İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, düzenlediği basın toplantısında, İSO'nun "Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu" araştırmasının sonuçlarını açıkladı.

Araştırmaya göre;
- TÜPRAŞ üretimden satışlarda 651 milyar 643 milyon lirayla listede ilk sırayı aldı.
- Ford Otomotiv 356 milyar lirayla yine ikinci sıranın sahibi oldu.
- Star Rafineri AŞ 201 milyar 650 milyon lirayla üçüncü oldu.
- Önceki yıl 5'inci sırada bulunan Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye AŞ 169 milyar lirayla 4'üncülüğe yükseldi.
- Toyota'yı 166,6 milyar lirayla İstanbul Altın Rafinerisi AŞ, 159,4 milyar lirayla Oyak-Renault Otomobil Fabrikaları AŞ, 133,3 milyar lirayla Arçelik izledi.
- 2023 yılına ilişkin araştırmada 12'nci sırada yer alan İskenderun Demir ve Çelik AŞ, geçen yıl 110 milyar liralık üretimden satışla 8'inciliğe yükseldi.
- Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları 103,7 milyar lirayla 9'uncu, Hyundai Motor Türkiye Otomotiv AŞ ise 103 milyar lirayla 10'uncu oldu.
- Ereğli Demir ve Çelik Fabrikalarının listede 1, Hyundai Motor Türkiye Otomotiv AŞ'nin ise 3 basamak yükseldiği görüldü.

ÜÇ TEMEL VERİDE OLUMSUZ SONUÇLAR VAR
İSO 500’ün 2024 yılı sonuçlarına bakıldığında üç temel veride tarihi olumsuz sonuçlarla karşı karşıya olunduğunu vurgulayan İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, şunları söyledi:
“Birincisi, İSO 500’ün üretimden net satışları üç yıldır üst üste reel olarak geriliyor. İkincisi; sanayicinin elde ettiği karın önemli bir kısmını finansman giderlerine ayırmak zorunda olduğu gerçeği, bu yıl çok daha ağır bir noktaya gelmiş durumda. Maalesef ‘Sanayici kazandığı paranın yarısını finansmana ayırıyor’ sözleri bu yılki sonuçları açıklamaya yetmiyor. Çünkü son yıllarda ilk kez sanayiciler kazandıkları paranın neredeyse tamamını finansman giderlerine ayırmak zorunda kaldılar. Üçüncü olarak 2024’te karlılık rasyolarının son 10 yıl ortalamasının çok altında kaldığını gösteren iki veriye daha dikkat çekerek devam etmek istiyorum. İSO 500’ün faaliyet karlılığı 2014-2023 döneminde yüzde 10,4 düzeyinde iken, 2024’te yüzde 6,2’ya gerilemiş durumda. Benzer şekilde satış karlılığının da geçtiğimiz 10 yılda ortalama yüzde 7,1 düzeyinde iken, 2024’te yüzde 2,6’ya gerilemesi de bize göre geçtiğimiz yılın dikkatle değerlendirilmesi gereken verileri arasında öne çıkıyor.”
'SANAYİ SEKTÖRÜ 2024 YILINI BÜYÜMESİZ KAPATTI'
Reel büyüme, kârlılık, finansman giderleri başta olmak üzere birçok parametrede sanayicinin İSO 500 tarihinin en zorlu yıllarından birini geçirdiğini vurgulayan Bahçıvan, “OVP sürecinde en büyük fedakarlığı yapmasına karşın, 2024 yılını neredeyse büyümesiz kapatması, sanayi sektörünün durumunun en somut göstergesi olarak görülmelidir. Bu nedenle OVP eğer başarılı olacaksa, programın en büyük yükünün sanayinin omuzlarında olduğu gerçeğini de konuşmalıyız. Sanayiciler olarak iki yıla yakın süredir uygulanmakta olan OVP’ye olan güvenimizi ve inancımızı bugün de yineliyoruz. Yine her fırsatta üzerine titrememiz gerektiğini söylediğimiz ‘finansal istikrar’ konusunda, OVP hedeflerini, kararlarını ve uygulamalarını çok önemli bir referans olarak almayı sürdürüyoruz. Fakat geldiğimiz noktada önümüzdeki dönemde programın hedeflerinden uzaklaşıldığı algısının oluşmaması temel bir anlayış olmalıdır” dedi.
'ÜRETİMDEN UZAKLAŞAN BİR DÖNGÜYE GİRME TEHLİKESİ VAR'
İSO 500 verilerinin ülkemizin üretimden uzaklaşan bir döngünün içine girme tehlikesiyle karşı karşıya olduğu gerçeğini bize net bir şekilde gösterdiğini ifade eden Bahçıvan, “Bunu kırmak, tersine çevirmek elimizde. Bu görev ise sadece sanayicilerin değil herkesin görevi olmalı. Çünkü sanayi sektörü ve üretim, küresel gerilimlerin ve korumacılığın alabildiğine yükseldiği bu dönemde ülkemiz için hayati önemdedir. Türkiye üretimden daha fazla uzaklaşma döngüsüne girmeden teknolojiye ve ihracata dayalı nitelikli üretim anlayışıyla rekabetçi, kaliteli ve sürdürülebilir bir büyümeyi ve refahı en önemli stratejik hedef olarak ortaya koymalıdır.
Diğer yandan jeopolitik gerilimlerin dört bir yanımızı sardığı bu coğrafyada gelişmiş bir sanayi altyapısının, ülkemizin her yönden savunması açısından da hayati önemde olduğunu unutmayalım. Bu anlamda Cumhurbaşkanlığı tarafından açıklanan ‘Yüksek Teknoloji, Dijital Ekonomi, Yeşil Dönüşüm, Küresel Entegrasyon ve Yapısal Dönüşüm’ gibi çok önemli 5 temel amaç üzerine inşa edilen ve kısa bir süre önce detayları kamuoyu ile paylaşılan ‘2030 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi’ni, sanayimizin en çok ihtiyaç duyduğu vizyon olması itibarı ile heyecanla beklediğimizi ifade etmek istiyorum. İSO Stratejik Dönüşüm Merkezi’ndeki çalışmalarımızda da Cumhurbaşkanlığımızın açıkladığı bu yeni stratejiyi rehber olarak alacağımızı söylemek istiyorum” dedi.