Uçak pencereleri neden kare değil oval olur? İşte bu tercihin tarihsel öyküsü...
1 COMET'İN ÖYKÜSÜ

Bir İngiliz şirket tarafından üretilen ilk ticari jet yolcu uçağı olan De Havilland Comet, 1952 yılında hizmete girdi. Bu uçak, yolculara daha hızlı ve konforlu bir seyahat vaat ediyordu. Jet motorlu motorlar kullandığı için seleflerinden çok daha hızlıydı. Hizmete girdiği ilk yılda 30.000'den fazla yolcu taşıdı. Yaklaşık 30.000 ft (yaklaşık 9.900 metre) yükseklikte uçabiliyordu.
2 PENCERELERİ KAREYDİ

Comet'in en dikkat çekici özelliklerinden biri de kare şeklindeki pencereleriydi. O dönemde uçaklar daha alçak irtifalarda uçtuğu için bu bir sorun teşkil etmiyordu. Ancak Comet, kabin basıncının daha yüksek olduğu irtifalarda uçuyordu.
1954'te, 56 yolcu ve mürettebatın hayatını kaybetmesine yol açan iki ölümcül kaza yaşandı. Her iki uçak da havada parçalandı. Kazaların nedenini bulmak için geniş çaplı bir soruşturma başlatıldı.
Bir soruşturma ekibi kuruldu ve bu kazaların nedenini bulma görevi Farnborough’daki Royal Aircraft Establishment’a verildi.
3 KAZALARIN NEDENİ BULUNDU

Araştırma birçok olasılığı değerlendirdi ve sonunda kazaların nedeni bulundu.
Soruşturma ekibine göre kazaların nedeni yorgunluktan kaynaklanan basınç kabini yapısal arızası olarak belirlendi.
Yapılan detaylı incelemelerde, kazaların önemli bir sebebinin kare pencerelerin köşeleri olduğu anlaşıldı. Kare şeklinin keskin köşeleri, uçak gövdesinin basınç altında sürekli olarak genişleyip büzülmesiyle aşırı gerilime maruz kalıyordu. Bu durum, zamanla metallerin yorulmasına ve pencere köşelerinde mikro çatlaklar oluşmasına neden oluyordu.
Bu trajik kazalardan çıkarılan ders, havacılık mühendisliğinde bir dönüm noktası oldu. Mühendisler, bu olayın ardından uçak gövdesindeki gerilimi en aza indirmek için farklı bir pencere şekli arayışına girdiler. Oval veya dairesel şeklin gerilimi daha eşit bir şekilde dağıttığı ve keskin köşelerin oluşturduğu stresi ortadan kaldırdığı keşfedildi. Yuvarlak hatlar, basınç altında daha dirençliydi.
4 DEĞİŞEN TEK ŞEY ŞEKİL OLMADI

Havacılık Bakım Teknisyeni Okulu North Central Instute bu konuda şu yorumu yapıyor:
"Uçak pencerelerinin zamanla değişen tek özelliği şekli değil. Yapım şekilleri de değişti. Öncelikle, uçaklarda gördüğünüz pencereler aslında camdan değil, akrilikten yapılmıştır. Bu, camdan daha dayanıklı bir malzemedir.
Ayrıca, her uçak penceresinde üç katman bulunur. En dıştaki katman, uçağın dışına uygulanan basınca dayanabilmesi için en kalındır. Hemen altında da yine kalın bir katman daha vardır. Eğer bir uçak penceresinden dışarı baktıysanız, bu katmanda küçük bir delik olduğunu fark etmişsinizdir. Bu delik, dış ve iç basınçların dengelenmesine yardımcı olmak içindir. En içteki katman ise uçağın yalnızca iç basıncına dayanması gerektiği için en ince olanıdır".