İstanbul Kuyumcular Odası (İKO) Başkanı Mustafa Atayık, yastık altı altınların ekonomiye kazandırılmasına yönelik projelere, kuyumcu mağazalarının katılımını gerekli ve zorunlu gördüklerini belirterek, "Yastık altı birikimlerinin piyasaya çıkarılması için tüm kuyumcuların sisteme entegre edilmesiyle kuyumcuların güçlü mali yapısı, vatandaşla olan güçlü iletişimi ve diğer mesleklere göre sahadaki benzersiz dinamiğinin de harekete geçirilmesi sağlanmış olacaktır." ifadelerini kullandı.
Atayık, yastık altı altınların ekonomiye kazandırılması ve kuyumcuların bu konudaki çalışmalara dahil edilmesi konusunda AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın döviz konusunda Kur Korumalı TL Mevduatı'nın ardından yastık altında atıl duran altınların ekonomiye ve finans sistemine katılması yönünde atılmış adımları doğru bulduklarını ve desteklediklerini belirten Atayık, "Ancak çok iyi niyetle başlatılmış olan bu çalışmaların hedefine ulaşması için bu çalışmalara Türkiye'de sayıları 35 bini bulan tüm kuyumcu mağazalarımızın katılımını gerekli ve zorunlu görüyoruz." açıklamasında bulundu.
İKO Başkanı Atayık, geçmiş yıllarda birkaç firma ve bazı bankaların katılımıyla yastık altındaki altınları sisteme kazandırmak için yoğun kampanyalar yürütüldüğünü anımsatarak, "Ancak ne yazık ki toplanan rakamlar arzu edilenlerin çok altında kalmıştı. Yastık altı birikimlerinin piyasaya çıkarılması için tüm kuyumcuların sisteme entegre edilmesiyle kuyumcuların güçlü mali yapısı, vatandaşla olan güçlü iletişimi ve diğer mesleklere göre sahadaki benzersiz dinamiğinin de harekete geçirilmesi sağlanmış olacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Piyasadaki en sihirli kelimenin güven olduğu gibi vatandaşlar için de yastık altı birikimleri için en güvenli limanın yine "güven" olacağını dile getiren Atayık, vatandaşın da bu güveni bugüne kadar tanıdığı, bildiği yıllardır alışveriş yaptığı kuyumcusunda bulduğunu ifade etti.
Türkiye’nin her mahallesinde, semtinde vatandaşla birebir muhatap olan, aynı dili konuşan, anlaşan kuyumcular olduğunu aktaran Atayık, bu güçlü enerji ve sinerjiyi kullanılabilirse yastık altındaki altınların da sisteme kazandırılmasının daha da hızlanacağını bildirdi.
Mustafa Atayık, bu konuda bazı görüşmeler yaptıklarını belirterek, "İKO Yönetimi olarak yastık altı altınların toplanması sürecine tüm kuyumcuların katılması konusunda görüş alışverişi yapmak ve oluşturulacak sistemin alt yapısını görüşmek üzere Darphane Genel Müdürümüz Abdullah Yasir Şahin ve Darphane Genel Müdür Yardımcısı Dr. Ahmet Güven Pado’yla görüştük. Hafta sonunda da konuyla ilgili olarak İstanbul’da Hazine ve Maliye Bakan Yardımcılarıyla bir araya geleceğiz." ifadelerini kullandı.
- "Vatandaş, ya TL karşılığını ya da katılım katkı paylarını almak üzere sisteme dahil edilecek"
Altının ekonomiye kazandırılmasının önemine değinen Atayık, şunları kaydetti:
“Vatandaşlarımızın 5 bin yıllık tarihsel alışkanlıklarını dikkate aldığımızda, altın takı ve mücevhere olan tutkusu, örf adetlerimizin sonucunda bu konudaki birikimlerin önemli ekonomik değerlere ulaştığı herkes tarafından biliniyor. Dünya yıllık altın üretim değerleri ile karşılaştırıldığında esaslı bir ekonomik değer sunan bu birikimlerin hatırası olanlar dışında kalan yatırım amaçlı edinimlerin "Altın Bankacılığı" kapsamında ekonomiye kazandırılması ekonomimiz ve sektörümüz için büyük bir değerdir. Tüm dünyadaki yıllık altın üretim miktarının 2-3 katı değerlere ulaşan bu değerin (yaklaşık 280-300 milyar dolar) ekonomiye kazandırılması göz ardı edilecek bir şey değildir.
Altın birikimlerinin ekonomiye kazandırılması aşamalarının içinde sektörümüzün çok çok önemli bir yeri olduğunu değerlendiriyoruz. Kuyumcu oda ve derneklerimizin destekleri ve yönlendirmesiyle tüm Türkiye’deki kuyumcular, darphane, bankalar ve rafineri firmalarımızın yer alacağı bir yapıyla altın birikimleri hızlı bir şekilde ekonomiye kazandırılabilir. Kuyumcularımız, kurulacak sistemle vatandaşların getirdiği altınları için aynı zamanda reel değeri tespit konusunda ekspertiz hizmeti verecek. Vatandaşlarımız da getirdikleri altınlar için ya TL karşılığını ya da katılım katkı paylarını almak üzere sisteme dahil olacaklar."
Diğer yandan, yastık altın birikimlerin rafine edildikten sonra borsada işlem görebileceğini, bu vesileyle yastık altı altınların, Türk kuyumculuk sektörünün ham madde ihtiyacını karşılamak üzere kredi olarak verilebileceğini kaydeden Atayık, böylece bu değerin yurt dışından ithal edilmesi yerine ülke içinden temini suretiyle üretim ve ihraç sürecine kadar gerçekleşecek adımlarda ham madde ihtiyacının karşılanmasında yaşanan sorunların önüne geçilmiş olacağını savundu.
İKO Başkanı Atayık ayrıca söz konusu kredi getirilerinden vatandaşlara da ek katkı sunulması dahil, vatandaş, kuyumcu ve banka arasında fonksiyonel bir sistem kurulması için çalışmalar yapıldığını sözlerine ekledi.
Atayık, yastık altı altınların ekonomiye kazandırılması ve kuyumcuların bu konudaki çalışmalara dahil edilmesi konusunda AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın döviz konusunda Kur Korumalı TL Mevduatı'nın ardından yastık altında atıl duran altınların ekonomiye ve finans sistemine katılması yönünde atılmış adımları doğru bulduklarını ve desteklediklerini belirten Atayık, "Ancak çok iyi niyetle başlatılmış olan bu çalışmaların hedefine ulaşması için bu çalışmalara Türkiye'de sayıları 35 bini bulan tüm kuyumcu mağazalarımızın katılımını gerekli ve zorunlu görüyoruz." açıklamasında bulundu.
"Sahadaki benzersiz dinamiğin de harekete geçirilmesi sağlanacak"
İKO Başkanı Atayık, geçmiş yıllarda birkaç firma ve bazı bankaların katılımıyla yastık altındaki altınları sisteme kazandırmak için yoğun kampanyalar yürütüldüğünü anımsatarak, "Ancak ne yazık ki toplanan rakamlar arzu edilenlerin çok altında kalmıştı. Yastık altı birikimlerinin piyasaya çıkarılması için tüm kuyumcuların sisteme entegre edilmesiyle kuyumcuların güçlü mali yapısı, vatandaşla olan güçlü iletişimi ve diğer mesleklere göre sahadaki benzersiz dinamiğinin de harekete geçirilmesi sağlanmış olacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Piyasadaki en sihirli kelimenin güven olduğu gibi vatandaşlar için de yastık altı birikimleri için en güvenli limanın yine "güven" olacağını dile getiren Atayık, vatandaşın da bu güveni bugüne kadar tanıdığı, bildiği yıllardır alışveriş yaptığı kuyumcusunda bulduğunu ifade etti.
Türkiye’nin her mahallesinde, semtinde vatandaşla birebir muhatap olan, aynı dili konuşan, anlaşan kuyumcular olduğunu aktaran Atayık, bu güçlü enerji ve sinerjiyi kullanılabilirse yastık altındaki altınların da sisteme kazandırılmasının daha da hızlanacağını bildirdi.
"Hafta sonu Hazine ve Maliye Bakan Yardımcılarıyla bir araya geleceğiz"
Mustafa Atayık, bu konuda bazı görüşmeler yaptıklarını belirterek, "İKO Yönetimi olarak yastık altı altınların toplanması sürecine tüm kuyumcuların katılması konusunda görüş alışverişi yapmak ve oluşturulacak sistemin alt yapısını görüşmek üzere Darphane Genel Müdürümüz Abdullah Yasir Şahin ve Darphane Genel Müdür Yardımcısı Dr. Ahmet Güven Pado’yla görüştük. Hafta sonunda da konuyla ilgili olarak İstanbul’da Hazine ve Maliye Bakan Yardımcılarıyla bir araya geleceğiz." ifadelerini kullandı.
- "Vatandaş, ya TL karşılığını ya da katılım katkı paylarını almak üzere sisteme dahil edilecek"
Altının ekonomiye kazandırılmasının önemine değinen Atayık, şunları kaydetti:
“Vatandaşlarımızın 5 bin yıllık tarihsel alışkanlıklarını dikkate aldığımızda, altın takı ve mücevhere olan tutkusu, örf adetlerimizin sonucunda bu konudaki birikimlerin önemli ekonomik değerlere ulaştığı herkes tarafından biliniyor. Dünya yıllık altın üretim değerleri ile karşılaştırıldığında esaslı bir ekonomik değer sunan bu birikimlerin hatırası olanlar dışında kalan yatırım amaçlı edinimlerin "Altın Bankacılığı" kapsamında ekonomiye kazandırılması ekonomimiz ve sektörümüz için büyük bir değerdir. Tüm dünyadaki yıllık altın üretim miktarının 2-3 katı değerlere ulaşan bu değerin (yaklaşık 280-300 milyar dolar) ekonomiye kazandırılması göz ardı edilecek bir şey değildir.
Altın birikimlerinin ekonomiye kazandırılması aşamalarının içinde sektörümüzün çok çok önemli bir yeri olduğunu değerlendiriyoruz. Kuyumcu oda ve derneklerimizin destekleri ve yönlendirmesiyle tüm Türkiye’deki kuyumcular, darphane, bankalar ve rafineri firmalarımızın yer alacağı bir yapıyla altın birikimleri hızlı bir şekilde ekonomiye kazandırılabilir. Kuyumcularımız, kurulacak sistemle vatandaşların getirdiği altınları için aynı zamanda reel değeri tespit konusunda ekspertiz hizmeti verecek. Vatandaşlarımız da getirdikleri altınlar için ya TL karşılığını ya da katılım katkı paylarını almak üzere sisteme dahil olacaklar."
"Ham madde ihtiyacının karşılanmasında yaşanan sorunların da önüne geçilecek"
Diğer yandan, yastık altın birikimlerin rafine edildikten sonra borsada işlem görebileceğini, bu vesileyle yastık altı altınların, Türk kuyumculuk sektörünün ham madde ihtiyacını karşılamak üzere kredi olarak verilebileceğini kaydeden Atayık, böylece bu değerin yurt dışından ithal edilmesi yerine ülke içinden temini suretiyle üretim ve ihraç sürecine kadar gerçekleşecek adımlarda ham madde ihtiyacının karşılanmasında yaşanan sorunların önüne geçilmiş olacağını savundu.
İKO Başkanı Atayık ayrıca söz konusu kredi getirilerinden vatandaşlara da ek katkı sunulması dahil, vatandaş, kuyumcu ve banka arasında fonksiyonel bir sistem kurulması için çalışmalar yapıldığını sözlerine ekledi.