Cari açık nedir?

16 Ocak 2020 | 15:51
Son Güncellenme: 27 Ekim 2022 | 13:34

Gündemden düşmediği ölçüde, cari açık nedir sorusu da kafaları meşgul etmeyi sürdürüyor. Cari açık, mal ve hizmetlerin değerinin ihracat değerinden büyük olduğu anlamına gelir.





Cari açık, bu açığı finanse etmek için sermaye ve finansal akış gerektirir. Bazı iktisatçılar bunun dengesiz ekonominin bir işareti olduğunu savunuyorlar, diğerleri ise, eğer cari açık sermaye akışları ile finanse ediliyorsa, bunun büyük bir endişe yaratmaması gerektiğini savunuyorlar.





Ekonomide yaşanan durgunluklar ve tüketici harcamalarında yaşanan düşüş yüzünden, ithalat harcamalarında da zaman zaman düşüş gözlemlenebilir. Genellikle, bu düşüş cari açıkta bir azalmaya neden olur. Rekabetçi olmayan ekonomilerde, fiyatlar ve maliyetlerin artması sonucu, rekabetçi bir piyasaya sahip ekonomilerden ithalat yapmak her zaman daha cazip hale gelir.





Bu yüzden bir ülkenin cari işlemler dengesi farklı açılardan değerlendirilebilir. Dış açık nedir sorusuna şöyle cevap vermek mümkün: Ticaret açısından bakıldığında, net ihracat ve yurtdışından gelen net gelirlerin toplamı pozitif ise, yani kar elde edildiyse, cari işlemlerin dengesi de pozitiftir. Ayrıca cari işlemler dengesi, bir ülkede yurtiçi yatırıma harcanandan daha fazla tasarruf sağlıyorsa yine pozitiftir.





CARİ AÇIĞIN NEDENLERİ





Cari açık nedenlerinin başında; aşırı yüksek döviz kuru, kontrolsüz ekonomik büyüme, rekabetçilik ve bununla beraber ihracat sektöründeki düşüş, yüksek enflasyon, diğer ülkelerde yaşanan durgunluklar, aşırı borçlanmak, cari açığı finanse etmek için heba olup giden finansal akışlar gelmektedir. Ülkede kullanılan para birimi aşırı değerlenirse, buna bağlı olarak ithalat daha ucuz olacak ve bu nedenle daha yüksek miktarda ithalat yapmak mümkün hale gelecektir. Bununla beraber ihracat rekabete dahil olamayacak ve bu nedenle ihracat miktarında bir düşüş gözlemlenecektir.





ENFLASYON ETKİSİ





Cari açık ne demek dendiği zaman akla gelen bir diğer unsur mutlaka enflasyondur. Eğer enflasyon, ülkenin ticari rakiplerinden daha hızlı yükselirse, ülkenin ihracatı daha az rekabetçi hale gelirken, ithalat daha rekabetçi hale getirecektir. Buda elbette cari hesapta bozulmaya yol açacaktır. Rekabet gücündeki bu düşüşü telafi etmek için ortaya çıkan enflasyon yüzünden para biriminde de değer kaybı yaşanması olası hale gelecektir.





Ülkeler yatırım yapmak için borç almaya başladıklarında, ki bu durum genellikle üçüncü dünya ülkeleri için geçerlidir, bu girişim yine cari hesap dengesinde bozulmaya yol açar. Eğer bir ülke, kısa vadeli portföy yatırımı veya uzun vadeli doğrudan yatırım alabiliyorsa, kısaca söylemek gerekirse, piyasa daha fazla finansal akış çekebiliyorsa, o zaman finansal hesaptaki bu akışlar ülkenin daha büyük bir cari açık vermemesini sağlayacaktır. Çünkü finansal akışlar olmadan, para birimi dengeye kavuşana kadar amortismana tabi tutulur.