CNN makalesinde 2000 yıllık gizemi saklayan taş heykellere vurgu yapıyor. İşte makaleden notlar:
CNN'in makalesinde "Adıyaman’ın üzerinde 2.000 metreden fazla yükselen Nemrut Dağı, zeytinliklerden başlayıp çıplak kayalara uzanan eğimleriyle uzaktan bakıldığında Doğu Toroslar’daki diğer zirvelerden farksız görünür, ta ki o devasa taş yüzler ortaya çıkana kadar. Zirveye yakın bir noktada, yüzyılların depremleri, donu ve güneşiyle yüzleri yumuşamış halde yan yana dizilmiş dururlar" diyor.
2 KOMMAGENE KRALI'NIN HAYALİ
Makale şöyle devam ediyor:
"Zirveye yakın bir noktada bu devasa taş yüzlerle karşılaşmak mı daha şaşırtıcı, yoksa birilerinin bunların sonsuza kadar ayakta kalacağına inanmış olması mı? Ama işte bu, Kral Antiokhos’un hayaliydi: Tanrıların arasında oturabileceği, gücünün taşa kazındığı ve sonsuza dek duracağı bir dağ inşa etmek.
3 KOMMAGENE KRALLIĞI'NI YÖNETİYORDU
Antiokhos I, Büyük İskender’in imparatorluğu dağıldıktan sonra Suriye’nin ve Fırat Nehri’nin kuzeyinde kısa bir süre hüküm süren Kommagene Krallığı’nı yönetiyordu. Antiokhos, ölümünden sonra bile bölge üzerinde etkisini sürdürmeyi umuyordu. Bu yüzden Nemrut’a, krallığında harmanlanan çok kültürlü mitolojiyi temsil eden taş figürlerle çevrili kendi anıt mezarını yaptırdı. Kendisi de onların arasında oturuyordu. Bugün heykeller başsız, çatlamış ve yıpranmış hâlde. Yine de hâlâ zirvede nöbet tutuyorlar. Halkın “Tanrıların Tahtı” dediği bu dağın üzerinde."
4 NEMRUT'A GİDİŞ
"Nemrut Dağı'nın zirvesine ulaşmak nispeten kolaydır. Ziyaretçiler yürüyerek ulaşabilir, ancak yolun büyük bir kısmını arabayla veya rehberli turla ulaşılabilen bir yol da vardır. Adıyaman'ın Kahta ilçesinden Nemrut Dağı Milli Parkı girişine kadar 50 dakikalık sürüş mesafesi de bu deneyimin bir parçası. Yol boyunca, yol kenarında otlayan keçiler ve inekler, yüzyıllardır pek değişmemiş pastoral manzaralar yaratıyor.
Biraz daha yukarı çıktığınızda, Cendere Nehri üzerinde Roma mühendislik harikası olan Septimius Severus Köprüsü yer alırken, Kommagene kraliyet ailesinin kadın üyelerini anan Karakuş Tümülüsü, krallığın günlük ve törensel yaşamına dair nadir bir bakış sunuyor.
Rota, eski kraliyet mabedi olan Arsemia harabelerinden de geçiyor. Kayalıklara oyulmuş, bu bölgede bulunan en uzun antik Yunan yazıtlarından biri. Yazıt, "tanrıların el sıkışmasını" tasvir eden iyi korunmuş bir kabartmanın üzerinde duruyor: Kral I. Mithridates, kahraman Herakles ile el sıkışıyor."
5 'SAĞLAM AYAKKABILAR ÖNERİLİYOR'
"Dağın daha yüksek kesimlerinde yol, modern bir otoparka ve bir ziyaretçi merkezi de dahil olmak üzere çeşitli tesislere ulaşıyor. İki bin yıl önce burası, kutsal bir tören alanı ya da bir kraliyet kompleksi olarak hizmet veriyor ve ibadet edenler ile görevlilerle dolup taşıyordu. Girişte yaklaşık 10 euro (yaklaşık 12 dolar) ücret ödendikten sonra ziyaretçileri zirvedeki teraslara ulaşmak için 25 dakikalık bir tırmanış bekliyor. Özellikle yazın en sıcak döneminde bile gün doğumu ve gün batımı saatlerinde sağlam ayakkabılar ve sıcak tutan kıyafetler öneriliyor. Tırmanış, yaklaşık 300 basamağın da yer aldığı 500 metrelik dik bir yolu kapsıyor."
6 ANITLARIN AMACI NEYDİ?
Makale şöyle devam ediyor:
"Bir zamanlar 15 metreden daha yüksek olduğu düşünülen bu dev yapıların amacı, Antiochos’un ölümsüzlüğünü garanti altına almaktı. Ancak Romalılar Kommagene’yi fethettikten sonra kutsal alan kaderine terk edildi. Bugün devrilmiş başlar, bir kralın sonsuzluk tutkusunun ürkütücü birer hatırlatıcısı olarak duruyor."
7 GİZLİ MEZARIN GİZEMİ
Nemrut’un tepesini taçlandıran 50 metre yüksekliğindeki tümülüsün, Antiochos’un son istirahatgâhını barındırdığına inanılıyor. Ancak Kral Antiochos I’in gizli mezarının gizemi, yüz yılı aşkın süredir arkeologları şaşırtmaya devam ediyor.
8 MISIR PİRAMİTLERİNİN ZEKİCE TASARIMINA BENZETİYOR
Bölgede çalışan Alman mühendis Karl Sester, 1881 yılında bu alanı ilk kez Prusya Bilimler Akademisi’ne bildirdi. Daha sonra Amerikalı arkeolog Theresa Goell, mezar odasını bulmak için dağın yamaçlarında onlarca yıl süren tünel çalışmalarına girişti fakat asla ulaşamadı. Bazıları, tümülüsün karmaşık iç yapısını Mısır piramitlerinin zekice tasarımına benzetiyor.
2006 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Goell’in başlattığı araştırmayı modern teknolojilerle ve alanı rahatsız etmeden sürdürmek üzere yeni bir araştırma programı başlattı.
9 GİZLİ ODASININ GİZEMİ SÜRÜYOR
“1987’den bu yana hiçbir kazı çalışması yapılamadı,” diyor lisanslı rehber Salih Abursu. “Bu koruma sayesinde Kral Antiokhos’un gizli odasının ve içindekilerin gizemi hâlâ bozulmadan duruyor. Mezar soyguncularından da zamanın yıpratıcı etkisinden de böylece korunmuş oluyor.
10 ZİRVEDEKİ ÜÇ TERAS
Zirvede Doğu, Kuzey ve Batı olmak üzere üç teras, antik bir sahne gibi gözler önüne serilir. Kuzey terası hiçbir zaman tamamlanmamıştır; ancak Doğu terası, dev tanrı heykelleri, atalara adanmış kabartmalar ve bir ritüel sunağından oluşan törensel bir düzen ortaya koyar. Beş ana figür kompozisyona hakimdir: Zeus, Apollo, Herakles, Kommagene’nin bereket tanrıçası ve her iki yanında yer alan aslan ile kartalın - yani yeryüzü ve gökyüzü güçlerinin - eşlik ettiği Antiochos.
11 BATI TERASI
Batı terasında ise yüzyıllar boyunca süren depremler ve erozyon, heykelleri paramparça etmiş, devasa başların gövdelerinden ayrılarak bugün Türkiye’nin en ikonik görüntülerinden biri haline gelmesine neden olmuştur.
12 ASLAN KABARTMASI: BİLİNEN EN ESKİ ASTROLOJİK TAKVİM
Adıyaman Üniversitesi’nden akademisyen ve Nemrut arkeoloji uzmanı Beste Tomay, Batı terasında bulunan ve üzerinde yıldızlar ile hilalin işlendiği aslan kabartmasının son derece önemli olduğunu söylüyor.
“Bu taş levha, dünyanın bilinen en eski astrolojik takvimi olarak kabul edilir,” diyor. Ayrıca bu kabartma, Kral Antiochos I’in tahta çıkış tarihini de kesin olarak belirler: MÖ 7 Temmuz 62.
Tahtların arka yüzlerine Grekçe kazınmış yazıtlar, 237 satırlık bir kraliyet fermanını ortaya koyar: Antiochos’un ilahi soyuna, yasalarına ve gelecek nesillerin onu ziyafetlerle ve saygıyla anmasını istediğine dair ayrıntıları içerir"
13 VARLIĞI BİLİNEN KRAL MEZARI HİÇ BULUNAMADI
Kültür Bakanlığı'nın sitesinde Nemrut için şu bilgiler yazılı:
"Adıyaman’ın Kahta İlçesi’nde 2150 metre yüksekliğindeki Nemrut Dağı yamaçlarında hükümdarlık yapmış olan Kommagene Kralı I. Antiochos’un tanrılara ve atalarına minnettarlığını göstermek için yaptırdığı mezarı, anıtsal heykelleri ve benzersiz manzarası ile Helenistik Dönemin en görkemli kalıntılarından birisidir. Anıtsal heykeller doğu, batı ve kuzey teraslarına yayılmıştır. Doğu terası kutsal merkezdir ve bu nedenle en önemli heykel ve mimari kalıntılar burada bulunmaktadır. İyi korunmuş durumdaki dev heykeller kireçtaşı bloklarından yapılmıştır ve 8-10 metre yüksekliktedir. Varlığı bilinmekle beraber kral mezarı, henüz keşfedilememiştir."
14 UNESCO NELER SÖYLÜYOR?
Nemrut Dağı'ndaki bu tarihi hazine UNESCO'nun Dünya Mirası listesinde... UNESCO'nun sitesinde ise şu bilgiler paylaşılıyor:
- Nemrut Dağı, Geç Helenistik dönem Kommagene Kralı I. Antiochos’un (MÖ 69–34) kendisi için inşa ettirdiği Hierothesion’dur, yani bir “tanrı evi” ve “tapınak-türbe” kompleksidir.
- 145 metrelik bir çapa sahip olan ve 50 metre yüksekliğindeki bu çakıl taşlı tümülüs, doğu, batı ve kuzey yönlerinde bulunan üç terasla çevrilidir. Doğu ve batı teraslarından iki ayrı antik tören yolu uzanmaktadır. Her iki terasın üst bölümünde, üzerlerindeki yazıtlardan tanrı figürleri olduğu anlaşılan beş dev kireçtaşı heykel, tümülüse doğru dönük şekilde sıralanmıştır. Her iki ucunda birer aslan ve kartal figürü bulunur; bu hayvanlar koruyucu güçlerin simgesidir.
15 PERS VE MAKEDONYA KÖKENLERİ
- Heykellerin başları devrilerek alt seviyeye düşmüştür. Bu alt bölümde, kaideler üzerine yerleştirilmiş iki sıra kumtaşı stel bulunur; her stelin önünde birer sunak yer alır. Bir sırada Antiochos’un Pers kökenli baba tarafı atalarının, diğer sırada ise Makedonya kökenli anne tarafı atalarının kabartmaları yer alır.
- Batı terasında ise Nemrut’un benzersiz önemini gösteren ek bir anıt taş sırası bulunur: El sıkışma sahneleri — Antiochos’un bir tanrı ile tokalaştığını gösteren kabartmalar — ve yıldızlarla işlenmiş aslan horoskopu, kutsal alanın inşa tarihine işaret ettiği düşünülmektedir.
16 HELLENİSTİK DÖNEMİN EN İDDİALI MİMARİ PROJELERİNDEN
Hierothesion’un Önemi
Antiochos I’in Hierothesion’u, Helenistik dönemin en iddialı mimari projelerinden biridir. Karmaşık tasarımı ve devasa ölçeği, antik dünyada benzeri olmayan bir yapı ortaya koymuştur. Heykellerin ve anıt taşların işlenmesinde dönemin en gelişmiş teknolojisi kullanılmıştır. Pantheondaki tanrıların ve kralların soyunun hem Yunan hem de Pers efsanelerine dayanması, Krallığın kültürünün ikili kökenine işaret eder.
17 BAZILARI 9 TON
- Kommagene Kralı I. Antiochos’un mezarı, eşsiz bir sanatsal başarıdır. Nemrut Dağı’nın doğal topoğrafyasının bu şekilde şekillendirilmesi, Helenistik dönemin en büyük mühendislik girişimlerinden biridir (kullanılan taş bloklardan bazıları dokuz tonu bulur).
- Nemrut Dağı’ndaki Hierothesion, Kommagene uygarlığının benzersiz bir tanıklığıdır. Bu anıtta Antiochos, babası Mithridates aracılığıyla Darius’un; annesi Laodike aracılığıyla Büyük İskender’in soyundan geldiğini gösterir. Bu yarı-efsanevi soyağacı, hanedanın hem Doğu’nun hem Batı’nın büyük güçlerinden bağımsız kalma arzusunun ifadesidir.
- Nemrut Dağı tümülüsü, özgün bir panteonun geniş kapsamlı senteziyle tarihte önemli bir dönemi temsil eder. Zeus’un İran tanrısı Oromasdes (Ahuramazda) ile, Herakles’in ise Artagnes (Verathragna) ile özdeşleştirilmesi, heykellerde ve kabartmalarda Yunan, Pers ve Anadolu estetiğinin iç içe geçtiği benzersiz bir sanat dili yaratmıştır.