Makalede yer alan yorumlar ve bölgenin tarihçesine ilişkin çarpıcı detaylar şöyle:
1 BÜYÜLEYİCİ
CNN, makalesinde "Uzaktan bakıldığında Pamukkale, karla kaplı bir kayak merkezi gibi görünüyor. Peki yaz ortasında sıcaklık 37 dereceye yaklaşırken neden erimiyor? Çünkü bu sıra dışı ve büyüleyici doğa harikası aslında kar değil. Üstelik onu oluşturan sular zaman zaman yerin altından kaynar halde fışkırıyor. Bugün travertenlerden oluşan kireçtaşı basamaklar ve süt mavisi mineral sularla dolu havuzlar, özellikle gün batımında güneşin pembe tonlar saçtığı “altın saatlerde” fotoğraf çekmek için mükemmel bir yer" diyor.
2 BİNLERCE YIL ÖNCE DE TURİZM CENNETİYDİ
Makalede şu yorum da yapılmış: Ancak burası, sosyal medyanın doğuşundan binlerce yıl önce de bir turizm cennetiydi. Antik dönemde hem Yunanlılar hem de Romalılar, şifalı termal sular ve “Cehenneme açılan kapı” olarak görülen kutsal alanda tapınmak için buraya akın ederdi.
Bugün Pamukkale ve yukarısındaki antik Hierapolis kenti, UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alıyor ve her gün otobüs dolusu ziyaretçi çekiyor. Pek çok turist yalnızca birkaç saatini ayırıyor, ancak bu jeolojik ve tarihi oyun alanı için en az bir günü hak ediyor.
3 Hierapolis ve “Cehenneme Açılan Kapı”
CNN'in makalesinde mitolojide "ölüler ülkesine geçiş kapısı" olarak tanımlanan ve yaklaşık 1500 yıl önce meydana gelen depremde yıkılan Hierapolis Antik Kenti'ndeki "Cehennem Kapısı'na (Plütonyum) da yer ayrılmış.
Makalede şu bilgiler var:
"Hierapolis’te dolaşırken Roma tiyatrosu, 2. yüzyıla ait geniş agora ve nekropoldeki mezarlar öne çıkan yerler arasında. Şehrin büyüklüğü, geçmişteki gücünü ve önemini yansıtıyor. İncil’de bile adının geçtiği belirtiliyor.
Şehrin ünü, yüzeyin altındaki jeotermal güçlerden geliyordu. Romalılar ve Yunanlılar buraya sadece sıcak sular için değil, “Plutonium” adı verilen kutsal mağarayı -Cehennem Kapısı’nı- görmek için de gelirdi.
Burada boğa gibi kurbanlık hayvanlar, mağaradan çıkan zehirli karbondioksit dumanını soluyarak ölürdü. Ancak rahipler nefeslerini tutarak sağ çıkardı.
Bugün Plutonium, Antik Havuz ile Roma tiyatrosu arasında yer alıyor. Geceleri bazı bölümler ışıklandırılıyor ve akşam yürüyüşleri için oldukça etkileyici bir rota sunuyor.
4 1500 YIL SONRA, 2002'DE AÇILMIŞTI
Hierapolis antik kenti milattan önce 2. yüzyılda Bergama Kralı 2. Eumenes tarafından kuruldu ve kutsal şehir anlamına geliyor. AA'nın haberine göre antik kentte 2013'te tespit edilen Plütonyum da mitolojide geçen önemli bir yapı.
Prof. Dr. Francesco D'Andria başkanlığındaki kazı ekibinin Pamukkale'deki travertenlere beyazlığını veren termal suyun kaynaklarından birini tespit etmesi ve bu kaynak üzerindeki yapının da mitolojide "Cehennem Kapısı" olarak bilinen Plütonyum olduğunu belirlemesi sonrası bölgedeki çalışmalarına hız verilmişti.
Fay hattından kaynayan sıcak suyla birlikte salınan ve mağara tabanında biriken karbondioksit nedeniyle yanına yaklaşan küçük hayvanları öldürdüğü için mitolojide "ölüler ülkesine geçiş kapısı" olarak da tanımlanan bölgede görev alan kazı ekibi, zehirlenme ihtimaline karşı gaz maskeleriyle çalışma yapmıştı.
Prof. Dr. Grazia Semeraro başkanlığındaki ekibin tamamladığı çalışmayla 2022 yılında "Cehennem Kapısı"nın büyük bölümü ayağa kaldırıldı.
5 HİEROPOLİS HAKKINDA
Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın müzesinde Hierapolis'le ilgili şu bilgiler paylaşılıyor:
Pagan inanışının hakim olduğu AntikÇağ’da Hierapolis, “Kutsal Kent” anlamına gelmektedir.
Bu isim; içinden termal suların ve kendisine yaklaşan canlıların ölümüne neden olan gazın (karbondioksit) çıktığı bir mağaranın mevcudiyetinden gelmektedir.
Bu özelliklerinden dolayı mağara, Tanrı Plouton ve eşi Persophone’nin hüküm sürdüğü yeraltı dünyasının girişi olarak kabul edilmiştir.
Ziyaretçiler mağaranın içine kuşları bırakmakta ve bunlar hemen gazdan zehirlenerek ölmekteydiler.
Ploutonion Kutsal Alanı (Cehennem Kapısı)’nda 2013 yılı kazı sezonunda gerçekleştirilen kazı çalışmaları neticesinde gün ışığına çıkartılan yapı kompleksi dünyada eşsiz bir sit alanını oluşturmaktadır. Kazılarda ünlü Pamukkale traverten havuzlarının oluşmasını sağlayan termal suların orijinal kaynağının gün ışığına çıkartılmasını sağlamıştır.
Ayrıca, yaklaşan küçük hayvanların ve kuşların ölmesine neden olan karbon anhidrid gazının çıktığı mağaranın etrafına kurulan kutsal alanın keşfedilmesini sağlamıştır.
Antik dünya insanları burasının, Plouton ve karısı Persephone’ nin hüküm sürdüğü Cehennem’ in Girişi olduğuna inanıyorlar ve bu tanrılara mağaradan sızan karbon anhidrid gazıyla boğulan boğaları kurban ediyorlardı.
6 SUNAK'TA BOĞALARI KURBAN EDİYORLARDI
Kazılarda ayrıca birbirinden eşsiz eserler gün yüzüne çıkarılmıştır. Yapılan sualtı kazısıyla tanrı Plouton’a, inananları tarafından adak olarak bırakılan, Helenistik dönemden kalma ve her biri farklı bir figürde olan, Kutsal alanda yapılan ritüelde kullanılan kandiller ortaya çıkarılmıştır.
Bu ritüel çok önemlidir. Çünkü Antik Çağ’da insanlar kutsal alana gelmişler, Cehennem Kapısı’nda sunak yapıp, kurban adamışlar ve boğaları kurban etmişlerdir.
Bu kandillerin ateşini buradan çıkan zehirli gazlar söndürmüş, sonrasında bunu Tanrı’nın kabul ettiğine inanıp, kandilleri eve götürmeden alanda bırakmışlardır.
Kazıda elde edilen en değerli eserler arasında Helenistik zamanda yapılmış, özel saç sistemi ve altın küpe takmak için kulağında iki delik olan tanrıça Aphrodite ait mermer bir baş ve mermer Dionysos Heykeli bulunmaktadır.
En olağanüstü buluntu ise sudan çıkartılan, mağaranın girişini koruyan mermer 2 heykeldir; bunlardan biri mermer yılan heykeli ikincisi ise mermer Kerberos heykelidir.
1-Bu 2 mitolojik varlıktan biri olan ve yeraltında yaşayan her şeyi sembolize eden yılan, kıvrılmıştır ve başı yaklaşan kişiye dönüktür.
2-Daha da önemli olan diğer mitolojik varlık ise mermer Kerberos heykelidir. 1,30 m. yüksekliğiyle büyüklük olarak dünyada eşsiz bir eser olan üç başlı “Hades’in Cehennem Köpeği” mitolojiye göre Cehennem’in Kapısı’ nda durmaktadır.
Yaşayan hiçbir canlı öldürülmeden buraya yaklaşamamaktadır. Sadece kahraman Herakles onu yakalamayı başarmıştır. Kerberos heykelini gerçekleştiren heykeltıraş, eserini, Anadolu’nun tipik çoban köpeği Kangal’ın görünüşüne benzetmiştir. Arka ayakları üzerinde duran hayvan, Hindistan’ın sembolü antik Hindistan tanrısı, üç başlı Arslan Ashoka’yı hatırlatmaktadır.
8 HİERAPOLİS NEREDE?
Hierapolis, Denizli'nin 18 km kuzeyinde bulunuyor.
MÖ 2. yüzyılda Bergama Kralı II. Eumenes tarafından kurulan kentin adı, Bergama'nın efsanevi kurucusu Telephos'un karısı Hiera'dan geliyor. Antik çağ boyunca kent, depremlerle defalarca yıkılıp yeniden inşa edilmiş.