2015’i kayıplarla kapatmaya hazırlanan Borsa İstanbul’da, FED’in faiz artışının ardından yeni yıl hesapları yapılmaya başladı. Belirsizliklerin kalkmasıyla yeni yılda BİST’in daha iyi bir performans göstermesi beklenirken, portföylerde hisse tarafının artırılması öneriliyor. Bu bağlamda da temettü verimi yüksek, yatırımını tamamlamış ve döviz fazlası olan şirketlere dikkat çekiliyor.
MUSTAFA GÜNDOĞDU
mgundogdu@ ekonomist.com.tr
2015 yılını önümüzdeki hafta tamamlıyoruz. Oldukça hareketli ve hararetli bir yıl olarak hafızalara kazınan 2015 yılı, Borsa İstanbul için çok parlak geçmedi. Siyasi belirsizlik, yüksek döviz ve Çin kaynaklı haberlerin etkisiyle ‘ayı piyasası’ görünümüne geçen Borsa İstanbul (BİST), yılın son haftalarına kadar bu etkiyi üzerinden atamadı. Geçen hafta ise herkesin gözü ABD’nin merkez bankası olan FED’in üzerindeydi. Yedi yıl sonra faizi 25 baz puan artıran FED’in ardından doların bir miktar gevşediğine, Borsa İstanbul’un ise trendini yukarı çevirdiğine şahit olduk. Bunun en büyük nedeni, piyasaların uzun bir zamandır FED’in faiz artışı yapacağını fiyatlaması… Dolayısıyla uzun zamandır beklenen artışın gerçekleşmesiyle piyasalar da yönünü belirlemeye başladı. Bu bağlamda biz de Ekonomist olarak, 2016 yılında yatırımcıların yönelebileceği sektör ve hisseleri ele aldık. Uzmanlar özellikle döviz yükümlülüğü olmayan ve güçlü temettü verimli şirketleri önerirken, Bileşik Endeks’in bankacılık hisseleriyle yükselişe geçebileceği vurgusunu yapıyor.
2016’DA NE OLUR?
Yaşanan birçok negatif gelişmeye karşın 2015 yılında BİST-100’ün 70.000’in altında kalıcı olmak istemediği görüldü. Gedik Yatırım Araştırma Uzman Yardımcısı Ali Erkan Tanacıoğlu, bunun temelde iki nedeni olduğunu belirtiyor. Tanacıoğlu, yavaş da olsa büyüyen bir ekonomi ve artan nominal GSYİH ile borsanın tarihsel çarpanlara göre dip seviyelere yaklaşmış olmasına dikkat çekiyor. Ali Erkan Tanacıoğlu, “2016 yılında bu gerekçeleri değiştirecek önemli bir kırılma beklemiyoruz. Bu nedenle de 2016 yılında BİST tarafında 2015 yılının bir tekrarının yaşanacağını düşünüyoruz. Yine 2016 yılında şirket kârlılıklarına yönelik beklentilerimiz, bu çarpanların endeksi çok daha aşağı götürme olasılığının düştüğünü gösteriyor” diyor. Tanacıoğlu, bu nedenle BİST-100’de 2016 için dip seviyeler olarak 65.000 civarını referans aldıklarını söylüyor. Gedik Yatırım’ın öngördüğü üst bant tahmininde ise 92.000’ler söz konusu.
BANKALAR YÜKSELTİR
BİST için 2016 yılının umut vadettiğini dile getiren ALB Forex Araştırma Uzmanı Eda Önder Öztürk ise gelecek yıl endeksteki yükselişe bankacılık endeksinin öncülük edeceğini belirtiyor. 2015 yılında yüzde 22 oranında değer kaybeden BİST Bankacılık Endeksi’nin yatırımcılara cazip iskonto sunduğunu hatırlatan Öztürk, “Bununla birlikte 2016 yılında Avrupa’da görülen toparlanma eşliğinde, ülke genelinde ihracatta iyileşme beklentimize paralel olarak sanayi sektöründe yer alan hisselerin de portföylerde bulunması faydalı olabilir” diyor. ALB Forex’e göre sanayi sektöründe yer alan şirketler arasında yapılacak seçimlerde ise dikkatli olunması gerekiyor. Yatırım yapılacak şirketin bir hikayesinin olmasının (temettü verimi, kapasite kullanım oranlarında artış, yeni yatırımların devreye alınması vb.) göz önünde bulundurulması öneriliyor.
ALB Forex:
2016 yılında portföylerde yer alacak hisse ağırlıkları artırılabilir. Hisse ağırlıkları yüzde 35- 40 aralığı olabilir. Portföyün yüzde 25 gibi önemli bir kısmı ise mevduat ve sabit getirili menkul kıymetlerde değerlendirilebilir.
Destek Menkul Değerler:
2016 yılında yüzde 20 nakit, yüzde 10 altın, yüzde 20 döviz, yüzde 50 hisse senedi şeklinde bir portföy denenebilir. TL’deki kazanımların da devam etmesiyle döviz cephesinde düşüşler görülebilir.
Gedik Yatırım:
2016’ya başlarken portföylerde yüzde 50 civarında mevduat eşdeğeri ürün (özel sektör tahvilleri), yüzde 35 civarı hisse senedi, yüzde 10 civarı dolar ve yüzde 5 de değerli metaller (gümüş tercih sebebi) bulundurulabilir.
Venbey Yatırım:
2016’ya girilirken düzenli temettü ödemesi yapan, döviz yükümlülüğü yüksek olmayan hisselere ağırlık verilebilir. Riskten korunmak adına yatırımlar risk içermeyen yatırım araçlarında da (yatırım fonları gibi) değerlendirilebilir.
ÖNERİLEN DOKUZ HİSSE
1- Tüpraş: Türkiye tarihinin en yüksek meblağlı yatırımını tamamlayan şirket, güçlü mali yapısıyla ön plana çıkıyor.
2- Ford Otosan: Avrupa’ya ihracatını artıran Türk otomotiv sektörü, 2016 için dikkat çekiyor. Şirket, temettü verimiyle de fark yaratıyor.
3- Türk Traktör: Yeni fabrikasıyla kapasitesini güçlendiren şirket, yüksek temettü verimiyle de tercih edilebilir.
4- Enka İnşaat: Döviz fazlası ve kuvvetli mali yapısıyla, her dönemde olduğu gibi 2016’da da öneriliyor.
5- Ülker Gıda: 2016’da kur gideri yazması beklenmeyen şirketin, marjlarında da iyileşme olması bekleniyor.
6- Bolu Çimento: Marmara Bölgesi’nde üretim yapan şirket, yeni projelerden olumlu etkileniyor.
7- Pegasus: Düşük petrolden olumlu etkilenen Pegasus, hedge yoluyla da yüksek kura karşı pozisyon alıyor.
8- TAV Havalimanları: Gelirleri yoğunluklu olarak Euro cinsinden olan şirket yüksek Euro’dan olumlu etkilenirken, temettü verimiyle de dikkat çekiyor.
9- T. Şişecam: Rusya gerginliğinden etkilense de güçlü mali yapısı ve operasyonel büyümesiyle yatırımcılara öneriliyor.
2016 KATALİZÖRLERİ
FED’in faiz kararı 2015 yılında genel seçim sonuçlarıyla beraber en çok merak edilen katalizörlerin başındaydı. Venbey Yatırım Araştırma Müdürü Barış Ürkün, 2016 yılında ise yatırımcıların artık FED’den ziyade yurtiçi ekonomik ve siyasi gelişmelerin ne yönde şekilleneceğine odaklanmaları gerektiğini söylüyor. Ürkün, yaklaşık 2,5 yıl süren FED faiz artırım beklentisiyle oluşan belirsizliğin artık sona erdiğini anlatıyor. Bundan sonraki süreçte FED faizleri artırmaya devam ettikçe ABD’ye doğru doların geri dönüşü de hızlanacak. Bu bakımdan yurtiçinde hükümetin açıkladığı reform paketinin başarıyla uygulanmasının önemine dikkat çeken Barış Ürkün, “Yine Rusya ve sınır komşusu ülkelerle olan sorunların çözüme kavuşturulması, yerli ve yabancı yatırımcıların yurtiçi piyasalara duyacağı güven bakımından daha önemli katalizörler olacaktır” diyor. Ürkün, 2016 yılında enflasyonu düşürmeye odaklı politikaların gündemde olacağını da ifade ediyor.
ÖNE ÇIKACAK SEKTÖRLER
Uzmanların yatırımcılara hisse seçiminde ön plana çıkarmayı önerdiği sektörlerin başında yine bankacılık geliyor. Eylül ayı itibariyle geçen yılın sonuna göre bankacılık sektörünün aktif büyüklüğü yüzde 20,1, krediler de yüzde 19,5 arttı. Destek Menkul Değerler Araştırma Uzmanı Emre Özgüven, siyasi belirsizlikler ve dış piyasadaki çalkantılarla düşüşler gözlemlenen bankacılık sektöründe ekonomik reformlar öncülüğünde tekrar toparlanma olabileceğini söylüyor. Emre Özgüven, buna ek olarak otomotiv sektörüne de dikkat çekiyor. Çünkü en büyük ihracat pazarımız olan Avrupa’da otomobil pazarının 11 ayda yüzde 8,6 büyümesi, otomotiv sektörünü öne çıkarıyor. Ayrıca konut sektörüne de dikkat çeken Özgüven, “Türkiye'de önümüzdeki 12 ay içinde konut fiyatlarında yükseliş beklentisi 10 puan artışla yüzde 82 olurken, Türkiye’nin bu oran ile konut fiyatı artışlarının en çok beklendiği ülke konumunda olduğunu belirtmek gerekiyor” diyor. Özgüven, çimento, beyaz eşya ve bilişim sektörünün de uzun vadede fırsatlar sunduğunu kaydediyor.
MUSTAFA GÜNDOĞDU
mgundogdu@ ekonomist.com.tr
2015 yılını önümüzdeki hafta tamamlıyoruz. Oldukça hareketli ve hararetli bir yıl olarak hafızalara kazınan 2015 yılı, Borsa İstanbul için çok parlak geçmedi. Siyasi belirsizlik, yüksek döviz ve Çin kaynaklı haberlerin etkisiyle ‘ayı piyasası’ görünümüne geçen Borsa İstanbul (BİST), yılın son haftalarına kadar bu etkiyi üzerinden atamadı. Geçen hafta ise herkesin gözü ABD’nin merkez bankası olan FED’in üzerindeydi. Yedi yıl sonra faizi 25 baz puan artıran FED’in ardından doların bir miktar gevşediğine, Borsa İstanbul’un ise trendini yukarı çevirdiğine şahit olduk. Bunun en büyük nedeni, piyasaların uzun bir zamandır FED’in faiz artışı yapacağını fiyatlaması… Dolayısıyla uzun zamandır beklenen artışın gerçekleşmesiyle piyasalar da yönünü belirlemeye başladı. Bu bağlamda biz de Ekonomist olarak, 2016 yılında yatırımcıların yönelebileceği sektör ve hisseleri ele aldık. Uzmanlar özellikle döviz yükümlülüğü olmayan ve güçlü temettü verimli şirketleri önerirken, Bileşik Endeks’in bankacılık hisseleriyle yükselişe geçebileceği vurgusunu yapıyor.
2016’DA NE OLUR?
Yaşanan birçok negatif gelişmeye karşın 2015 yılında BİST-100’ün 70.000’in altında kalıcı olmak istemediği görüldü. Gedik Yatırım Araştırma Uzman Yardımcısı Ali Erkan Tanacıoğlu, bunun temelde iki nedeni olduğunu belirtiyor. Tanacıoğlu, yavaş da olsa büyüyen bir ekonomi ve artan nominal GSYİH ile borsanın tarihsel çarpanlara göre dip seviyelere yaklaşmış olmasına dikkat çekiyor. Ali Erkan Tanacıoğlu, “2016 yılında bu gerekçeleri değiştirecek önemli bir kırılma beklemiyoruz. Bu nedenle de 2016 yılında BİST tarafında 2015 yılının bir tekrarının yaşanacağını düşünüyoruz. Yine 2016 yılında şirket kârlılıklarına yönelik beklentilerimiz, bu çarpanların endeksi çok daha aşağı götürme olasılığının düştüğünü gösteriyor” diyor. Tanacıoğlu, bu nedenle BİST-100’de 2016 için dip seviyeler olarak 65.000 civarını referans aldıklarını söylüyor. Gedik Yatırım’ın öngördüğü üst bant tahmininde ise 92.000’ler söz konusu.
BANKALAR YÜKSELTİR
BİST için 2016 yılının umut vadettiğini dile getiren ALB Forex Araştırma Uzmanı Eda Önder Öztürk ise gelecek yıl endeksteki yükselişe bankacılık endeksinin öncülük edeceğini belirtiyor. 2015 yılında yüzde 22 oranında değer kaybeden BİST Bankacılık Endeksi’nin yatırımcılara cazip iskonto sunduğunu hatırlatan Öztürk, “Bununla birlikte 2016 yılında Avrupa’da görülen toparlanma eşliğinde, ülke genelinde ihracatta iyileşme beklentimize paralel olarak sanayi sektöründe yer alan hisselerin de portföylerde bulunması faydalı olabilir” diyor. ALB Forex’e göre sanayi sektöründe yer alan şirketler arasında yapılacak seçimlerde ise dikkatli olunması gerekiyor. Yatırım yapılacak şirketin bir hikayesinin olmasının (temettü verimi, kapasite kullanım oranlarında artış, yeni yatırımların devreye alınması vb.) göz önünde bulundurulması öneriliyor.
ALB Forex:
2016 yılında portföylerde yer alacak hisse ağırlıkları artırılabilir. Hisse ağırlıkları yüzde 35- 40 aralığı olabilir. Portföyün yüzde 25 gibi önemli bir kısmı ise mevduat ve sabit getirili menkul kıymetlerde değerlendirilebilir.
Destek Menkul Değerler:
2016 yılında yüzde 20 nakit, yüzde 10 altın, yüzde 20 döviz, yüzde 50 hisse senedi şeklinde bir portföy denenebilir. TL’deki kazanımların da devam etmesiyle döviz cephesinde düşüşler görülebilir.
Gedik Yatırım:
2016’ya başlarken portföylerde yüzde 50 civarında mevduat eşdeğeri ürün (özel sektör tahvilleri), yüzde 35 civarı hisse senedi, yüzde 10 civarı dolar ve yüzde 5 de değerli metaller (gümüş tercih sebebi) bulundurulabilir.
Venbey Yatırım:
2016’ya girilirken düzenli temettü ödemesi yapan, döviz yükümlülüğü yüksek olmayan hisselere ağırlık verilebilir. Riskten korunmak adına yatırımlar risk içermeyen yatırım araçlarında da (yatırım fonları gibi) değerlendirilebilir.
ÖNERİLEN DOKUZ HİSSE
1- Tüpraş: Türkiye tarihinin en yüksek meblağlı yatırımını tamamlayan şirket, güçlü mali yapısıyla ön plana çıkıyor.
2- Ford Otosan: Avrupa’ya ihracatını artıran Türk otomotiv sektörü, 2016 için dikkat çekiyor. Şirket, temettü verimiyle de fark yaratıyor.
3- Türk Traktör: Yeni fabrikasıyla kapasitesini güçlendiren şirket, yüksek temettü verimiyle de tercih edilebilir.
4- Enka İnşaat: Döviz fazlası ve kuvvetli mali yapısıyla, her dönemde olduğu gibi 2016’da da öneriliyor.
5- Ülker Gıda: 2016’da kur gideri yazması beklenmeyen şirketin, marjlarında da iyileşme olması bekleniyor.
6- Bolu Çimento: Marmara Bölgesi’nde üretim yapan şirket, yeni projelerden olumlu etkileniyor.
7- Pegasus: Düşük petrolden olumlu etkilenen Pegasus, hedge yoluyla da yüksek kura karşı pozisyon alıyor.
8- TAV Havalimanları: Gelirleri yoğunluklu olarak Euro cinsinden olan şirket yüksek Euro’dan olumlu etkilenirken, temettü verimiyle de dikkat çekiyor.
9- T. Şişecam: Rusya gerginliğinden etkilense de güçlü mali yapısı ve operasyonel büyümesiyle yatırımcılara öneriliyor.
2016 KATALİZÖRLERİ
FED’in faiz kararı 2015 yılında genel seçim sonuçlarıyla beraber en çok merak edilen katalizörlerin başındaydı. Venbey Yatırım Araştırma Müdürü Barış Ürkün, 2016 yılında ise yatırımcıların artık FED’den ziyade yurtiçi ekonomik ve siyasi gelişmelerin ne yönde şekilleneceğine odaklanmaları gerektiğini söylüyor. Ürkün, yaklaşık 2,5 yıl süren FED faiz artırım beklentisiyle oluşan belirsizliğin artık sona erdiğini anlatıyor. Bundan sonraki süreçte FED faizleri artırmaya devam ettikçe ABD’ye doğru doların geri dönüşü de hızlanacak. Bu bakımdan yurtiçinde hükümetin açıkladığı reform paketinin başarıyla uygulanmasının önemine dikkat çeken Barış Ürkün, “Yine Rusya ve sınır komşusu ülkelerle olan sorunların çözüme kavuşturulması, yerli ve yabancı yatırımcıların yurtiçi piyasalara duyacağı güven bakımından daha önemli katalizörler olacaktır” diyor. Ürkün, 2016 yılında enflasyonu düşürmeye odaklı politikaların gündemde olacağını da ifade ediyor.
ÖNE ÇIKACAK SEKTÖRLER
Uzmanların yatırımcılara hisse seçiminde ön plana çıkarmayı önerdiği sektörlerin başında yine bankacılık geliyor. Eylül ayı itibariyle geçen yılın sonuna göre bankacılık sektörünün aktif büyüklüğü yüzde 20,1, krediler de yüzde 19,5 arttı. Destek Menkul Değerler Araştırma Uzmanı Emre Özgüven, siyasi belirsizlikler ve dış piyasadaki çalkantılarla düşüşler gözlemlenen bankacılık sektöründe ekonomik reformlar öncülüğünde tekrar toparlanma olabileceğini söylüyor. Emre Özgüven, buna ek olarak otomotiv sektörüne de dikkat çekiyor. Çünkü en büyük ihracat pazarımız olan Avrupa’da otomobil pazarının 11 ayda yüzde 8,6 büyümesi, otomotiv sektörünü öne çıkarıyor. Ayrıca konut sektörüne de dikkat çeken Özgüven, “Türkiye'de önümüzdeki 12 ay içinde konut fiyatlarında yükseliş beklentisi 10 puan artışla yüzde 82 olurken, Türkiye’nin bu oran ile konut fiyatı artışlarının en çok beklendiği ülke konumunda olduğunu belirtmek gerekiyor” diyor. Özgüven, çimento, beyaz eşya ve bilişim sektörünün de uzun vadede fırsatlar sunduğunu kaydediyor.