Ofis mobilyası markası Bürotime'ın şu anda yurtiçinde 58, yurtdışında ise 20'yi bulan franchise mağazaları var.
BURCU TUVAY
btuvay@ekonomist.com.tr
Rotayı yurtdışına çeviren Bürotime, yurtiçinde de mağaza sayısını artırmayı planlıyor. Şirket, yatırımcıdan franchise bedeli ya da royalty almıyor.
Ofis mobilyası markası Bürotime, hem yurtiçinde hem de yurt-dışında franchise vererek büyüyor.
Marka, stratejik hedefleri doğrultusunda 2018 ve 2019 yılını, yurtiçinde yenilenen ve değişen showroom'larına, yurtdışında ise yeni mağaza açılışlarına ağırlık vererek geçirdi.
Şu anda yurtiçinde 58, yurtdışında ise 20'yi bulan franchise mağazaları var. Bu mağazalar, dekorasyondan projelendirmeye kadar aynı kurumsal dile sahip yapısıyla 'Bürotime Business Network' çatısı altında birleştirildi.
Yurtdışında başta Ortadoğu, Afrika, Avrupa ve Türki Cumhuriyetler olmak üzere büyümelerini sürdürdüklerini söyleyen Bürotime Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Tosunoğlu, yeni franchise mağazalar açmaya devam edeceklerini belirtiyor. Şirket, yurtdı-şında öncelikle Avrupa ülkelerini hedefliyor.
GİRİŞ BEDELİ ALINMIYOR
Bürotime, yerleşik franchise sistemi anlayışından daha farklı bir satış stratejisiyle ilerliyor.
Yatırımcıdan herhangi bir franchise bedeli alınmıyor. Açılacak mağaza için lokasyon seçimi, mağazanın kurumsal kimliğe uygun projelendirilmesi, dekorasyonu, teşhir ürünleri ve kira konularında destek veriyor.
Franchise'lardan herhangi bir royalty ücreti de istemiyor. Hüseyin Tosunoğlu, "Doğru strateji kurulması koşuluyla, verimli bir iş süreci yaşayabileceğimizi biliyoruz.
Bu nedenle ortak bir ciro hedefi koymaktan ziyade, mağazanın bulunduğu bölgenin sosyal ve ekonomik verilerini göz önüne alarak her bir franchise için ayrı bir hedef belirliyoruz" diyor.
Geliştirilen 'b-smart iş platformu' üzerinden bayilerin iş hacmi ölçümlenebiliyor, süreçleri yönetilebiliyor ve iletişimler bu kanal üzerinden yürütülüyor.
Tüm bayiler de Online ortamda, anlık olarak proje aşamasından başlayarak hammadde tedariği, üretim, paketleme, teslimat ve satış sonrası desteğe kadar olan tüm süreçleri izleyip yönetebiliyor.
Hüseyin Tosunoğlu, bayilerde aradıkları özellikleri, "Müşterilerimizin çoğunlukla kurumsal müşteri olduğunu hesaba katarsak, belli bir entelektüel birikiminin olması, markayı sahiplenmesi, nitelikli iş yapabileceği ekip oluşturması ve finansal yeterliliğe sahip olması oldukça büyük önem arz ediyor" diyerek anlatıyor.
Startup İstanbul’da yarıştılar
Esas Ventures’ın ana sponsoru olduğu Yedinci Startup İstanbul, birçok girişimin sunumuna ev sahipliği yaptı. Tüm dünyadan alınan 160 bin başvuru arasından seçilen 100 girişim, dünyanın önde gelen yatırımcıları ve kurumları karşısında sunum yapma fırsatı yakaladı.
Finale kalan 10 girişim arasından kazanan üç girişim açıklandı. Birincilik ödülü Filistin’den katılan ve kitle kaynaklı B2B taşımacılık hizmeti sunan weDeliver’ın oldu. İkinciliği Suudi Arabistan’dan katılan, tarım sektöründe faaliyet gösteren ve çiftçilerin tarladaki verimliliğini artıran OrbitCrops aldı.
Üçüncülüğü ise Kenya’dan katılan ve ulaştırma sektöründe faaliyet gösteren firmaların performansını ve kârlılığını ölçen Fleetsimplify kazandı.
Bu yıl ilk defa düzenlenen Scaleup Finalleri’nde ise daha önce Startup İstanbul veya Startup Turkey sahnesinde start up olarak sunum yapmış, artık yıllık geliri 1 milyon doları aşan veya bugüne kadar milyon dolar üzeri yatırım almış firmalar yarıştı.
