Abdi İbrahim, İsviçreli OM Pharma'ya en büyük ikinci hissedar olarak ortak oldu. Şirketin yüzde 28.5 hissesi için 4.2 milyar TL ödendi. Abdi İbrahim böylece Avrupalı bir ilaç firmasıyla stratejik ortaklık kuran ilk ve tek Türk ilaç şirketi olarak tarihe geçti.
OM Pharma’yı satın alan İsviçreli ortak girişim grubunun tek yabancı ortağı olan Abdi İbrahim’in Yönetim Kurulu Başkanı Nezih Barut; ‘’Üç kuşaktır Türk ilaç sanayine hizmet veren bir ailenin temsilcisi olarak yalnız Abdi İbrahim için değil ülkem ve sektörüm adına da bir hayali gerçekleştirmenin gururunu yaşıyorum. Türk sanayi yalnız ilaçta değil, her alanda gelişmiş insan kaynağı, üretim tecrübesi ve girişimci potansiyeliyle dünyada fark yaratabilecek güce sahip. Uluslararası alanda etkili bir ilaç şirketi olma hedefimize, ilacın anavatanında köklü bir ilaç şirketine stratejik ortak olarak daha da yakınlaştık’’ dedi.
Abdi İbrahim, solunum yolları ve üriner sistem alanında ilaçlar geliştiren ve İsviçre’nin önde gelen biyoteknolojik ilaç şirketlerinden birisi olan OM Pharma’yı İsviçreli bir ortak girişim grubu ile satın aldı. Toplam 500 milyon İsviçre Frankı (yaklaşık 4,2 milyar TL) bedelle satın alınan OM Pharma’nın yüzde 28,5 hissesi, işlem sonrası Abdi İbrahim’in oldu. Temelleri 1937 yılında atılan ve merkezi Cenevre’de yer alan OM Pharma’nın ürettiği biyoteknolojik ilaçlar, Avrupa ülkelerinden Latin Amerika’ya, Çin’den Rusya’ya kadar geniş bir coğrafyada ve 65 ülkede satılıyor.
Abdi İbrahim Yönetim Kurulu Başkanı Nezih Barut’un OM Pharma Yönetim Kurulu’nda yer alacağı bu ortaklık kapsamında, OM Pharma’nın stratejik ortağı olarak şirketin portföyündeki bazı kimyasal ilaçların tüm dünyaya üretiminin bundan böyle Abdi İbrahim tesislerinde gerçekleştirilmesi planlanıyor. 18 Eylül 2020 tarihinde resmiyet kazanan ortaklıkla, OM Pharma, önümüzdeki dönemde biyoteknolojik ilaçların Ar-Ge’sine ve klinik çalışmalara 250 milyon İsviçre Frank’ı (yaklaşık 2,1 milyar TL) tutarında bir harcama yapacak.
İsviçre ile eş zamanlı olarak ortaklık anlaşmasını kamuoyuna duyuran Abdi İbrahim Yönetim Kurulu Başkanı Nezih Barut, Abdi İbrahim’in kurulduğu günden bu yana yerli ve milli karakterini koruduğunu ve her zaman uluslararası alanda söz sahibi olma hedefiyle hareket ettiğini söyledi.
Bu ortaklık anlaşmasının, Türk ilaç sanayi için bir ilk olduğunu ifade eden Nezih Barut, “Dünyanın ve ülkemizin geçtiği zorlu pandemi döneminde yerli ilaç sanayinin stratejik önemi daha da iyi anlaşıldı. Biz 18 yıldır Türkiye’de pazar liderliğimizi korurken, hedefimizi daima yüksek tuttuk. Dünyanın en büyük 100 ilaç şirketi arasına giren ilk Türk şirketi olduk. Türkiye’nin ve Avrupa’nın en modern ilaç tesislerinden birisini yaptık. AbdiBio ile Türkiye’de biyoteknoloji alanında öncü olduk. Kazakistan’da, Cezayir’de üretim tesislerimizi açtık. Amerika’da yeni molekül geliştirmek için start-up yatırımı yaptık. Avrupa’da ve ABD’de satın alma fırsatlarını hep odağımızda tuttuk. Çünkü bunu ülkemiz ilaç sanayi için bir liderlik misyonu olarak gördük. Bu ortaklık anlaşmasıyla, Türk ilaç şirketlerinin global oyuncular tarafından satın alınması trendini ilk defa tersine çeviriyor ve dünya ilaç sanayinin merkezlerinden biri olan ve ilaç devlerine ev sahipliği yapan İsviçre’de faaliyet gösteren köklü bir biyoteknoloji şirketinin ortağı oluyoruz. Pandeminin yarattığı endişe ve belirsizlik ortamında bu girişimimizin Türk ilaç sektörüne moral ve motivasyon vereceğine inanıyorum. Bu ortaklık, Abdi İbrahim’in nesillerdir sahiplendiği cesaret, tutku ve sorumluluk anlayışının kuvvetli bir yansımasıdır’’ dedi.
Üç kuşaktır Türk ilaç sanayine hizmet veren bir ailenin temsilcisi olarak yalnız Abdi İbrahim için değil ülke ve sektör adına da bir hayali gerçekleştirmenin gururunu yaşadığını vurgulayan Nezih Barut, Abdi İbrahim’in OM Pharma ile 1996 yılından bu yana ticari ilişki içinde olduğunu, uzun yıllar boyunca firmanın ilaçlarının bir kısmının Abdi İbrahim tesislerinde üretildiğini söyledi. Nezih Barut, ‘’Türk sanayii yalnız ilaçta değil, her alanda gelişmiş insan kaynağı, üretim tecrübesi ve girişimci potansiyeliyle dünyada fark yaratabilecek güce sahip. Bu ortaklığın kurulmasında, birçok global ilaç firması ile uzun yıllardır devam eden güven odaklı işbirliklerimiz, dünya standartlarındaki üretim tesislerimizin mükemmelliği, yetişmiş insan kaynağımız, Ar-Ge’ye yaptığımız yatırımlar, yenilikçi bakış açımız ve ilaçta büyüme kararlılığımız etkili oldu’’ dedi.
Ortaklıkla birlikte Abdi İbrahim’in OM Pharma ile sinerji içinde pek çok yeni proje yürüteceğini belirten Nezih Barut, OM Pharma’nın kimyasal ilaç portföyündeki bazı ürünleri tüm dünya için Esenyurt’taki tesislerde üretmeyi planladıklarını ifade etti. Üretilen ürünlerin dünya pazarlarına ihraç edileceğini vurgulayan Nezih Barut, ortaklığın özellikle Abdi İbrahim’in henüz bulunmadığı yeni pazarlara erişimini mümkün kılacağını açıkladı. Nezih Barut, ‘’Ortaklığımız, Latin Amerika, Çin ve ABD ilaç pazarları başta olmak üzere, özellikle biyoteknolojik ürünlerimizle yeni pazarlara açılma hedefimizde bize hız kazandıracak. OM Pharma’nın bu pazarlarda sahip olduğu tecrübesinden yararlanma imkanımız olacak. Aynı şekilde, OM Pharma da bizim çok etkin olduğumuz, ancak bugüne kadar bulunmadığı Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerine bizim üzerimizden ulaşacak. Bunun yanı sıra güçlenen global şirket kimliğimizle, nitelikli insan kaynağımız için yurtdışında yeni kariyer imkanları oluşacak. Benzer şekilde ülke olarak bilhassa biyoteknoloji alanındaki uzmanlık ve know-how açığımızı da bu sinerjinin sunduğu imkanlarla kapatma fırsatımız olacak’’ dedi.
Ortaklıkta Abdi İbrahim’in en önemli motivasyonlarından birinin biyoteknoloji olduğunu vurgulayan Nezih Barut, ‘’Biz ilaç sektöründe asıl lokomotifin biyoteknoloji olduğunu uzun yıllardır ısrarla yineliyor ve ülke olarak bu treni kaçırmamalıyız uyarısında bulunuyoruz. Biyoteknolojik ilaç üretim tesisimiz AbdiBio ile söylemimizi destekleyen önemli bir yatırımı da hayata geçirdik. Şimdi, OM Pharma’nın yeni döneminde 250 milyon İsviçre Frank (yaklaşık 2,1 milyar TL) gibi ciddi bir Ar-Ge bütçesini biyoteknolojik ilaç geliştirmek ve klinik çalışmalar için ayırıyoruz. Bu da büyüme ve de şirketin değerini stratejimizi destekleyen ve bizi son derece heyecanlandıran bir gelişme’’ dedi.
OM Pharma’yı satın alan İsviçreli ortak girişim grubunun tek yabancı ortağı olan Abdi İbrahim’in Yönetim Kurulu Başkanı Nezih Barut; ‘’Üç kuşaktır Türk ilaç sanayine hizmet veren bir ailenin temsilcisi olarak yalnız Abdi İbrahim için değil ülkem ve sektörüm adına da bir hayali gerçekleştirmenin gururunu yaşıyorum. Türk sanayi yalnız ilaçta değil, her alanda gelişmiş insan kaynağı, üretim tecrübesi ve girişimci potansiyeliyle dünyada fark yaratabilecek güce sahip. Uluslararası alanda etkili bir ilaç şirketi olma hedefimize, ilacın anavatanında köklü bir ilaç şirketine stratejik ortak olarak daha da yakınlaştık’’ dedi.
Abdi İbrahim, solunum yolları ve üriner sistem alanında ilaçlar geliştiren ve İsviçre’nin önde gelen biyoteknolojik ilaç şirketlerinden birisi olan OM Pharma’yı İsviçreli bir ortak girişim grubu ile satın aldı. Toplam 500 milyon İsviçre Frankı (yaklaşık 4,2 milyar TL) bedelle satın alınan OM Pharma’nın yüzde 28,5 hissesi, işlem sonrası Abdi İbrahim’in oldu. Temelleri 1937 yılında atılan ve merkezi Cenevre’de yer alan OM Pharma’nın ürettiği biyoteknolojik ilaçlar, Avrupa ülkelerinden Latin Amerika’ya, Çin’den Rusya’ya kadar geniş bir coğrafyada ve 65 ülkede satılıyor.
Abdi İbrahim Yönetim Kurulu Başkanı Nezih Barut’un OM Pharma Yönetim Kurulu’nda yer alacağı bu ortaklık kapsamında, OM Pharma’nın stratejik ortağı olarak şirketin portföyündeki bazı kimyasal ilaçların tüm dünyaya üretiminin bundan böyle Abdi İbrahim tesislerinde gerçekleştirilmesi planlanıyor. 18 Eylül 2020 tarihinde resmiyet kazanan ortaklıkla, OM Pharma, önümüzdeki dönemde biyoteknolojik ilaçların Ar-Ge’sine ve klinik çalışmalara 250 milyon İsviçre Frank’ı (yaklaşık 2,1 milyar TL) tutarında bir harcama yapacak.
İsviçre ile eş zamanlı olarak ortaklık anlaşmasını kamuoyuna duyuran Abdi İbrahim Yönetim Kurulu Başkanı Nezih Barut, Abdi İbrahim’in kurulduğu günden bu yana yerli ve milli karakterini koruduğunu ve her zaman uluslararası alanda söz sahibi olma hedefiyle hareket ettiğini söyledi.
Bu ortaklık anlaşmasının, Türk ilaç sanayi için bir ilk olduğunu ifade eden Nezih Barut, “Dünyanın ve ülkemizin geçtiği zorlu pandemi döneminde yerli ilaç sanayinin stratejik önemi daha da iyi anlaşıldı. Biz 18 yıldır Türkiye’de pazar liderliğimizi korurken, hedefimizi daima yüksek tuttuk. Dünyanın en büyük 100 ilaç şirketi arasına giren ilk Türk şirketi olduk. Türkiye’nin ve Avrupa’nın en modern ilaç tesislerinden birisini yaptık. AbdiBio ile Türkiye’de biyoteknoloji alanında öncü olduk. Kazakistan’da, Cezayir’de üretim tesislerimizi açtık. Amerika’da yeni molekül geliştirmek için start-up yatırımı yaptık. Avrupa’da ve ABD’de satın alma fırsatlarını hep odağımızda tuttuk. Çünkü bunu ülkemiz ilaç sanayi için bir liderlik misyonu olarak gördük. Bu ortaklık anlaşmasıyla, Türk ilaç şirketlerinin global oyuncular tarafından satın alınması trendini ilk defa tersine çeviriyor ve dünya ilaç sanayinin merkezlerinden biri olan ve ilaç devlerine ev sahipliği yapan İsviçre’de faaliyet gösteren köklü bir biyoteknoloji şirketinin ortağı oluyoruz. Pandeminin yarattığı endişe ve belirsizlik ortamında bu girişimimizin Türk ilaç sektörüne moral ve motivasyon vereceğine inanıyorum. Bu ortaklık, Abdi İbrahim’in nesillerdir sahiplendiği cesaret, tutku ve sorumluluk anlayışının kuvvetli bir yansımasıdır’’ dedi.
"Ülke ve sektör adına bir hayali gerçekleştirmenin gururunu yaşıyoruz"
Üç kuşaktır Türk ilaç sanayine hizmet veren bir ailenin temsilcisi olarak yalnız Abdi İbrahim için değil ülke ve sektör adına da bir hayali gerçekleştirmenin gururunu yaşadığını vurgulayan Nezih Barut, Abdi İbrahim’in OM Pharma ile 1996 yılından bu yana ticari ilişki içinde olduğunu, uzun yıllar boyunca firmanın ilaçlarının bir kısmının Abdi İbrahim tesislerinde üretildiğini söyledi. Nezih Barut, ‘’Türk sanayii yalnız ilaçta değil, her alanda gelişmiş insan kaynağı, üretim tecrübesi ve girişimci potansiyeliyle dünyada fark yaratabilecek güce sahip. Bu ortaklığın kurulmasında, birçok global ilaç firması ile uzun yıllardır devam eden güven odaklı işbirliklerimiz, dünya standartlarındaki üretim tesislerimizin mükemmelliği, yetişmiş insan kaynağımız, Ar-Ge’ye yaptığımız yatırımlar, yenilikçi bakış açımız ve ilaçta büyüme kararlılığımız etkili oldu’’ dedi.
"Çin ve ABD gibi yeni pazarlara erişimimiz hızlanacak"
Ortaklıkla birlikte Abdi İbrahim’in OM Pharma ile sinerji içinde pek çok yeni proje yürüteceğini belirten Nezih Barut, OM Pharma’nın kimyasal ilaç portföyündeki bazı ürünleri tüm dünya için Esenyurt’taki tesislerde üretmeyi planladıklarını ifade etti. Üretilen ürünlerin dünya pazarlarına ihraç edileceğini vurgulayan Nezih Barut, ortaklığın özellikle Abdi İbrahim’in henüz bulunmadığı yeni pazarlara erişimini mümkün kılacağını açıkladı. Nezih Barut, ‘’Ortaklığımız, Latin Amerika, Çin ve ABD ilaç pazarları başta olmak üzere, özellikle biyoteknolojik ürünlerimizle yeni pazarlara açılma hedefimizde bize hız kazandıracak. OM Pharma’nın bu pazarlarda sahip olduğu tecrübesinden yararlanma imkanımız olacak. Aynı şekilde, OM Pharma da bizim çok etkin olduğumuz, ancak bugüne kadar bulunmadığı Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerine bizim üzerimizden ulaşacak. Bunun yanı sıra güçlenen global şirket kimliğimizle, nitelikli insan kaynağımız için yurtdışında yeni kariyer imkanları oluşacak. Benzer şekilde ülke olarak bilhassa biyoteknoloji alanındaki uzmanlık ve know-how açığımızı da bu sinerjinin sunduğu imkanlarla kapatma fırsatımız olacak’’ dedi.
"Biyoteknolojik ilaçlar geliştirmek için 250 milyon İsviçre Frankı ayırdık"
Ortaklıkta Abdi İbrahim’in en önemli motivasyonlarından birinin biyoteknoloji olduğunu vurgulayan Nezih Barut, ‘’Biz ilaç sektöründe asıl lokomotifin biyoteknoloji olduğunu uzun yıllardır ısrarla yineliyor ve ülke olarak bu treni kaçırmamalıyız uyarısında bulunuyoruz. Biyoteknolojik ilaç üretim tesisimiz AbdiBio ile söylemimizi destekleyen önemli bir yatırımı da hayata geçirdik. Şimdi, OM Pharma’nın yeni döneminde 250 milyon İsviçre Frank (yaklaşık 2,1 milyar TL) gibi ciddi bir Ar-Ge bütçesini biyoteknolojik ilaç geliştirmek ve klinik çalışmalar için ayırıyoruz. Bu da büyüme ve de şirketin değerini stratejimizi destekleyen ve bizi son derece heyecanlandıran bir gelişme’’ dedi.