ABD'de açıklanan makroekonomik verilerden alınan sinyallerin, yatırımcıları ABD Merkez Bankası'nın (Fed) politika faizini öngörülünden daha geç düşürmeye başlayacağı ancak güçlü ekonomik aktivitenin şirket karlılıklarını destekleyebileceği bir dönemle baş başa bıraktığı görülüyor.
Ülke ekonomisinin "yumuşak iniş" yapabileceği beklentilerinin güçlü kalması, para piyasalarında Fed'in ilk faiz indirimi adımı atacağı tarihin ötelenmeye devam etmesinin etkilerini törpülüyor.
Yapay zeka alanında sürdürülen yeni ürün tanıtımları ve bu alandaki çalışmaların şirket değerlemelerini zorlaştırması teknoloji şirketlerinin hisse fiyatlarında oynaklığı artırırken, piyasalardaki temkinli pozitif algı ABD ve Japonya'da endekslerin rekor seviyelere yakın seyretmesinde etkiliyor.
ABD'de, geçen hafta açıklanan makroekonomik verilere göre, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ocakta yıllık bazda yüzde 3,1 ve aynı dönemde Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) de yıllık bazda yüzde 0,9 artışla beklentileri aştı. Bu dönemde ÜFE, aylık bazda son beş ayın en yüksek artışını kaydetti.
Para piyasalarında, sene başında yüzde 85 ihtimalle Fed'in martta faiz indirimine başlayacağına yönelik fiyatlamalar geçen hafta kapanışı itibarıyla yüzde 10'a indi. Bankanın ilk faiz indirimine haziran toplantısında gitme olasılığı yüzde 75 ile fiyatlanıyor.
Analistler, ABD enflasyonunda güçlü duruşun devam etmesinin Fed'in ne zaman faiz indirimlerine başlayacağına yönelik belirsizlikleri artırdığını vurgulayarak, bankanın önümüzdeki hafta açıklanacak olan toplantı tutanaklarında, gelecek dönemde atılacak adımlara ilişkin ipuçları aranacağını söyledi.
Fed yetkililerinin sözle yönlendirmeleri de geçen hafta takip edilirken, Atlanta Fed Başkanı Raphael Bostic, faiz indirimlerinin bu yaz başlamasını desteklediğini ancak daha olumlu enflasyon verilerinin daha erken bir başlangıç tarihine izin verebileceğini ifade etti.
San Francisco Fed Başkanı Mary Daly de bu yıl 3 faiz indiriminin "makul" bir beklenti olduğunu kaydetti. Daly, gerekirse sabırlı davranarak hızlı hareket etmekten kaçınacaklarını, ekonomi gelişirken de hızlı şekilde tepki vermeye hazır olacaklarını dile getirdi.
Richmond Fed Başkanı Thomas Barkin ise son enflasyon verilerinin faiz oranlarını düşürmeye başlamadan önce neden daha fazla veri görmek istediklerinin önemini gösterdiğini vurguladı.
Öte yandan geçen hafta Fed, bankaların ciddi resesyonda bile hane halkları ve işletmelere borç verebilmelerini sağlamaya yardımcı olacak 2024 stres testi senaryolarını yayımladı.
Bankadan yapılan açıklamada, bu yıl 32 bankanın stres testine tabi tutulacağının bilgisi verilerek, bu bankaların ticari ve konut amaçlı gayrimenkul piyasalarının yanı sıra kurumsal borç piyasalarında artan stresle ciddi bir küresel resesyona karşı test edileceği aktarıldı.
Bu yılki senaryoda, ABD'de işsizlik oranının 6,5 puan artışla yüzde 10'luk zirveye ulaştığı belirtilen açıklamada, bu artışa ciddi piyasa oynaklığı, şirket tahvili marjlarında genişleme, konut fiyatlarında yüzde 36 ve ticari gayrimenkul fiyatlarında yüzde 40 düşüş dahil varlık fiyatlarında "çöküş"ün eşlik ettiği kaydedildi.
Dolar endeksi, son 3 yılın en yüksek seviyesini test etti
Dolar endeksinin yükseliş eğilimini üst üste yedinci haftaya taşıması dikkati çekti. Bu hafta, 105'e çıkarak yaklaşık son 3 ayın en yüksek seviyesini test eden dolar endeksi, haftayı yüzde 0,2 artışla 104,3 seviyesinden kapattı.
Enflasyon verilerinin beklentileri aşmasının ardından tahvil piyasalarında satış ağırlıklı seyir devam ederken, ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi yaklaşık 12 baz puanlık artışla yüzde 4,29'dan haftayı kapattı.
Güçlü dolar endeksi ve yüksek tahvil faizlerinin altının alternatif maliyetini artırmasıyla düşüş eğilimini üst üste ikinci haftaya taşıyan altının ons fiyatı ise haftayı yüzde 0,6 azalışla 2 bin 12 dolardan tamamladı.
İsrail-Filistin çatışması nedeniyle Orta Doğu'da artan gerginlik ise petrol fiyatları üzerinde etkili olmaya devam ediyor. Brent petrolün varil fiyatı geçen hafta yüzde 1,4 değer kazancıyla 82,8 dolara çıktı.
- New York borsasında endeksler rekor yürüyüşüne ara verdi
ABD'de devam eden bilanço sezonunda hafta boyunca tahminlerin üzerinde gelen şirket karlılıkları pay piyasalarında yeni zirvelerin test edilmesine yardımcı olurken, geçen hafta ülkede açıklanan enflasyon verilerinin beklentileri aşması risk iştahını törpüledi.
Dünya genelinde yapay zeka alanında faaliyet gösteren teknoloji şirketlerine ilişkin haber akışı da gündemin odağındaki yerini koruyor.
Hafta boyunca piyasaların odak noktasında yer alan ABD'li çip üreticisi Nvidia'nın dün Google'ın üst kuruluşu Alphabet'in piyasa değerini geride bırakırken, ABD'li bilgi teknolojileri şirketi Super Micro Computer'a ilişkin değerlemelerin revize edilmesiyle şirketin hisse fiyatındaki oynaklık dikkati çekti.
Son bir haftada yüzde 46 değer kazanan Super Micro Computer'ın hisse fiyatı, dün gelen kar satışlarıyla haftayı yüzde 8,5 artışla tamamlarken, yılbaşından bu yana da yaklaşık yüzde 175 yükseliş kaydetti.
Öte yandan, yapay zeka şirketlerinin uygulamaların yeni özelliklerini tanıtmaya devam etmesi, yatırımcıların odak noktasının teknoloji şirketleri üzerinde kalmasına yardımcı oluyor.
ABD'li teknoloji şirketi Microsoft'un gelecek iki yıl içinde Almanya'ya çoğunluğu yapay zeka alanında olmak üzere 3,2 milyar avroluk yatırım yapmayı planladığı bildirilirken, San Francisco merkezli teknoloji şirketi OpenAl da geçen hafta metin komutlarıyla gerçekçi ve yaratıcı sahneler oluşturabilen yapay zeka modeli Sora'yı tanıttı.
Makroekonomik veri tarafında ise ABD'de Michigan Üniversitesince ölçülen tüketici güven endeksi de şubatta 79,6'ya çıkmasına rağmen piyasa beklentilerinin altında kaldı.
Ülkede yapımına başlanan yeni konut sayısı ise ocakta yüzde 14,8 azalışla 1 milyon 331 bine gerileyerek Nisan 2020'den bu yana en büyük düşüşü kaydetti.
ABD'de sanayi üretimi ocakta aylık bazda öngörülerin aksine yüzde 0,1 gerilerken, Fed New York şubesinin açıkladığı imalat endeksi de şubatta eksi 2,4 ile beklentilerin üzerinde gerçekleşmesine rağmen imalat sektöründe daralma yaşandığını gösterdi.
Söz konusu gelişmelerin ardından New York borsasında, Nasdaq endeksi yüzde 1,34, S&P 500 endeksi yüzde 0,42 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,11 azalışla haftayı tamamladı.
19 Şubat ile başlayan haftada, pazartesi günü tatil nedeniyle piyasalar kapalı olacak. Çarşamba günü Fed toplantı tutanakları, perşembe günü haftalık işsiz maaşı başvuruları, mevcut konut satışları ve öncü Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) verileri takip edilecek.
Avrupa borsalarında pozitif seyir öne çıktı
Avrupa borsalarında geçen hafta pozitif seyir hakim olurken, Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde dün, Avro Bölgesi'nde enflasyonun hedefe doğru gerilediğini, ancak yüzde 2'lik hedefin yakalanmasından emin olmak için daha fazla veriye ihtiyaç duyduklarını söyledi.
Analistler, ECB'nin faiz indirimlerine haziranda başlayabileceğine yönelik fiyatlamaların güçlü kalmaya devam ettiğini belirterek, bankanın haftaya açıklanacak olan son toplantısına ilişkin tutanaklarda, gelecek dönemde atacağı adımlara yönelik işaretlerin aranacağını dile getirdi.
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, satın alma gücünün zayıflaması ve yüksek faiz oranlarının kredileri azaltmasıyla Avro Bölgesi'nde bu yılki ekonomik büyüme beklentisini yüzde 1,2'den yüzde 0,8'e indirdi.
Geçen hafta bölge genelinde açıklanan veriler karışık sinyaller vermeye devam ederken, İngiliz ekonomisi geçen yıl ekim-aralık döneminde yüzde 0,3 ile beklentinin üzerinde küçüldü ve son iki çeyrektir daralarak teknik resesyona girdi.
Ülkede, TÜFE ocakta aylık bazda yüzde 0,6 ile beklenenden daha fazla azalırken, yıllık bazda ise yüzde 4 ile tahminlere paralel artış gösterdi.
Avro Bölgesi'nde sanayi üretiminin ise geçen yılın aralık ayında kasıma göre yüzde 2,6 artışla beklentileri aşması dikkati çekti.
Hafta içinde 1,0700 seviyesine kadar gerileyerek son 3 ayın en düşük seviyesini test eden avro/dolar paritesi, haftayı yüzde 0,1 azalışla 1,0780'den tamamladı.
Geçen hafta İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 1,84, Almanya'da DAX endeksi yüzde 1,13, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 1,58 ve İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 1,84 değer kazandı.
Gelecek hafta çarşamba günü ECB toplantı tutanakları, perşembe günü bölge genelinde öncü PMI ve Avro Bölgesi'nde enflasyon, cuma günü ise Almanya'da büyüme verileri takip edilecek.
Asya'da da pozitif seyir hakim oldu
Asya pay piyasalarında geçen hafta alış ağırlıklı seyir öne çıkarken, hafta boyunca Çin pay piyasalarında yeni yıl tatili nedeniyle işlem gerçekleşmedi.
Japonya'da Nikkei 225 endeksinin yaklaşık son 34 yılın zirvesine yakın seyretmesi dikkati çekerken, söz konusu yükselişte ülkenin en büyük şirketlerinden olan Softbank'ın hisse fiyatının yüzde 5 değer kazanması da etkili oldu.
Analistler, Softbank'taki yükselişte, şirketin çip tasarımcısı Arm Holdings'te pay sahibi olmasının önemli rol oynadığını belirterek, Japonya Merkez Bankası (BoJ) yetkililerinin de faiz artırımı için acelelerinin olmadığı yönündeki açıklamaların bölgede risk iştahını desteklediğini ifade etti.
BoJ Başkanı Kazuo Ueda hafta içi yaptığı açıklamada, iş gücü piyasasındaki sıkı duruşun devam ettiğini belirterek, şirketlerin artan maliyetlerinin fiyat artışlarına yansıyabileceğini düşündüklerini söyledi.
Öte yandan, ülkede açıklanan verilere göre, GSYH 4'üncü çeyrekte bir önceki çeyreğe göre yüzde 0,1 gerileyerek beklentilerin altında kaldı. Öngörüler, Japonya ekonomisinin ilgili dönemde yüzde 0,2 büyüyeceği yönündeydi.
Yükseliş eğilimini üst üste üçüncü haftaya taşıyan dolar/yen paritesi, geçen haftayı yüzde 0,6 artışla 150,2 seviyesinden tamamlayarak, son üç ayın en yüksek haftalık kapanışını gerçekleştirdi.
Söz konusu gelişmelerin ardından haftalık bazda Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 4,31, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 3,77 ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 1,10 değer kazandı.
19 Şubat ile başlayan haftada, pazartesi Japonya'da makina siparişleri, salı Çin Merkez Bankasının (PBoC) faiz kararı, çarşamba Japonya'da dış ticaret fazlası ve perşembe Japonya'da öncü PMI verileri yatırımcıların odağında olacak.
BİST, yükselişini 7. haftaya taşıdı
Yurt içinde, geçen hafta alış ağırlıklı seyir izleyerek, yükseliş eğilimini üst üste yedinci haftaya taşıyan Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, haftayı yüzde 2,26 artışla 9.250,36 puandan tamamlayarak tüm zamanların en yüksek günlük ve haftalık kapanışını gerçekleştirdi.
Endeks, gördüğü en yüksek seviye rekorunu da 9.306,34 puana taşırken, gelecek hafta Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) faiz kararı yatırımcıların odağına yerleşti.
AA Finans'ın beklenti anketine katılan ekonomistlerin tümü, TCMB'nin perşembe günü politika faizini sabit bırakmasını bekliyor. Ekonomistlerin yıl sonu politika faizi beklentilerinin medyanı ise yüzde 36,25 oldu.
Analistler, Para Politikası Kurulu (PPK) metninde bankanın gelecek dönemde izleyeceği politikalara ilişkin ipuçları aranacağını söyledi.
Geçen hafta, düşüş eğilimini sürdüren Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS) 291 baz puana indi.
Ayrıca, dün açıklanan TCMB Piyasa Katılımcıları Anketine göre, TÜFE'de yıl sonu artış beklentisi yüzde 42,96'ya çıkarken, 12 ay sonrası için yüzde 39,09'dan yüzde 37,78'e geriledi.
Dolar/TL, haftayı bir önceki kapanışın yüzde 0,6 üzerinde 30,8519'dan tamamladı.
Haftaya yurt içinde pazartesi günü kısa vadeli dış borç istatistikleri, salı günü uluslararası yatırım pozisyonu, çarşamba günü tüketici güven endeksi, perşembe günü TCMB'nin faiz kararının yanı sıra haftalık para ve banka istatistikleri, cuma günü ise kapasite kullanım oranı verileri takip edilecek.
Analistler, BIST 100 endeksinde teknik açıdan 9.300 ve 9.500 seviyesinin direnç, 9.200 ve 9.000 puanın destek olarak öne çıkabileceğini belirtti.