Türkiye ekonomisi için 2018’in özellikle ikinci yarısı hayli zorlu geçti. Önce seçim sürecine girilmesi, ardından ABD ile gerilen ilişkiler ve dolar kurunda 7,24 TL seviyelerinin görülmesi, piyasa dinamiklerini hayli bozdu.
Şirketlerden ardı ardına konkordato haberleri gelmeye başladı. Kesin veri olmamakla birlikte bin civarında şirketin bu yola başvurduğu yönünde haberler çıktı. Ekonomist Dergisi olarak 14 Ekim’de yayınlanan sayımızda finansal borçların yapılandırılması konusunu kapak haberimize taşıdık.
Bu haberde şirketlerin konkordato ilan etmek yerine alacaklı bankalarla açık iletişim içinde olmaları gerektiği tavsiyelerine yer verdik. Zaten Türkiye Bankalar Birliği de (TBB) bankalarla ekim ayında bir çerçeve anlaşması imzaladı ve şirketlere çözüm yolları konusunda yardımcı olunması adına çalışmalara başladı.
Bu hafta içinde konuştuğumuz orta ölçekli bir şirketin genel müdürü, konkordato kararı aldıran ve sonrasında bankalarla yeniden masaya oturarak borçlarını yapılandıran 50 civarında şirket olduğunu söyledi. Aslında “Konkordato talebini geri çekiyorum” bilgisini paylaşan iki şirket var.
Bunlardan biri Gilan Mücevherat, diğeri de DokuzSekiz Müzik Yapım. Yaptığımız araştırma, sayının bu şirketlerle sınırlı olmadığını gösteriyor. Şirket ismi konusunda her zamanki gibi bilgiler kıt.
Bir bankanın genel müdürü, “Aslında konkordato sürecinde olan çok fazla şirket var ve bunların bir kısmı bankalarla masaya oturarak borçlarını yeniden yapılandırma ve konkordato sürecinden çıkma potansiyeline sahip” dedi.
Bankacılık sektörünün sadece batık kredilerde değil, risk izlemede olan şirket kredilerinde de önemli yapılandırma çalışmalarına imza attığını da sözlerine ekledi.
Büyük sermayeli bir bankanın genel müdür yardımcısı ise konkordato ilan eden şirketlerin hızında bir yavaşlama olduğuna dikkat çekti.
Ancak yeniden yapılandırma ile konkordato sürecinden çıkma konusunda, “Bir U dönüşünden bahsetmek şimdilik zor. Konkordato ilan eden şirketlerin sayısı düşünüldüğünde, bu şirketlerde yeniden yapılandırma konusunda sadece bir kıpırdanma olduğunu söyleyebiliriz” diye de ekledi.
Yeniden yapılandırma çalışmalarını olumlu olarak değerlendiren yabancı sermayeli bir bankanın genel müdürü ise “Konkordato her zaman ilan eden firmanın lehine çalışmıyor, hatta genellikle hiç çalışmıyor.
Şirketler bunu anladıklarında dönüp bankalar ile anlaşıyorlar. Aksi halde piyasa kredileri kesiliyor ve bu da onları öldürüyor” dedi.
Şirketlerden ardı ardına konkordato haberleri gelmeye başladı. Kesin veri olmamakla birlikte bin civarında şirketin bu yola başvurduğu yönünde haberler çıktı. Ekonomist Dergisi olarak 14 Ekim’de yayınlanan sayımızda finansal borçların yapılandırılması konusunu kapak haberimize taşıdık.
Bu haberde şirketlerin konkordato ilan etmek yerine alacaklı bankalarla açık iletişim içinde olmaları gerektiği tavsiyelerine yer verdik. Zaten Türkiye Bankalar Birliği de (TBB) bankalarla ekim ayında bir çerçeve anlaşması imzaladı ve şirketlere çözüm yolları konusunda yardımcı olunması adına çalışmalara başladı.
Bu hafta içinde konuştuğumuz orta ölçekli bir şirketin genel müdürü, konkordato kararı aldıran ve sonrasında bankalarla yeniden masaya oturarak borçlarını yapılandıran 50 civarında şirket olduğunu söyledi. Aslında “Konkordato talebini geri çekiyorum” bilgisini paylaşan iki şirket var.
Bunlardan biri Gilan Mücevherat, diğeri de DokuzSekiz Müzik Yapım. Yaptığımız araştırma, sayının bu şirketlerle sınırlı olmadığını gösteriyor. Şirket ismi konusunda her zamanki gibi bilgiler kıt.
Bir bankanın genel müdürü, “Aslında konkordato sürecinde olan çok fazla şirket var ve bunların bir kısmı bankalarla masaya oturarak borçlarını yeniden yapılandırma ve konkordato sürecinden çıkma potansiyeline sahip” dedi.
Bankacılık sektörünün sadece batık kredilerde değil, risk izlemede olan şirket kredilerinde de önemli yapılandırma çalışmalarına imza attığını da sözlerine ekledi.
Büyük sermayeli bir bankanın genel müdür yardımcısı ise konkordato ilan eden şirketlerin hızında bir yavaşlama olduğuna dikkat çekti.
Ancak yeniden yapılandırma ile konkordato sürecinden çıkma konusunda, “Bir U dönüşünden bahsetmek şimdilik zor. Konkordato ilan eden şirketlerin sayısı düşünüldüğünde, bu şirketlerde yeniden yapılandırma konusunda sadece bir kıpırdanma olduğunu söyleyebiliriz” diye de ekledi.
Yeniden yapılandırma çalışmalarını olumlu olarak değerlendiren yabancı sermayeli bir bankanın genel müdürü ise “Konkordato her zaman ilan eden firmanın lehine çalışmıyor, hatta genellikle hiç çalışmıyor.
Şirketler bunu anladıklarında dönüp bankalar ile anlaşıyorlar. Aksi halde piyasa kredileri kesiliyor ve bu da onları öldürüyor” dedi.
