Gücü 2 boru hattının ise ancak 2030 faaliyete geçmesi bekleniyor.
Rusya'nın Avrupa'ya yönelik sevkiyatlarını doğudaki ülkelere yönlendirebilmesi için ülkesinin Batı bölgelerindeki doğal gaz altyapısıyla gerekli bağlantıların bulunmaması da bir başka sorun olarak ön plana çıkıyor.
Uzmanlar, Rusya'nın batısında kullanılan sahaların doğu istikametlerine yönlendirilebilmesi için önemli boru hatları yatırımlarının yapılması gerektiğini, bunun için de yine başta Çin olmak üzere uluslararası ortaklara ihtiyaç duyulduğuna işaret ediyor.
LNG'nin stratejik önemi artıyor
Avrupa'daki boru hatlarıyla gaz ihracat piyasasını önemli oranda kaybeden Rusya için sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ihracatı stratejik öneme sahip.
Rusya Federal İstatistik Kurumunun (Rosstat) açıkladığı verilere göre, ülkenin LNG üretimi bu yılın 8 ayında geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 13,5 artarak 21,6 milyon tona çıkarken, ağustostaki üretimi ise bir önceki yıla göre yüzde 59 artarak 2,4 milyon tona yükseldi.
Ülkenin doğusundaki Sahalin-2 ve Sibirya'nın kuzeydoğusundaki Yamal LNG tesisleri Rusya'nın en önemli LNG üretim merkezleri olarak ön plana çıkıyor.
Sahalin-2'de geçen yıl 10,4 milyon ton LNG üretilirken, Yamal LNG'de geçen yıl 20 milyon ton LNG üretildi.
Rus hükümetinin Mart 2021'de onayladığı plana göre, ülkede LNG üretiminin 2035'e kadar yılda 120 ila 140 milyon tona ve küresel pazar payının da yüzde 15 ila 20'ye yükseltilmesi planlanıyor.
Ukrayna savaşından önce Sahalin-2'nin ana ortakları arasında yüzde 50 ile Gazprom, yüzde 27,5 ile Shell, yüzde 12,5 ile Mitsui ve yüzde 10 ile Mitsubishi bulunurken, Shell eylül ayında yaptığı açıklamada projeden çekileceğini duyurmuştu.
Yamal LNG’deki ortaklık yapısı ise yüzde 50,1 ile Novatek, yüzde 20 ile TotalEnergies, yüzde 20 ile CNPC ve yüzde 9,9 Silk Road Fund şeklindeyken, TotalEnergies şirketi de Rusya ile artık ortak projelerde yer almayacaklarını bildirmişti.
Öte yandan, Rusya'da LNG projelerinin geliştirilmesinde önemli rol oynayan ABD enerji saha hizmetİ şirketi Baker Hughes da Rusya'ya yönelik ekipman sevkiyatını durdurma kararı almıştı.
Rusya'daki ekonomistler, Rus LNG sanayisinin yaptırımlar öncesinde önemli oranda Batılı şirketlerin ekipmanlara bağımlı olduğu ve devletin yüksek kaynak ayırmadan bu alanda hızlı bir gelişim göstermesinin düşük ihtimal olduğu görüşünde birleşiyor.
Avrupa'ya sevkiyatlarda Türkiye rotası teklifi
Rusya'nın doğal gazını dış piyasalara ihraç edebilmek için ortaya koyduğu son alternatif ise Türkiye'de bir doğal gaz merkezi kurulmasına yönelikti.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 12 Ekim'de, "Yakıt ve doğal gaz kaynaklarımız için ana rotayı Türkiye üzerinden sağlayarak, Avrupa için Türkiye'de doğal gaz merkezi kurulabilir." ifadesini kullanmıştı.
Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak da AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, yerini TürkAkım'ın aldığı Güney Akım projesinin 4 hat üzerinden yılda 63 milyar metreküp kapasiteyle tasarlandığını ve bu potansiyelin Türkiye üzerinden Avrupa'ya Rus gazı gönderilmesinde kullanılabileceğini söyledi.