DOLAR
34,95
0,17%
DOLAR
EURO
36,76
0,37%
EURO
GRAM ALTIN
2976,55
-0,98%
GRAM ALTIN
BIST 100
10125,46
0,66%
BIST 100
USD/TRY
Döviz Çevirici
TRY
USD
EUR
Hesapla

Savunma Sanayiinde Yeni Cephe: Pandemi!

27 Ekim 2022 | 15:34
Savunma Sanayiinde Yeni Cephe: Pandemi!
Çin'de başlayan ve tüm dünyayı etkisi alan Covid-19 pandemisi, sadece sağlığı değil ekonomiyi de derinden etkiliyor, iş yapış biçimlerini şekillendiriyor.
ÖZLEM BAY YILMAZ
[email protected]

Savunma Sanayii Başkanlığı’nın önderliğinde ‘yerlilik ve millilik hareketi’ ile 2000’li yılların başından itibaren büyük bir atağa geçen savunma sanayiinin de odağında artık pandemi var.

Çünkü Covid-19 pandemisi, biyogüvenlik konusunu ön plana çıkarıyor. Türkiye’de savunma sanayi liderleri, pandemi sürecinde ve pandemi sonrası dönemde sektörün yol haritasını ve yeni güvenlik parametrelerine yönelik çözümleri ele almak üzere 20 Mayıs’ta STM ThinkTech Online Paneli’nde bir araya geldi.

Moderatörlüğünü gazeteci Hakan Çelik’in üstlendiği “Covid-19 Süreci ve Sonrasında Türkiye’de ve Dünyada Savunma Sanayii“ konulu panelde, T.C. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, ASELSAN Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Prof. Dr. Haluk Görgün, TUSAŞ Genel Müdürü Prof. Dr. Temel Kotil, SETA Güvenlik Araştırmaları Direktörü ve Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Yeşiltaş ve STM Genel Müdürü Murat İkinci görüşlerini paylaştı. Panel, Covid-19 salgını sonrasında savunma sanayii alanında yeni güvenlik anlayışına ışık tuttu.

20 YILDA BÜYÜK YÜKSELİŞ

Haberimizde panelden çıkan mesajları paylaşacağız. Ancak öncelikle savunma sanayiinin son 20 yılda gösterdiği performanstan bahsetmek istiyoruz. Yerlilik ve millilik hareketi, T.C. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı'nın öncülüğünde 2000'li yıllardan itibaren büyük gelişim gösterdi.

Bu çerçevede, 2002 yılında 1 milyar dolar olan savunma ve havacılık cirosu bugün 9 milyar dolara yaklaştı. 2002 yılında yalnızca 248 milyon dolar olan savunma ve havacılık ihracatı 2019 yılında 2,7 milyar doları geçti. Aynı yıllarda firma sayısı 56'dan bin 500'e yaklaşırken, yürütülmekte olan 66 savunma projesi ise bugün 10 katın üzerinde artarak 700'ü buldu.

18 yıl önce yaklaşık 5,5 milyar dolar bütçeli savunma projeleri yürütülürken, gelinen noktada 60 milyar dolarlık proje hacmine ulaşıldı. İhale süreci devam eden projeler de göz önüne alındığında 75 milyar doların üzerinde büyüklüğe ulaşılacağı öngörülüyor.

Bu süre zarfında AR-GE'ye ayrılan kaynak da katlanarak arttı. 2002 yılında neredeyse yok düzeyinde olan AR-GE harcaması bugün 1,5 milyar dolar civarında. Dünyanın en büyük savunma şirketleri listesinde artık beş Türk firması bulunuyor. Bugün, savunma sanayimiz; büyük ana yüklenicilerimiz, tedarikçilerimiz, araştırma kuruluşlarımız, üniversitelerimiz ile bir bütün olarak hareket ediyor ve özgün ürünler geliştirerek ihracat başarıları gösteriyor.

SEKTÖR BULUŞMASI

İşte Türkiye'nin son yıllarda yıldızı parlayan savunma sanayiinin odağında son dönemde pandemi var. Çünkü sadece bir sağlık sorunu olarak değil, aynı zamanda toplum, güvenlik, ekonomi, kültür ve siyaset ekseninde küresel çapta bir sorun olan Covid-19 pandemisi, biyogüvenlik konusunu savunma sektörünün odağına yerleştirdi. Ortaya çıkan yeni güvenlik parametreleriyle savunma sanayiinin kapsamı da genişliyor.

Yukarıda da ifade ettiğimiz üzere, Türkiye'de savunma sanayii liderleri, pandemi sürecinde ve pandemi sonrası dönemde sektörün yol haritasını ve yeni güvenlik parametrelerine yönelik çözümlerini ele almak üzere 20 Mayıs'ta STM ThinkTech Online Paneli'nde bir araya geldi.

YENİ GÜVENLİK PARAMETRELERİ

Pandeminin ülke savunmasının sağlıktan enerjiye çok daha geniş kapsamlı parametrelere bağlı olduğunu gösterdiğini söyleyen T.C. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, savunma sanayiinin bilginin teknoloji ve mühendislikle üretime dönüştüğü bir alan olduğuna vurgu yaptı. Pandeminin savunma kapsamının çok daha başka başlıklarla genişletilmesi gerektiğini gösterdiğinin de altını çizdi.

Demir, "Bugün bütün dünya pandemi ile saldırı altında. Artık savunma başlığı altında bir ülkenin altyapısı, tıp teknolojisi, kimyasal, biyolojik, nükleer alanlardaki dayanıklılığı, iletişim sistemi, siber güvenliği, enerji politikaları, enerji hatları gibi birçok parametreyi konuşuyoruz. Ülkelerin güvenlikleri artık bu parametrelerin herhangi birindeki yetersizlikle tehdit altında olabilir" dedi.

Bu nedenle savunma başlığı altında teknolojik kabiliyetleri, örneğin sağlık sektörüne yönelik yerli ve milli solunum cihazı, MR görüntüleme sistemleri gibi çözümleri üretmek için de kullandığımızı dile getiren İsmail Demir, şöyle devam etti: "Savunmanın geleceğine yönelik planlarımızda odağımız, savunma sanayiinde bilgi birikimimizi, teknolojimizi ve nitelikli insan kaynağımızı yeni güvenlik parametrelerinde de dünya çapında söz sahibi olacak
üretimler yapmak için değerlendirmek olacak. Pandemi ile birlikte pek çok firmamız sağlık ürünleri konusunda faaliyetlerini hızlandırdı. 'Çoklu kullanım' alanında olumlu adımlar atıldı."

Sektörün hedeflerinin değişmediğini ve planlanan projelerin aksama olmadan sürdüğünü dile getiren İsmail Demir, "Yıl sonunda sektörümüzün ciro hedefinin değişmeyeceğini düşünüyoruz. Projelerimiz devam ediyor. Sözleşmeye bağlanmış projelerimizde herhangi bir iptal ya da erteleme söz konusu değil" dedi.

ORTAK MİLLİ AMAÇLAR

Panelde konuşan ASELSAN Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Prof. Dr. Haluk Görgün ise yılın ilk döneminin şirketleri açısından olumlu ve verimli geçtiğini, gelirlerinin yüzde 50'lere varan oranlarda arttığını söyledi. Pandemi sürecinde ortak milli amaçta birden fazla şirketin beraber çalışmasının değerinin ve öneminin anlaşıldığını belirten Görgün, kritik altyapıların ayakta kalmasını sağlayacak uygulamaların, kritik malzeme ve ekipmanın öneminin de bir kez daha hatırlandığına değindi.

Görgün "Salgın, kendi kendine yetebilen, üretim, tasarım, teknolojik altyapı, bakım ve onarım sistematiği olmayan şirketlerin faaliyetlerine devam edemeyeceğini ortaya koydu. Büyük ve öncü sanayi kuruluşlarının esnek ve hızlı tasarım-üretim altyapısına sahip olması ve bu yeteneği gerektiğinde hızla devreye sokabilmesi büyük önem kazandı" dedi.

FARKLI İŞ MODELLERİ

Panelistlerden TUSAŞ Genel Müdürü Prof. Dr. Temel Kotil, 2019 yılında dolar olarak yüzde 43 oranında büyüdüklerini, bu yılki hedeflerinin dolar bazındayüzde 23 büyüme olduğunu söyledi. Covid-19 salgınında yaşananların tüm sektörlerde farklı iş modellerinin konuşulduğu bir yapıya evrildiğini belirten Kotil, yerli ve milli olarak geliştirdikleri önemli projelere ve üretim faaliyetlerine, aldıkları tedbirlerle devam ettiklerini dile getirdi.

Temek Kotil, "Ülkemizin en büyük projesi, dünyanın ise sayılı teknolojilerinden beşinci nesil savaş uçağımızın geliştirmesine ara vermeden devam ediyoruz. Taahhüt ettiğimiz zamanda projelerimizi teslim etmek adına planladığımız tüm işçilik saatlerinde geriye düşmemek için geniş önlemlerimiz ile çalışmalarımızı sürdürüyoruz" diye ekledi.

YENİ DÜNYA DÜZENİ

SETA Güvenlik Araştırmaları Direktörü ve Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Yeşiltaş, krizin uluslararası siyasetin uzun zamandır temel konularından biri olan "dünya düzeni" tartışmalarını yeniden alevlendirdiğine dikkat çekti. Daha çok katmanlı ve kutuplu bir dünya düzeninin doğmakta olduğunu düşünen Yeşiltaş, şunları anlattı: "Bazıları salgının Çin liderliğinde yeni bir dünya düzeni ortaya çıkaracağını tahmin ederken, diğerleri ABD'nin liderliğinin yok olmasını tetikleyeceğini ileri sürüyor.

Salgının küreselleşmeyi sona erdireceğini söyleyenlerin yanı sıra küresel işbirliği adına yeni bir dönemi başlatacağını umanlar da var. Ayrıca, salgının küresel ölçekte milliyetçiliği güçlendireceği, küresel ticaret ağlarını zayıflatacağı ve çeşitli ülkelerde rejim değişikliklerine yol açacağı tahmin ediliyor."

Murat Yeşiltaş, korona sonrası dünyada Türkiye'yi yeniden konumlandırmak için kapsamlı bir stratejik vizyona, bu vizyonu hayata geçirecek araçların güçlendirilmesine ve bu vizyonu hayata geçirecek kapsamlı bir yol haritasına ihtiyaç olduğunu da vurguladı.

MURAT İKİNCİ / STM GENEL MÜDÜRÜ

"SAVUNMA SANAYİNDE YENİ GÜVENLİK İHTİYAÇLARI ARTIYOR"

BÜTÜNLEŞİK KONSEPT
Salgın bize küresel sorunların üstesinden gelebilmek için savunma sanayinde daha geniş bir perspektifte yerli ve milli çözümler üretmenin önemini gösterdi. Bundan sonraki aşamada özellikle eğitim, sağlık, enerji, ekonomi ve siber güvenlik alanlarında bütünleşik ve merkezi bir savunma konseptinden söz etmek gerekecek. Savunma sanayimizin geliştirmiş olduğu alt yapımız, insan kaynağımız, teknolojimiz ve bunların getirdiği tüm artılardan diğer sektörlerimizin de faydalanma gerekliliği ortaya çıkıyor.

MÜHENDİSLİK KABİLİYETİ
Görüntü işleme, derin öğrenme, yapay zeka gibi konulardaki tecrübemizi COVID-19 sürecinde MR görüntülerine yansıttık ve yüzde 80'nin üzerinde doğru sonuç veren yöntem geliştirerek tespit ettik. Görüntü işleme, büyük veri analizi, derin öğrenme teknolojilerimiz hali hazırda kamuoyunda kamikaze drone olarak bilinen ve TSK envanterinde de yer alan KARGU'larımızda da yer alıyor.

YENİ ÇALIŞMALAR
Sağlık sektörüne yönelik olarak birkaç yıl önce yapay zeka, siber güvenlik ve büyük veri uygulamalarıyla çalışmalara başlamıştık. Bundan sonraki süreçte COVID-19 gibi salgınlar karşısında hem sağlık personelimizi korumak hem de onların yetersiz kaldığı durumlarda yapay zekaya dayalı asistanların tedaviyi sürdürmelerine yönelik çözümler oluşturmak, şu anda STM'nin gündeminde yer alan başlıca konular arasında yer alıyor.

Bundan sonraki süreçte biyogüvenlik anlamında pek çok tehlike olacak. Bunları öngörmek mümkün değil. Dünyada biyogüvenlik alanında kat edilecek çok fazla mesafe var. Bu anlamda kendi mühendislerimiz, teknolojimiz ve firmalarımızla hareket edebilmek ve problemlere çözüm oluşturabilmek Türkiye açısından büyük avantaj olacak.

TESLİMATLAR SÜRÜYOR
Öte yandan salgın sürecinde önlemlerimizi alarak projelerimize hızla devam ediyoruz. Türkiye'nin gururu MİLGEM Projesi'nin devamı niteliğinde olan yine sınıfının ilk gemisi olarak inşa edilecek olan MİLGEM-5 "İ" Sınıfı Fırkateyn Projesi'nde ana yüklenici olarak sorumluluk aldık.

Hali hazırda TSK envanterinde yer alan Otonom Döner Kanatlı Vurucu İHA çözümümüz KARGU'ların teslimatlarına da partiler halinde devam ediyoruz. Her geçen gün etkisini tüm sektörlerde artırarak hissettiren siber güvenlik konusunda ise siber tehdit istihbaratından karar desteğe uzanan bütüncül çalışmalarımızı hız kesmeden sürdürüyoruz.
YERLİ VE MİLLİ ÇÖZÜMLERLE SEKTÖRÜ BÜYÜTÜYOR

KRİTİK MİLLİ GÖREVLER
STM, Türkiye'nin ulusal güvenliği için yüksek teknoloji gerektiren alanlarda T.C. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetleri'ne; proje yönetimi, sistem mühendisliği, teknoloji transferi, teknik ve lojistik destek ile danışmanlık hizmetleri sağlamak amacıyla Savunma Sanayi İcra Komitesi (SSİK) kararıyla 1991 yılında kuruldu.

STM bugün, Türk savunma sanayimizin milli projelerinde kritik görevler üstelenerek önemli kabiliyetler geliştiriyor ve askeri deniz platformları, siber güvenlik, otonom sistemler başta olmak üzere geniş bir alanda faaliyet gösteriyor. MİLGEM İ Sınıfı Fırkateyn Projesi, Yeni Tip Denizaltı Modernizasyonu, otonom drone sistemler, siber güvenlik merkezleri gibi kritik alanlarda; oluşturduğu iş ekosistemi ile daha büyük başarılara ulaşacak iş birliği kültürünü de destekliyor ve iş stratejisini bunun üzerine kuruyor.

DÜNYADA İLK 100'DE

Dürkiye'den 5 firma yer aldı. STM; geçen yıl açıklanan sıralamada 12 sıra birden yükselerek Türkiye'den en hızlı yükseliş gösteren firma olarak ülkemizi temsil etti ve yerini sağlamlaştırdı.

İHRACAT PROJELERİ
Yurtdışında askeri deniz platformları ile öne çıkan STM, Türkiye'nin tek kalemde en büyük savunma ihracatlarından biri olan Lojistik Destek Gemisi'ni, Pakistan Deniz Kuvvetleri'ne teslim etti. Bu projede 20'ye yakın Türk şirketi de dolaylı olarak ihracat gerçekleştirmiş oldu.

STM ülkemizdeki denizaltı projelerinde sahip olduğu tecrübeyle yurt dışı modernizasyon projeleri de yürütüyor. Dünyanın en kompleks ve stratejik platformları olan denizaltılar konusunda kabiliyetlerini Pakistan'ın Agosta 90 I B sınıfı denizatlarının modernizasyonuna başarıyla devam ederek bu alandaki global bir oyuncu olma yolunda ilerliyor.

STM THINKTECH
STM askeri ve sivil alanda geliştirdiği teknolojilerle ve imza attığı kritik projelerle birlikte danışmanlık alanına da STM ThinkTech ile yeni bir soluk getirdi. Türkiye'nin teknoloji odaklı ilk düşünce merkezi olan STM ThinkTech savunmayı daha kapsayıcı olarak ele alıp olabilecek teknolojik gelişmeler odağında aydınlatırken; bir yandan da kurumların stratejik süreçlerine ve kapasitelerini iyi yönetebilmelerine imkan verecek projeleri hayata geçiriyor.

Geçtiğimiz aylarda NATO'nun büyük çaplı ve karmaşık problemlere ilişkin karar verme süreçlerine destek olmak maksadıyla geliştirdiği 'Elastikiyet (Resilience) Karar Destek Modeli' bunun en önemli örneğini oluşturuyor.
0


  • ALTIN GRAM - TL 2976,55 -0,98%
  • ALTIN ONS 2648,82 -1,16%
  • BIST 100 10125,46 0,66%
  • DOLAR/JAPON YENI 153,659 0,65%
  • DOLAR/KANADA DOLARI 1,42361 0,0724%
  • DOLAR/RUS RUBLESI 104,5 -0,1932%
  • DOLAR/TURK LIRASI 34,9519 0,1703%
  • EURO/DOLAR 1,0504 0,3482%
  • EURO/TURK LIRASI 36,7644 0,3705%
  • STERLIN/DOLAR 1,26194 -0,39033%
EKONOMİST YENİ SAYI
Ekonomist Dergisini takip etmek için abone olun.
ABONE OL