Bakan Varank, Gebze Kimya İhtisas Organize Sanayi Bölgesi'nde (GEBKİM) Beta Kimya AŞ GEBKİM Kampüsü'nün temel atma töreninde yaptığı konuşmada, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını döneminde bile yoluna durmaksızın devam eden reel sektör için heyecanlı bir güne daha şahitlik ettiklerini söyledi.
Orta Doğu ve Doğu Avrupa'nın "en büyük" yapıştırıcı ve tutkal üretim tesisinin temellerini atmak için bir arada olduklarını belirten Varank, "315 milyon liralık yatırımla hayat bulacak bu kampüs, 500 vatandaşımıza daha yeni istihdam imkanları oluşturacak. Sayın Cumhurbaşkanımızın takdirleriyle Bakanlığa geldiğimiz ilk günden itibaren milli teknoloji, güçlü sanayi vizyonunu ortaya koyduk. Attığımız her adımda bu vizyonu daha ileriye taşıyacak yeni politikalar geliştirmenin derdindeyiz. Yerlileşmeyi teşvik eden, firmalarımızı yeniliğe yönlendiren bir yaklaşımı reel sektöre hakim kılmaya çalışıyoruz." diye konuştu.
Varank, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Kurulacak uygulama merkeziyle de ürünlerin testleri gerçekleştirilecek. Beta Kimya'nın bugünlere gelmesinde Bakanlığımız destekleri önemli bir rol oynadı. Yatırım, Ar-Ge, TÜBİTAK ve KOSGEB desteklerimiz farklı dönemlerde Beta Kimya'ya katkı sağladı. Yüksek katma değerli üretimde, kimya sektörü ayrıcalıklı bir yere sahip. Bu sektör sayesinde petrol, doğal gaz, mineral ve metaller gibi ham maddeleri 70 binin üzerinde farklı ürüne dönüştürebiliyorsunuz. Plastikten kozmetiğe, ilaçtan boyaya, hijyenden tekstile, aslında tüm sektörleri kesen ve sanayinin gelişiminde kilit öneme sahip bir sektörden bahsediyoruz. Sektörde sağladığınız bir ilerleme ya da geliştirdiğiniz bir ürün, diğer sanayi kolları üzerinde doğrudan pozitif etkiler oluşturabiliyor. Ancak maalesef biz bu sektörde dış ticaret açığı veriyoruz. Sadece geçen sene 22 milyar dolarlık açık verdik. Biz de buradan hareketle sektörün gelişimini destekleyecek politikalara hız kazandırıyoruz."
Törende konuşan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, olağanüstü günler yaşandığını belirterek bugünleri bir daha görmemeyi diledi.
Gülle, dünyayı etkileyen yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) bundan sonraki dünya düzeninin öncesi gibi olmayacağını gösterdiğine dikkati çekerek "Her şeyin değişeceğini görüyoruz. Bu durumdan sonra ülkemizin avantajlarıyla çok daha ileriye daha büyük umutlarla bakıyoruz." dedi.
Gülle, Türkiye'nin lojistik ve bundan sonraki avantajlarının çok iyi okunması gerektiğini vurgulayarak şöyle devam etti:
"Ciddi şekilde ülkemizde yatırım iştahının olduğunu görüyoruz. Biz bu dönemde pek çok zorluğu aştık. Sayın bakanlarımızla birlikte maske sorununu, ülkemizde üretimi az olan maskeyi o günün ihtiyaçları içerisinde ciddi bir üretim altyapısı desteğini harekete geçirerek başardık. İnsanımızı maskesiz bırakmadık. Dezenfektan üretimi konusunda da kimya sektörümüzün gelmiş olduğu noktada ciddi bir refleksle bu ihtiyacın da giderilmesinde çok önemli katkı gördük. Ülkemizde üretilmeyen solunum cihazlarını ürettik. Gündemin koşullarına göre pek çok ihtiyacı ürettik."
Beta Kimya AŞ Yönetim Kurulu Başkanı ve İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Başkanı Adil Pelister de bugün Türk kimya sektörüne ve ülke ekonomisine değer katacak önemli bir yatırımın tohumlarını attıklarını söyledi.
Pelister, 34 yıl önce küresel hedeflerle çıktıkları serüvenlerinde 5 kıtada 75 ülkeye ihracat gerçekleştiren bir sanayi ailesi olmayı başardıklarını aktararak, "Temelini attığımız kampüs de yüksek katma değer oluşturma heyecanımızın bir ürünü. Yüzde 100 yerli ve öz sermayeye sahip, 315 milyon liralık bir yatırım bedeliyle devreye alacağımız yeni entegre tesisimiz, Orta Doğu ve Doğu Avrupa'nın en büyük yapıştırıcı ve tutkal üretim tesisi olacak." ifadelerini kullandı.
Tesisle Türkiye'nin stratejik sektörlerine yönelik yerli ve inovatif ürünlere odaklanacaklarını anlatarak şunları kaydetti:
"Yıllık 150 bin ton üretim kapasitesine sahip olacak yeni entegre tesisimizle 500 kişiye istihdam sağlayacak ve yüksek katma değerli 5 yeni ürün kategorisine daha adım atacağız. LEED sertifikalı, doğa dostu yeşil bina teknolojili üretim kampüsümüz, toplam 50 bin metrekare üzerine kurulu, 35 bin metrekarelik kapalı alana sahip dev bir entegre üretim tesisi olarak sadece ülkemizin değil, yakın coğrafyanın en modern kimya tesislerinden biri olacak. Devletimizin ve Bakanlıklarımızın bizden beklediği, sanayide dijital dönüşüm hamlesinin en güzel örneklerinden birine imza atmanın, ülkemize ve kimya sektörüne değer katacak bir adımın gururunu yaşıyoruz. Önümüzdeki bir yıl içinde faaliyete alacağımız yeni üretim tesisimizle geleceğin dijital üretim teknolojilerine de bugünden hazır olacağız."
Orta Doğu ve Doğu Avrupa'nın "en büyük" yapıştırıcı ve tutkal üretim tesisinin temellerini atmak için bir arada olduklarını belirten Varank, "315 milyon liralık yatırımla hayat bulacak bu kampüs, 500 vatandaşımıza daha yeni istihdam imkanları oluşturacak. Sayın Cumhurbaşkanımızın takdirleriyle Bakanlığa geldiğimiz ilk günden itibaren milli teknoloji, güçlü sanayi vizyonunu ortaya koyduk. Attığımız her adımda bu vizyonu daha ileriye taşıyacak yeni politikalar geliştirmenin derdindeyiz. Yerlileşmeyi teşvik eden, firmalarımızı yeniliğe yönlendiren bir yaklaşımı reel sektöre hakim kılmaya çalışıyoruz." diye konuştu.
Varank, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Kurulacak uygulama merkeziyle de ürünlerin testleri gerçekleştirilecek. Beta Kimya'nın bugünlere gelmesinde Bakanlığımız destekleri önemli bir rol oynadı. Yatırım, Ar-Ge, TÜBİTAK ve KOSGEB desteklerimiz farklı dönemlerde Beta Kimya'ya katkı sağladı. Yüksek katma değerli üretimde, kimya sektörü ayrıcalıklı bir yere sahip. Bu sektör sayesinde petrol, doğal gaz, mineral ve metaller gibi ham maddeleri 70 binin üzerinde farklı ürüne dönüştürebiliyorsunuz. Plastikten kozmetiğe, ilaçtan boyaya, hijyenden tekstile, aslında tüm sektörleri kesen ve sanayinin gelişiminde kilit öneme sahip bir sektörden bahsediyoruz. Sektörde sağladığınız bir ilerleme ya da geliştirdiğiniz bir ürün, diğer sanayi kolları üzerinde doğrudan pozitif etkiler oluşturabiliyor. Ancak maalesef biz bu sektörde dış ticaret açığı veriyoruz. Sadece geçen sene 22 milyar dolarlık açık verdik. Biz de buradan hareketle sektörün gelişimini destekleyecek politikalara hız kazandırıyoruz."
"Türkiye'nin avantajlarının iyi okunması gerekiyor"
Törende konuşan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, olağanüstü günler yaşandığını belirterek bugünleri bir daha görmemeyi diledi.
Gülle, dünyayı etkileyen yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) bundan sonraki dünya düzeninin öncesi gibi olmayacağını gösterdiğine dikkati çekerek "Her şeyin değişeceğini görüyoruz. Bu durumdan sonra ülkemizin avantajlarıyla çok daha ileriye daha büyük umutlarla bakıyoruz." dedi.
Gülle, Türkiye'nin lojistik ve bundan sonraki avantajlarının çok iyi okunması gerektiğini vurgulayarak şöyle devam etti:
"Ciddi şekilde ülkemizde yatırım iştahının olduğunu görüyoruz. Biz bu dönemde pek çok zorluğu aştık. Sayın bakanlarımızla birlikte maske sorununu, ülkemizde üretimi az olan maskeyi o günün ihtiyaçları içerisinde ciddi bir üretim altyapısı desteğini harekete geçirerek başardık. İnsanımızı maskesiz bırakmadık. Dezenfektan üretimi konusunda da kimya sektörümüzün gelmiş olduğu noktada ciddi bir refleksle bu ihtiyacın da giderilmesinde çok önemli katkı gördük. Ülkemizde üretilmeyen solunum cihazlarını ürettik. Gündemin koşullarına göre pek çok ihtiyacı ürettik."
"Ülke ekonomisine değer katacak önemli bir yatırımın tohumlarını attık"
Beta Kimya AŞ Yönetim Kurulu Başkanı ve İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Başkanı Adil Pelister de bugün Türk kimya sektörüne ve ülke ekonomisine değer katacak önemli bir yatırımın tohumlarını attıklarını söyledi.
Pelister, 34 yıl önce küresel hedeflerle çıktıkları serüvenlerinde 5 kıtada 75 ülkeye ihracat gerçekleştiren bir sanayi ailesi olmayı başardıklarını aktararak, "Temelini attığımız kampüs de yüksek katma değer oluşturma heyecanımızın bir ürünü. Yüzde 100 yerli ve öz sermayeye sahip, 315 milyon liralık bir yatırım bedeliyle devreye alacağımız yeni entegre tesisimiz, Orta Doğu ve Doğu Avrupa'nın en büyük yapıştırıcı ve tutkal üretim tesisi olacak." ifadelerini kullandı.
Tesisle Türkiye'nin stratejik sektörlerine yönelik yerli ve inovatif ürünlere odaklanacaklarını anlatarak şunları kaydetti:
"Yıllık 150 bin ton üretim kapasitesine sahip olacak yeni entegre tesisimizle 500 kişiye istihdam sağlayacak ve yüksek katma değerli 5 yeni ürün kategorisine daha adım atacağız. LEED sertifikalı, doğa dostu yeşil bina teknolojili üretim kampüsümüz, toplam 50 bin metrekare üzerine kurulu, 35 bin metrekarelik kapalı alana sahip dev bir entegre üretim tesisi olarak sadece ülkemizin değil, yakın coğrafyanın en modern kimya tesislerinden biri olacak. Devletimizin ve Bakanlıklarımızın bizden beklediği, sanayide dijital dönüşüm hamlesinin en güzel örneklerinden birine imza atmanın, ülkemize ve kimya sektörüne değer katacak bir adımın gururunu yaşıyoruz. Önümüzdeki bir yıl içinde faaliyete alacağımız yeni üretim tesisimizle geleceğin dijital üretim teknolojilerine de bugünden hazır olacağız."
