USD/TRY
Döviz Çevirici
TRY
USD
EUR
Hesapla

Sonbahar portföyü nasıl olmalı? 14 kurumdan yatırım stratejileri

Piyasalar yaz dönemini geride bırakmaya hazırlanırken, yurt içi-yurt dışı gelişmelerin ve beklentilerin de etkisiyle portföylerde hesaplar değişiyor.


Sonbahar portföyü nasıl olmalı? 14 kurumdan yatırım stratejileri

Biz de sonbahar süreci için portföy önerilerinde öne çıkan yatırım enstrümanlarını ve stratejilerini araştırdık, yatırım araçlarına dair öngörüleri analiz ettik. Geldiğimiz noktada, Borsa İstanbul’daki (BİST) olumlu görünüm ve artan iyimser beklentilerle hissenin portföylerde ağırlığının artırılabileceğine dikkat çeken uzmanlar, bu noktada riski dağıtacak enstrümanlardan bir sepet yapılmasının da önemi üzerinde duruyor. Portföy dağılımlarında hissenin ardından TL mevduat başta olmak üzere sabit getirili ürünlere ve altına ağırlık veriliyor.

Ekonomist’in 31 Ağustos - 13 Eylül 2025 tarihli sayısından

Piyasalar, oldukça hareketli geçen yaz dönemini geride bırakıyor. Yazın sonuna geldiğimiz bu süreçte, yaşanan yurt içi-yurt dışı gelişmelerin ve beklentilerin de etkisiyle, yatırımcılar sonbahar dönemine girerken yatırım kararlarını nasıl vermeleri ve portföylerini ne şekilde oluşturmaları gerektiğini oldukça merak ediyor. Bu noktada, portföyler oluşturulurken yatırımcıların tercihleri üzerinde belirleyici olacak birçok önemli gündem maddesi bulunuyor.

Sonbahar portföyü nasıl olmalı? 14 kurumdan yatırım stratejileri-1

TAKİP EDİLECEK KONU BAŞLIKLARI

Mevcut tabloda; yurt içi odaklı gelişmelere bakıldığında, uygulanan ekonomi programı, enflasyon başta olmak üzere makro verilerin seyri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) faiz indirim döngüsü kapsamında alacağı kararlar ve yabancı yatırımcının TL varlıklara ilgisi gibi gelişmeler yatırımcıların odağında olmaya devam edecek. Mart 2025’te İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla başlayan süreçte artan politik riskler ve CHP’nin 38’inci Olağan Kurultayı’nın iptali istemiyle açılan ve 8 Eylül’e ertelenen dava, piyasaların seyri açısından önem arz ediyor. Yine eylül ayının ilk haftasında kamuoyuyla paylaşılacak olan üç yıllık Orta Vadeli Program da takip edilecek konu başlıkları arasında.

Küresel cephede ise yatırımcıların odaklanması gereken önde gelen başlıklar arasında; ABD Merkez Bankası FED’in faiz kararları, ABD’den gelecek istihdam ve enflasyon verileri, ABD Başkanı Donald Trump’ın dünya ticaret dengeleri ve gümrük tarifeleri konularında atacağı adımlar ve alacağı kararlar ile global büyüme trendleri yer alıyor. Jeopolitik riskler kapsamında ise Ortadoğu ile Rusya-Ukrayna faktörleri de piyasa aktörlerince yakından izlenmeye devam edilecek.

Sonbahar portföyü nasıl olmalı? 14 kurumdan yatırım stratejileri-2

PİYASA RİSKLERİ NELER OLABİLİR?

Söz konusu tüm bu konu başlıklarının, özellikle yılın ilk yarısında hem yurt içi hem küresel piyasaların ciddi testlerden geçmesine neden olduğunu belirten uzmanlar, sonbahar dönemine girilirken olumlu beklentilerin biraz daha ağır bastığına da işaret ediyorlar.

Bu noktada piyasalar açısından risk oluşturabilecek gelişmeler ise ‘başta Ortadoğu’da olmak üzere Rusya-Ukrayna gibi sıcak çatışma içeren jeopolitik risklerin genişleyerek yayılması’ ve ‘ilerleme kaydedilen tarifeler konusunda anlaşmaya varılamaması ve ticaret savaşlarının global ekonomiyi resesyona sokacak şekilde yayılması’ olarak sıralanıyor. Yurt içi cephede ise ‘temmuz ayında faiz indirimlerine başlayan TCMB’nin enflasyonda beklenen gerilemenin gerçekleşmemesi ve beklentilerin belirgin şekilde bozulması ile faiz indirimlerinin kesintiye uğraması’ en temel olası risk olarak gösteriyor.

Sonbahar portföyü nasıl olmalı? 14 kurumdan yatırım stratejileri-3

HİSSE YENİDEN İLK SIRADA

Hem global hem de yurt içi piyasalar açısından gündemin oldukça yoğun olduğu bu kritik sonbahar döneminde, yatırımcılara rehber olabilmesi için uzmanlara 2025 Ekim ayının sonuna kadarki süreçte yatırım araçlarına dair beklentilerini ve bu döneme özel portföy önerilerini sorduk.

14 aracı kurumun portföy dağılımlarının ortalamasına göre; hisse yüzde 45 payla en çok önerilen yatırım aracı konumunda bulunuyor. Onu yüzde 21,1’lik payla TL mevduat takip ediyor. Böylece hisse ve TL mevduat, toplamda portföyün yüzde 66,1’ini oluşturuyor. Bu iki yatırım aracını yüzde 15 ile tahvil-bono ve yüzde 8,9 ile altın takip ediyor.

Faizlerdeki yukarı yönlü hareketle birlikte portföy önerilerinde uzun bir süre TL mevduat hisseyi geçmişti. Geldiğimiz noktada, Borsa İstanbul’daki (BİST) olumlu görünüm ve artan iyimser beklentilerle hissenin portföylerde ağırlığının artırılabileceğine dikkat çekiliyor. Ancak bu noktada uzmanlar, riski dağıtacak enstrümanlardan bir sepet yapılmasının yatırımcılar açısından çok büyük önem arz ettiği, özellikle piyasada oluşabilecek beklenmeyen haber akışlarına karşı portföyün çeşitlendirilerek korunabileceği uyarısında da bulunuyor.

Sonbahar portföyü nasıl olmalı? 14 kurumdan yatırım stratejileri-4

SERHAN YENİGÜN / TACİRLER YATIRIM

‘DENGELİ YATIRIMCI’ PROFİLİ DAĞILIMI

Risk profili açısından ‘dengeli yatırımcı’ tanımına uygun bir portföy dağılımı oluşturan Tacirler Yatırım, en yüksek ağırlığı yüzde 45 ile hisseye verirken, onu yüzde 25 ile TL mevduat ve yüzde 10 ile özel sektör tahvili (ÖST)/fonu izliyor. Dolar, Euro, tahvil-bono ve altın ise yüzde 5’er pay alıyor.

Tacirler Yatırım Araştırma Müdürü Serhan Yenigün, yılın devamı için hisse senedi gibi riskli varlık ağrılığının artırılması ve bu süreçte faiz indirim sürecinden öncelikli olarak fayda sağlayacak şirketler ile finansal performansı güçlü büyük ölçekli şirketlere ağırlık verilmesi gerektiğini ifade ediyor. “İkinci sırada ise halen yüksek seyreden TL bazlı faizler nedeniyle mevduat başta olmak üzere sabit getirili ürünlerin ağırlığı yüksek tutulabilir” diyen Serhan Yenigün’e göre; döviz ve altın ağırlığı ise bu dönemde portföyün beşte biri oranında korunabilir.

Sonbahar portföyü nasıl olmalı? 14 kurumdan yatırım stratejileri-5

ÖZGÜR YURTDAŞSEVEN / GARANTİ BBVA YATIRIM

POTANSİYEL HANGİ ENSTRÜMANLARDA?

Garanti BBVA Yatırım Araştırma ve Yatırım Danışmanlığı Direktörü Özgür Yurtdaşseven, TL varlıklar ve BİST açısından takip ettikleri temayı ‘ülke risk primini yükseltecek global/lokal yeni bir gelişme olmadığı görünümde hem mevcut dezenflasyon süreci fiyatlaması hem de potansiyel FED faiz indirimi beklentilerinin fiyatlanması’ olarak özetlediklerini kaydediyor. “Belirttiğimiz temada gerek TL tahviller gerekse de hisse senedi tarafında potansiyel görüyoruz” diyen Özgür Yurtdaşseven, bununla birlikte takip ettikleri temanın fiyatlanmaya başlandığı haziran ayı sonundan bu yana BİST-100’ün getirisinin yaklaşık yüzde 24’e ulaşmasının kısa vadeli oynaklıkları gündeme getirebileceği görüşünde.

Genel tema içinde portföy ayarlamalarında bu yöndeki eğilimleri dikkate alarak hareket edilmesini öneren Özgür Yurtdaşseven, “Mevcut temanın fiyatlanmasına neden olabilecek gelişmeler gündeme gelmedikçe, olası düzeltmelerde BİST’te ‘alım’ fırsatlarına odaklanmaya devam edeceğiz” diye konuşuyor. Bu kapsamda Garanti BBVA Yatırım, ekim ayının sonuna kadarki süreç için portföy dağılımını; yüzde 45 hisse, yüzde 45 tahvil-bono ve yüzde 10 altın olarak belirlemiş durumda.

Sonbahar portföyü nasıl olmalı? 14 kurumdan yatırım stratejileri-6

“TL MEVDUAT, HALA GÜÇLÜ BİR ALTERNATİF”

ÜNLÜ & Co’nun portföy önerilerinde; hisse yüzde 40, TL mevduat yüzde 30, tahvil-bono yüzde 20 ve altın yüzde 10 seviyelerinde pay alıyor. Hisse senedi piyasası ile ilgili olumlu görüşünü koruyan ve BİST-100’ün 12.000 seviyesinin üzerine doğru hareket etmesini bekleyen ÜNLÜ & Co Araştırma Bölüm Başkanı Erol Danış, bu nedenle bu dönemde portföylerde hisse senedine mutlaka yer verilmesi gerektiğinin altını çiziyor.

Diğer taraftan TCMB faiz indirim sürecinde olsa dahi TL faizlerin hala cazibesini koruduğuna ve enflasyonun üzerinde bir getiri sağladığına da işaret eden Erol Danış’a göre; TL mevduat hala güçlü bir alternatif durumunda. “Ayrıca düşen faiz ortamında tahvil faizlerindeki gerilemenin de devam edeceğini düşünüyoruz. Bu nedenle bu tarafta da bir sermaye kazancı oluşabilir” diyen Erol Danış, dolar kurunun enflasyonun üzerinde artmasını beklemiyor ve portföylerde dolar bulundurmayı önermiyor. Erol Danış, bunun yerine onstaki olası yukarı yönlü hareketlerden faydalanabilmek için portföylerde sınırlı oranda altına yer verilebileceğini de sözlerine ekliyor.

Sonbahar portföyü nasıl olmalı? 14 kurumdan yatırım stratejileri-7

BİST-100, YÖNÜNÜ YUKARI ÇEVİRDİ

Portföy dağılımlarında tablo bu şekildeyken şimdi de yatırım araçlarına dair öngörüleri inceleyelim. BİST-100 Endeksi, Temmuz 2024’te 11.245 ile gördüğü TL bazlı rekor seviyesini, 13 ay sonra yeniledi ve ağustos ayını yeniden 11.000 seviyesinin üzerinde kapatmayı başardı. Politika faizinde indirim sürecinin devreye girmesi, Türk hisse senetleri açısından pozitif yaklaşımı destekleyebilecek en önemli katalizör konumunda. Bu durum da portföy dağılımlarında hissenin ilk sırada yer almasının arkasındaki en temel etken.

Peki, önümüzdeki süreçte BİST’teki yükseliş devam eder mi yoksa ‘soluklanma’ sürecine mi girilir? Sonbahar döneminde, ekim ayı sonu için uzmanların BİST-100’e yönelik beklentileri 11.500 ile 13.000 gibi geniş bir bant aralığına bulunsa da ağırlıklı olarak 12.000-12.500 bandında yoğunlaşılıyor.

Sonbahar portföyü nasıl olmalı? 14 kurumdan yatırım stratejileri-8

“TEMKİNLİ YAKLAŞIMIMIZ SÜRÜYOR”

Temmuz ayında TCMB, piyasa beklentisinin hafif altında kalarak 300 baz puanlık bir faiz indirimi gerçekleştirdi. Bu gelişmenin ardından piyasalarda risk iştahı artarken, Moody’s’in Türkiye’nin kredi notunu bir kademe yükseltmesi ve not görünümünü yatırım yapılabilir seviyenin üç kademe altına taşıyarak S&P ve Fitch ile eşitlemesi, piyasalara destek veren başlıca unsurlar arasında yer aldı. Yatırım Finansman Strateji ve Yatırım Danışmanlığı Müdürlüğü, ikinci çeyrek finansallarının, her ne kadar kârlılık açısından güçlü olmasa da beklentileri karşılamasını ve enflasyon muhasebesi etkilerinin zayıflamasını da piyasaları destekleyen diğer unsurlar olarak sıralıyor.

Bu gelişmelerin BİST-100’ün tarihi zirve seviyelerini test etmesini beraberinde getirdiğine dikkat çeken Yatırım Finansman, “Eylül ayında ise siyasi risklerin ön planda olması beklenirken son yayımlanan Enflasyon Raporu’nun ardından daha temkinli mesajlar veren TCMB’nin eylül ayı Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında da daha ölçülü adımlar atması muhtemel” diyor. Yatırım Finansman Strateji ve Yatırım Danışmanlığı Müdürlüğü, bu bağlamda rüzgâr her ne kadar endeksin arkasından esse de temkinli bir yaklaşımla BİST-100’ün ekim ayının sonuna kadarki dönemde 11.500-12.000 puan bandında hareket etmesini bekliyor.

Sonbahar portföyü nasıl olmalı? 14 kurumdan yatırım stratejileri-9

GÖKHAN USKUAY / DESTEK YATIRIM

“KÂR REALİZASYONLARI OLASI”

BİST’te TCMB’nin faiz indirimi beklentileri ana hikâye olmayı sürdürse de ‘Bu tema, tek başına yükselişin devamı için yeterli mi’ sorusunu da sormak gerekiyor. Destek Yatırım Araştırma Direktörü Gökhan Uskuay’ın bu soruya yanıtı, ‘TCMB’nin olası faiz indirimi beklentileriyle desteklense de bu katalizörün tek başına BİST’teki trendin devamı için yeterli olmayacağı’ yönünde. Gökhan Uskuay, “BİST’teki yükselişin sürdürülebilmesi ve güç kazanabilmesi için, faiz indiriminin yanı sıra risk priminde gerileme, makroekonomik göstergelerde iyileşme, faiz indiriminin finansal tablolara olumlu yansıması ve küresel risk iştahının güçlü seyretmesi de gerekiyor” diyor. Destek Yatırım, ekim ayı sonu için 12.000-12.500 bandına işaret ediyor.

Sonbahar portföyü nasıl olmalı? 14 kurumdan yatırım stratejileri-10

SEDA YALÇINKAYA ÖZER / INTEGRAL YATIRIM

İntegral Yatırım Araştırma Müdürü Seda Yalçınkaya Özer’e göre; ekonomideki toparlanma sürecinin ve enflasyonun dezenflasyon sürecine doğru evrilmesinin devam etmesi, yeni bir risk unsuru oluşmaması ve elbette faiz indirimlerinin gelmesi halinde BİST’te nominal olarak yeni rekor seviyeleri sürpriz olmayacak. “İlerleyen süreçte kritik birkaç gündem maddesi bulunuyor. İlki 15 Eylül’deki CHP davası” diyen Seda Yalçınkaya Özer, yeni bir siyasi risk oluşmasının BİST’te kâr realizasyonunu tetikleyebileceği söyleyerek bunun daha önce de yaşadığını hatırlatıyor.

Bu tarafta yeni bir risk olmaması halinde 12.000 seviyesi ve üzerine doğru kademeli bir yükseliş beklenebileceğini aktaran Seda Yalçınkaya Özer, ancak hızlı ve tek yönlü bir yükselişten ziyade kâr realizasyonlarıyla, desteklerden güç bulan bir endeks hareketi yaşanmasını daha mümkün görüyor.

Sonbahar portföyü nasıl olmalı? 14 kurumdan yatırım stratejileri-11

DR. KUTAY GÖZGÖR / KUVEYT TÜRK YATIRIM

13.000 SEVİYELERİ İÇİN NE GEREKİYOR?

Peki, ekim ayı sonu için BİST-100’de 13.000’lerin test edilmesi mümkün mü? Kuveyt Türk Yatırım Araştırma Direktörü Dr. Kutay Gözgör’e göre, bu seviyeler mümkün olabilir. “BİST-100’de yükselişi destekleyen ana faktörün, TCMB’nin faiz indirim süreci olduğunu görüyoruz ve bunun devam etmesini bekliyoruz” diyen Kutay Gözgör, faiz indirim sürecinin yanı sıra ikinci çeyrek itibarıyla, birçok şirket için bilanço görünümü olarak ‘en kötüsünün geride kaldığı’ kanaatinde. Kutay Gözgör, önümüzdeki çeyreklerde bilanço dönemlerinin BİST-100’ü destekleyeceğini tahmin ediyor.

ENFLASYON RAPORU’NDA ÖNE ÇIKAN NOKTA

TCMB, 14 Ağustos’taki yılın üçüncü Enflasyon Raporu toplantısında, enflasyon tahmin aralıklarını 2025 sonu için orta noktası yüzde 24 olmak üzere yüzde 19-29 aralığından, orta noktası yüzde 27 olmak üzere yüzde 25-29 aralığına revize etti.

Bu toplantının öne çıkan noktası, TCMB’nin ‘bundan böyle enflasyon tahminlerine ilave olarak, taahhüt ve çıpa işlevi görecek ara hedefler açıklamaya başlayacağını ve bu ara hedeflerin olağanüstü gelişmeler olmadığı sürece değiştirilmeyeceği açıklaması’ oldu.

Sonbahar portföyü nasıl olmalı? 14 kurumdan yatırım stratejileri-12

TCMB’NİN MESAJI NASIL OKUNMALI?

Yeni modeli ‘belirlenen hedeflere bağlılık mesajı vermesi açısından olumlu’ olarak değerlendiren Garanti BBVA Yatırım Araştırma ve Yatırım Danışmanlığı Direktörü Özgür Yurtdaşseven, son açıklanan temmuz ayı TÜFE enflasyonunun aylık yüzde 2,06, yıllık enflasyonun yüzde 33,52, piyasa katılımcıları anketinde ağustos için TÜFE beklentisinin ise yüzde 1,69 olduğuna dikkat çekiyor. Veri beklenene paralel gelirse yıllık enflasyonun yüzde 32,50’ye gerileyeceğini kaydeden Özgür Yurtdaşseven, şöyle devam ediyor: “TCMB’nin politika faizi yüzde 43 seviyesinde. Enflasyona yönelik yeni bir risk unsuru ortaya çıkmazsa TCMB’nin eylül ve ekim PPK toplantılarında sırasıyla 300 baz puan ve 200 baz puan faiz indirimi yapmasını, politika faizini yüzde 38’e çekmesini bekliyoruz.”

DOLAR/TL, 41,00’LERİ GÖRDÜ

TCMB’ye ve faiz seviyelerine ilişkin beklentiler bu yöndeyken dolar/TL, kademeli ve kontrolü olarak yükseliş eğilimini sürdürüyor. Ağustos sonu itibarıyla 41,00 seviyelerinde hareket eden dolar/TL, tarihi zirve seviyelerinde işlem görüyor. Ekim ayı sonuna ilişkin dolar kuruyla ilgili tahminler ise ağırlıklı olarak 42,00-44,00 bandında bulunurken 40,00-42,00 bandı da olası görülüyor.

Sonbahar portföyü nasıl olmalı? 14 kurumdan yatırım stratejileri-13

İBRAHİM USUL / TEB YATIRIM

DXY’NİN YÖNÜ, BELİRLEYİCİ OLACAK

TEB Yatırım Araştırma Direktörü İbrahim Usul, ABD Başkanı Trump yönetiminin uygulamaya aldığı gümrük tarifelerinin ABD büyümesini olumsuz etkileyeceğine ilişkin artan endişelerin, FED’den eylülden itibaren faiz indirim beklentileriyle son dönemde Dolar Endeksi’nin (DXY) gerilediğine dikkat çekiyor. Ayrıca Trump yönetiminin, vergi indirimlerinin ABD’nin finansal açığını artıracağına, enflasyona neden olacağına ilişkin endişelerinin de DXY üzerinde baskısının sürdüğü bilgisini veren İbrahim Usul, şu değerlendirmelerde bulunuyor: Dolayısıyla, yılın ilk sekiz ayında olduğu gibi yılın kalan süresinde de DXY’deki hareketlerin gelişmiş ve gelişen ülke kurları üzerinde (dolayısıyla TL üzerinde) önemli ölçüde belirleyici olmaya devam edeceği söylenebilir. Ayrıca yurt içinde enflasyon beklentileri, faizler ve yurt dışından fon akımları da kurlar üzerinde belirleyici olmaya devam edecek. Bu çerçevede, TL’de son aylardaki eğilimin yılın kalan süresinde de korunması beklenebilir. Ekim ayı sonu için dolar/TL’de 40,00-42,00 bandını öngörüyoruz.”

Sonbahar portföyü nasıl olmalı? 14 kurumdan yatırım stratejileri-14

ALTUĞ DAYIOĞLU / REPIE PORTFÖY

REEL DEĞER KAZANIMI SÜRER Mİ?

RePie Portföy Genel Müdürü Altuğ Dayıoğlu, dolar/TL’de kontrollü seyrin devam edeceğini öngörürken bununla birlikte, yurt dışı piyasalarda DXY’nin güçlenmesini ise beklemiyor. Altuğ Dayıoğlu’na göre; Türkiye’nin iyileşen kredi not görünümü ve yurt dışı otoritelerin uygulanan ekonomi politikasına yönelik tutumlarının olumsuz olmayışının yanı sıra dezenflasyon sürecinin devam edeceğine yönelik genel beklenti ve jeopolitik gelişmelerde Türkiye’ye yönelik risk algısında bozulma olmaması, TL’den kaçmaya engel görünüyor. Altuğ Dayıoğlu, ekim ayı sonu için 42,00-44,00 aralığına işaret ediyor.

Sonbahar portföyü nasıl olmalı? 14 kurumdan yatırım stratejileri-15

EROL DANIŞ / ÜNLÜ & CO

ÜNLÜ & Co Araştırma Bölüm Başkanı Erol Danış, TCMB’nin geçtiğimiz aylarda rezervlerdeki erimenin önüne geçmek ve TL’deki istikrarı sağlayabilmek için faiz artırımına gitmekten kaçınmayarak sıkı para politikasına bağlı kalacağı yönünde piyasaya güçlü bir mesaj verdiğine değiniyor. “Bu nedenle dolar/TL’de TCMB’nin kontrolündeki seyrin yılın kalan bölümü ve 2026 yılında da devam etmesini bekliyoruz. Ekim ayı sonu için dolar kuru tahminimiz 42,77 seviyesinde” diyen Erol Danış, 2025 yılında da TL’deki değer kaybının enflasyonun altında kalmasını ve TL’nin reel olarak değer kazanmaya devam etmesini bekliyor.

TCMB PPK’DA NE OLACAK?

Jeopolitik tarafta mevcut durumun kötüleşmemesi, tarifeler konusunda belirsizliklerin ortadan kalkması ve yurt içinde yeni bir şok dalga yaşanmaması durumunda; TCMB’nin gevşeme döngüsüne devam etmesi bekleniyor. Bu kapsamda en yakın iki Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı, 11 Eylül ile 23 Ekim’de gerçekleşecek. Uzmanların büyük bir çoğunluğu, mevcutta yüzde 43 olan politika faizinin, bu iki toplantının ardından ekim ayı sonunda yüzde 37-38 seviyelerine indirileceğini öngörüyor.

RePie Portföy Genel Müdürü Altuğ Dayıoğlu, dezenflasyon sürecinin, kurda ve ithalat fiyatlarında sıçrama olmaması durumunda süreceği görüşünde. Altuğ Dayıoğlu, Ortodoks politikalara paralel kararlarda ısrar edileceği beklentisi altında ekim ayı sonunda politika faizinin yüzde 36-37 civarında olacağını tahmin ediyor.

Sonbahar portföyü nasıl olmalı? 14 kurumdan yatırım stratejileri-16

CEMAL DEMİRTAŞ / ATA YATIRIM

Ata Yatırım Araştırma Genel Müdür Yardımcısı Cemal Demirtaş ise politika faizinin düşüş trendinde olsa da hala yüksek seviyelerde olduğuna işaret ediyor. Ekim ayında politika faizinin yüzde 41 seviyelerine gerilemesini bekleyen Cemal Demirtaş, “Ekim ayında enflasyonun yüzde 31’e düşeceği öngörümüzle birlikte, reel faizin yatırımcıları TL’de tutmak için cazip olmaya devam edeceğini düşünüyoruz” diyor.

Sonbahar portföyü nasıl olmalı? 14 kurumdan yatırım stratejileri-17

HANDE ŞEKERCİ / İŞ PORTFÖY BAŞEKONOMİSTİ
"Tahvil ve hisse senedi ağırlıklı fonlar ile BİST öne çıkabilir"

  • “DOLARDA YIL SONU BEKLENTİMİZ 44,00 TL” Yurt içinde ekonomik aktivitede mevsimsel etkilerden arındırıldığında bir miktar yavaşlama öngörülse de yıllık reel büyüme göreli güçlü bir seyir izliyor. Kredi kartı harcamaları, reel olarak temmuz ve ağustos aylarında tüketimin yılın ilk yarısındaki seyrini koruduğunu gösteriyor. Mart ve nisan aylarında beklenmedik parasal sıkılaşmaya rağmen ekonomik aktivite dirençli kalmayı başardı. TCMB’nin parasal gevşemeye devam edeceğini öngörüyoruz. Buna göre, eylülde politika faizinin yüzde 40’a, ekimde yüzde 37,5’e, aralıkta ise yüzde 35’e inmesini bekliyoruz. Dolar/TL’nin de 2025’i 44,00 seviyesinin biraz üzerinde tamamlayacağını tahmin ediyoruz. 2026 sonu politika faiz beklentimiz ise yüzde 25.
  • “TL VARLIKLAR CAZİBESİNİ KORUYACAK” Yurt içinde öngörülemeyen dalgalanmalar yaşanmadığı sürece, baz senaryomuzda enflasyonun seyri, döviz sepetinde artış ve TL varlıkların kısa vadeli getirileri karşılaştırıldığında TL varlıkların cazibesini koruyacağını düşünüyoruz. Dezenflasyon sürecine bağlı olarak, TL varlıklar içinde mevduat ve kısa vadeli fonlardan tahvil ve hisse senedi ağırlıklı fonlar ile Borsa İstanbul (BİST) öne çıkabilir.
  • “TCMB, REZERV BİRİKİMİNE DEVAM EDİYOR” Yabancı yatırımcılar, son dönemde özellikle haziran ortasındaki jeopolitik risklerin sönümlenmesinin ardından hisse senedi ve tahvil piyasalarına portföy girişi yapıyor. Gerek alınan yan tedbirler ve yabancı yatırımcının fon girişleri gerekse de yurt içi yatırımcının dövize belirgin bir yönelimi olmaması sayesinde, TCMB’nin rezerv birikimine devam ettiğini görüyoruz. Bununla birlikte kısa vadede yatırımcıların siyasi riskleri de yakından takip edeceğini düşünüyoruz.

ALTINA İLİŞKİN SENARYOLAR NASIL BİR TABLOYA İŞARET EDİYOR?

Yatırımcıların yakından takip ettiği ve son dönemde yaşanan hızlı fiyat hareketleriyle de dikkat çeken değerli metal altın, bu yıl da gözde yatırım araçlarının başında geliyor. 2.000 dolardan başladığı 2024’ü 2.600 dolardan kapatan ons altın, 2025’in ilk yarısında rekor üzerine rekor kırarak tarihi zirvesi olan 3.500 doları test etti. Hem ons altındaki yukarı yönlü trendin hem de dolar/TL’deki yükselişin etkisiyle gram altın da bu yıl içinde 4.500 TL’ye çok yaklaştı.

Bu süreçte jeopolitik kaygılar, büyük merkez bankalarının alımları, ABD Başkanı Trump tarifelerinin ticaret savaşlarını tetikleyeceği endişeleriyle altına olan ilginin sürdüğü gözleniyor. Son dönemde ise altın fiyatlarının; hızlı yükselişin ardından soluklanma isteğinin ve özellikle ABD ve FED merkezli yoğun haber akışlarının etkisiyle kâr satışlarıyla karşılaştığı görülüyor. FED’e ilişkin sıklıkla değişen faiz indirim olasılıkları yakın dönemde volatilite yaratma riski taşısa da orta-uzun vadeli görünümde altına ilişkin pozitif görüşler korunuyor.

Sonbahar portföyü nasıl olmalı? 14 kurumdan yatırım stratejileri-18

ANA UNSUR FED OLACAK

Uzmanların ekim ayının sonu için tahminlerinde ons altında 3.200-3.400 dolar bandı ile 3.400-3.600 dolar bandı ağırlık kazanmış durumda. Gram altın tarafında da 4.400-4.600 TL öne çıkıyor.

İnfo Yatırım Genel Müdürü Tarkan Akgül, jeopolitik gerginliklerle birlikte güvenli limanlara olan geçişlerin hızlandığını ancak bu süreçte altın için takip edilecek ana konu başlığının FED’in para politikası olacağını kaydediyor. FED’in faiz indimi sinyalleri vermesi ile altın tarafında yukarı yönlü hareketler görülürken bu durumun devam etmesinin altın tarafındaki potansiyeli artırabileceği analizini yapan Tarkan Akgül’e göre; ekim ayı sonunda ons altın 3.400-3.600 dolar, gram altın ise 4.400-4.600 TL aralığında yer alabilir, altın için kötü senaryo ise FED’in sıkı duruşu olabilir.

Garanti BBVA Yatırım Araştırma ve Yatırım Danışmanlığı Direktörü Özgür Yurtdaşseven, vadeli kontratlarına göre FED’in bu yıl sonuna kadar iki adet 25 baz puan yani toplam 50 baz puan faiz indirimi yapmasının fiyatlandığını aktarıyor. FED’in şahin üyelerinden birinin istifası ve yerine ABD Başkanı Trump’ın daha güvercin bir ismi atama ihtimali de gündemde. Özgür Yurtdaşseven, “Dolayısıyla bu olasılık, FED’den yıl sonuna kadar beklenen faiz indirim miktarını biraz artırabilir. FED faiz indirim olasılığının artabileceği beklentimizden hareketle, ons altında ekim sonuna kadar 3.400-3.450 dolar bandının görülebileceğini düşünüyoruz” diyor.

Sonbahar portföyü nasıl olmalı? 14 kurumdan yatırım stratejileri-19

GÜMÜŞ MÜ, ALTIN MI?

Trive Yatırım Araştırma Uzmanı Mehmet Özdemir, ons altında yatay fiyatlamanın bir süre daha devam edeceğini tahmin ediyor. “Yeni yıla çok hızlı başlayan ve birçok hisse senedi piyasasını geride bırakan altının performansı yeni risklerin çıkmadığı bir küresel ortamda sınırlı kalabilir” diyen Mehmet Özdemir’e göre; tarifelerde müzakere süreçleriyle birlikte korkulan oranların görülmediği, küresel büyüme tahminlerinin yukarı yönlü revize edilmeye devam edildiği ortamda aynı zamanda endüstriyel bir metal olan gümüş ön plana çıkabilir. Mehmet Özdemir, bu noktada belirsizliklerin ve oynaklığın yüksek olduğu küresel dinamikler açısından altın fiyatlarının portföylerde sigorta görevi görmeye devam edebileceğine de dikkat çekiyor.

0

EKONOMİST YENİ SAYI
Ekonomist Dergisini takip etmek için abone olun.
ABONE OL